Münevver Karabulut’u 2009’da öldüren Cem Garipoğlu’nun cezaevinde intihar edip etmediğinin ortaya çıkarılabilmesi için mezarı açıldı. Garipoğlu’nun cesedinin tamamı mı, yoksa sadece kemik ve diş örnekleri mi Adli Tıp’a gidecek, bu henüz net değil.
Münevver Karabulut’u 15 yıl önce öldüren Cem Garipoğlu’nun, cezaevinde intihar edip etmediği tartışmaları yeniden gündeme geldi. Mahkeme, bu belirsizliğin giderilmesi için Garipoğlu’nun mezarının açılmasına karar verdi. Üsküdar Karacaahmet Mezarlığı’ndaki fethi kabir işlemi, Silivri Cumhuriyet Başsavcılığı’nın talebi üzerine gerçekleşti. İşlem 45 dakika sürdü. Garipoğlu’nun cesedinden kemik örnekleri alınarak fethi kabir işlemi tamamlandı.
Garipoğlu’ndan alınan DNA örnekleri ailesiyle eşleştirilecek.
Mezar çevresinde geniş güvenlik önlemleri alınırken, aile üyelerinin mezar başında bulunmadı.
Garipoğlu’nun, 2014 yılında Silivri Cezaevi’nde intihar etti. Ancak Karabulut ailesi, intihar edenin Garipoğlu olmadığını öne sürerek mezarın açılmasını talep etti.
Avukattan açıklama
Avukat Rezan Epözdemir, mezarlıkta açıklama yaptı. Cem Garioğlu’nun 15 yıl cezaevinde kalacağını hatırlatan Epözdemir, “Bu ay tahliye olmuş olacaktı. Yani öldüğü iddiası var, yaşıyor olduğunun tespiti halinde. Bir insanın cezaevinde kantinden çamaşır ipi alması, kafasına poşeti geçirmesi, 1 dakika boyunca bu ipi sıkması ve kendisini boğarak öldürmesi hayatın olağan akışına aykırı bir intihar yöntemi. Çünkü vücut ona reaksiyon verir. Bir insanın kendisini boğması çok zordur” dedi.
Epözdemir, psikoloğun, Cem Garioğlu’nun intihara meyilli olmadığına dair raporu olduğunu söyledi.
“Fethi kabir” ile ilgili iki yıldır hukuk mücadelesi yürüttüklerini ifade eden Epözdemir, şunları aktardı:
“Özellikle dişler, kaldıysa saçlar ve sırt kemiği gibi uzun kemikler üzerinden DNA parçaları alınmak suretiyle biyolojik ve kimyasal inceleme olacak. Sonra tekrar buraya getirilip defnedilecek.”
Süreç nasıl ilerleyecek?
Avukatın açıklamasına göre üç sonuçtan biri çıkacak:
Medyascope'un günlük e-bülteni
Andaç'a abone olun
Editörlerimizin derlediği öngörüler, analizler, Türkiye’yi ve dünyayı şekillendiren haberler, Medyascope’un e-bülteni Andaç‘la her gün mail kutunuzda.
1- “Biz aradan geçen süre sebebiyle inceleme yapamıyoruz”
2- “Ölen Cem Garipoğlu’dur”
3- “Ölen Cem Garipoğlu değildir”
Epözdemir’in açıklamasına göre bir hafta içinde rapor hazır olacak.
Neden kefen yok?
Avukat Epözdemir bu soruya şöyle cevap verdi:
“Kafatası ve kemikler dağınıktı. Ceset bütünlüğü yoktu. Tutanağa geçildi bunlar. Onu anlayamadım hiçbir kefen, bez yok. 10 sene içinde kaybolmuş ya da aşınmış olabilir mi? O bana çok rasyonel gelmiyor. Sonradan kemiklerin bırakılma ihtimali kefenin olmadığı yerde çok kuvvetli bir ihtimal olarak karşımızda duruyor. O beni ziyadesiyle rahatsız etti. 2014’te defin işlemi sırasında da kayıt alınmamış. Biz de otopsiye girmedik yasal hakkımız da yok.”
Münevver Karabulut nasıl öldü?
2009 yılında Türkiye’yi derinden etkileyen cinayet ve ardından yaşanan olaylarla ülke gündemine oturdu. Cem Garipoğlu’nun işlediği bu cinayet, kamuoyunda geniş yer buldu. Garipoğlu ailesi ve emniyet güçleri arasındaki ilişki de aynı zamanda tartışma konusu oldu.
Cem Garipoğlu, Münevver Karabulut’u, 3 Mart 2009’da 18 yaşındayken, ailesine ait evde boğazını keserek öldürdü. Garipoğlu, Karabulut’un cansız bedenini, parçalayarak gitar kutusuna koydu ve Etiler’deki bir çöp konteynerine attı. Olayın hemen ardından Garipoğlu kayıplara karıştı ve cinayet Türkiye’de büyük bir infial yarattı.
Cinayetten hemen sonra, Garipoğlu’nun ailesiyle ilişkileri ve onların Garipoğlu’nun kaçışına yardım ettiği iddiaları gündemde yer buldu. Özellikle Garipoğlu ailesinin varlıklı ve nüfuzlu olması, olayın örtbas edilme ihtimalini akıllara getirdi. Emniyet güçleri Garipoğlu’nun izini sürerken, toplum da adaletin yerini bulması için baskı oluşturdu.