2024 Yol Bisikleti Avrupa Şampiyonası Lorena Wiebes ve Tim Merlier’in yol yarışı galibiyetleriyle tamamlandı. Ceyda Akbulut, Medyascope Spor için şampiyonada olup bitenleri kaleme aldı.
İtiraf edelim tüm bisiklet camiasının aklı ufuktaki dünya şampiyonasında. Tadej Pogacar’ın hedef tahtasına bu sezon için son çentiklerini atmasına günler kalmışken bir deri bir kemik kalmış son şampiyonumuz Mathieu van der Poel’un unvanını korumak için neler yapacağını düşünmekten biz de artık bitap düştük. Ama çevrilen her bir pedala duyduğumuz saygı ve tutku, üzerine beyaz – mavi şampiyonluk mayosunu geçirmek amacıyla ter dökenleri uzun uzun izlemek ve hakkında konuşmak için yeterince etkili olur, öyle değil mi?
2016’dan beri düzenlenen yol bisikletinin taze şampiyonası bu sene Belçika’nın tertemiz ve sprintersever yollarında yapıldı. Bacaklardaki gücün ve sele üzerindeki teknik kalitenin sınandığı zamana karşı mücadelelerini hafta sonu yol yarışları takip etti. Herhangi bir sürpriz yaşanmadı, yeni yılda pelotonun bembeyaz mayolarla parlayacak isimleri boyunlarına hak ettikleri madalyaları geçirdi.
Zamana karşı mücadeleleri kadınlar ve erkekler için aynı rotada peş peşe düzenlendi. Yola ilk çıkan kadınlardı. Ellen van Dijk’ın çalkantılı sezonunu beşinci Avrupa şampiyonluğuyla kapatacağını düşünürken karşımıza artık multi değil de ulti yetenek olarak adlandırdığımız ev sahibi Lotte Kopecky çıktı.
Bahar klasiklerinin iki büyüğü Paris-Roubaix ve Ronde van Vlaanderen’ın galibi, hâlihazırdaki dünya şampiyonu ve daha iki ay önce Giro d’Italia genel klasmanından ikincilikle dönen Belçikalı, son yılların öngörülemez isimlerinden. Kadınlar pelotonunda multi yeteneklere ve kısa veya uzun vadeli dominasyonlara alışığız ancak burada Lotte Kopecky’nin varlığı bir ilk. Pistte de hünerlerini gösterebilen saf bir klasikçi olarak tanıdığımız dünya şampiyonu, bu özelliğine yaraşır şekilde sprint atabilirken pek şaşırmıyorduk ancak uzun ve amansız tırmanışlardan başı dik çıkması veya saf rouler’lerden galibiyetler çalması onu artık kafamıza farklı bir yere koyuyor. Avrupa Şampiyonası’nda disiplinin en büyük ustalarından birine karşı aldığı bu zafer, kariyer planlarını tamamen değiştirmiş bile olabilir. Acaba Kopecky de gözlerini yumduğunda sarı mayoyu düşlüyor mudur? Bence geçirdiği senenin ardından bu sorunun cevabı kesinlikle ve tartışmasız bir evet.
Kopecky’nin zaferinin ardından başlayan erkekler yarışı da aslında kadınlarınkinden farklı değildi. Alanın bir diğer uzmanı Stefan Küng, La Vuelta’nın son gününde elde ettiği galibiyetin ardından güne favori olarak başlamıştı. Fakat hava kararırken şampiyonluğu kutlamak için şampanyasını yudumlayan, pelotonun önemli ve sevilen emektarlarından Edoardo Affini oldu. Visma Lease a Bike mayosuyla tüm takım arkadaşları gibi zorlu bir sezon geçiren İtalyan bisikletçi, 2024’ü mümkün olacak en iyi şekilde bitirdiği için çok mutluydu. Sonraki gün karışık takımda aldığı galibiyetle de pastasına çilek eklemiş oldu.
Yol yarışları tahmin edilebilirdi, beklentileri karşıladı. Kadınlar ve erkeklerde yine benzer senaryolar hakimdi. Yarışların sonunda üstüne beyaz – mavi mayoyu geçiren pelotonun kalın bacaklı hız tutkunlarından biri olması gerekiyordu, öyle de oldu.
Kadınlarda Hollandalıların hakimiyet kurduğu şampiyonayı yine onlar kazandı. Buraya Hollanda takımının lideri olarak gelen Lorena Wiebes’in, çizgiyi en önde geçtikten sonra yaptığı “kolektif çalışma” vurgusu onu yine eleştirilerin odağına koydu. Fransa Turu’nda vatandaşı ve takım arkadaşı Demi Vollering’e yardım etmemesi nedeniyle topa tutulan bisikletçinin kolektiflik konusunda konuşması oldukça ironik görüldü. Kariyerinde ikinci kez Avrupa şampiyonluk mayosuyla izleyeceğimiz Wiebes’i affetmek bazen kindar da olabilen bisikletseverler için oldukça güç olsa gerek.
Erkeklerde ise galip Belçika takımının ortak liderlerinden birinden geldi. Jasper Philipsen ile zafer kovalayan Belçikalılar, her zaman formunda olmayan fakat istediğinde bir hız canavarına dönüşebilen Tim Merlier ile şampiyon oldu. 31 yaşındaki sprinterin bisikletle olan acı tatlı ilişkisi ve açık sözlülüğü onu her zaman kendine has biri yapıyordu. Artık pelotonda işaretlenmesi en kolay gövdelerden birine sahip. Bundan ne kadar hoşlanır bilemeyiz ancak artık uçan kaçan bir Tim Merlier izlemek her zamankinden de zevkli olacak, buna eminiz.
Avrupa Şampiyonası’nın olağan ve sürprizsiz serüveni biterken gözlerimiz ve kulaklarımız, hatta aklımız Kanada’da yarışlara dönen Tadej Pogacar’daydı. Hedeflediği formu hemen yakaladığını henüz söyleyemeyiz ama sonuç olarak orayı da galibiyetsiz kapatmadı. Böylece avcumuza nazikçe bir merak baloncuğu bırakmış oldu. Bu baloncuğu fazla sıkmadan Zürih’e taşımak da bizim görevimiz.
Medyascope'un günlük e-bülteni
Andaç'a abone olun
Editörlerimizin derlediği öngörüler, analizler, Türkiye’yi ve dünyayı şekillendiren haberler, Medyascope’un e-bülteni Andaç‘la her gün mail kutunuzda.