Türkiye ekonomisinde yapısal sorunlar, gelir eşitsizliği ve ekonomik kararlar, Türkiye ekonomisini bekleyen temel tehditler başlıklı videoda Haluk Levent ve Öner Günçavdı’nın gündemindeydi.
Prof. Dr. Öner Günçavdı: “Bu da bir siyasi tercihtir”
Prof. Dr. Günçavdı, “Türkiye’deki var olan değerlerin kayıtsız, koşulsuz, güçlü bir şekilde dışarıya aktarılması gerekiyor. Bu nasıl oluyor? Dünyanın en yüksek faizini ödeyerek. Bu mu başarı? Bu mu problem çözümü? Bu da bir siyasi tercihtir. Çünkü bu yüksek faiz ödemesi sadece yabancıların cebine gitmiyor. Yabancılar istediği için bunu yapıyor, yabancıları görmek. Ama benim görmek istediğim o değil ki. Ben istihdam, sanayi üretimi, gelir yaratan, refah yaratan bir ekonomi görmek istiyorum.
Bunların hiçbirini konuşmadan sadece yabancıları yabancılara işte bir takım telkinlerde bulunuyorlar, vaatlerde bulunuyorlar. İşte ben buna itiraz ediyorum. Bir merkez bankasının görevi bu değildir. Merkez Bankası’nın görevi ne olmalıdır? Yabancılara bu sistem içerisinde yabancı yani özellikle de bu eleştiriyi ortaya attığımız zaman da diyorlar işte o fiyat istikrarları, işte refahın artması, kendi kendine oluyormuş gibi hiçbir politika yapmasan hiçbir gelecekteki belirsizlikleri azaltacak birtakım politik liderliği yapmak gibi oluyor. Yabancıya gidiyor ve yabancının ne kazanacağını söylüyor. Ama bana gelip de benim ne kazanacağımı söylemiyor bu politikalar neticesinde.” dedi.
Günçavdı, Türkiye’de ekonominin sadece finansal göstergelere indirgenmesini de eleştirdi:
“Türkiye bir Amerika değil, Merkez Bankası da FED değil. Türkiye’de para politikasının yalnızca teknik çerçevede yürütülmesi, ülkenin sosyal ve ekonomik gerçeklerinden kopuk bir model yaratıyor.
Haluk Levent: “Sıkıntıyı çeken kim? Yoksullar, emekliler, çalışanlar gençler”
Levent, Merkez Bankası ve ekonomi yönetiminin aldığı kararların yalnızca teknik değil, siyasi sonuçlar yarattığını vurguladı: “Sonuç itibariyle alınan her iktisadi karar birilerinin işine yarıyor, birilerine zarar veriyor. Bu kararları sterilize edecek önlemler yoksa, bu zarar herkesin kucağına düşüyor.” Levent, yüksek faiz politikasının kazananlarının belli olduğunu, yoksul ve dar gelirli kesimlerin ise bedel ödediğini söyledi: “Sıkıntıyı çeken kim? Yoksullar, emekliler, çalışanlar, gençler. Peki bu enflasyonu bunlar mı yarattı?”