Suç örgütü lideri Sedat Peker’in kardeşi Atilla Peker’in itiraflarıyla Kutlu Adalı cinayeti yeniden gündeme geldi. Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nde (KKTC) barolar ve milletvekilleri soruşturmanın yeniden açılmasını talep ederken Medyascope olarak Adalı ailesine ulaştık. Kutlu Adalı’nın oğlu Cüneyt Adalı, “Bu açıklamalar ve itiraflardan umutlu değiliz. 25 yıldır bu kişileri, ilişkileri zaten biliyoruz. Ancak Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ‘Bu işi araştırın’ derse umutlanırız” dedi.
Kıbrıslı gazeteci ve yazar Kutlu Adalı, St. Barnabas Manastırı’nda 14 Mart 1996’da yaşanan silahlı bir baskını araştırmasının ardından tehditler aldığını öne sürmüştü. Bu manastır bir ikon müzesiydi ve çok değerli eserlere ev sahipliği yapıyordu.
Adalı, bu silahlı baskından dokuz gün sonra yayımladığı haberde, baskında Kuzey Kıbrıs’ın Sivil Savunma Teşkilat Başkanlığı’na bağlı araçların kullanıldığını ileri sürmüş ve baskının, maskeli ve silahlı kişiler tarafından yapıldığını yazmıştı. 6 Temmuz 1996’da ise 61 yaşındaki Kutlu Adalı suikasta uğradı ve hayatını kaybetti.
AİHM’den Türkiye’ye ceza
Adalı ailesi, KKTC mahkemelerine defalarca kez başvurmasına rağmen herhangi bir sonuç alamadı. Kutlu Adalı’nın eşi İlkay Adalı, Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’ne (AİHM) başvurarak Türkiye aleyhine dava açtı.
Mahkemede, Kutlu Adalı’nın “Türk İntikam Tugayı” veya “Bozkurtlar” hareketi tarafından öldürülmüş olduğuna dair ipuçları olduğu avukat tarafından paylaşıldı. Ayrıca bu örgütlerin, polis ve mafyayla doğrudan ilişki içinde oldukları da duruşmalarda iddia edildi. AİHM, sonunda Kutlu Adalı cinayeti hakkında yeterli ve inandırıcı araştırma yapılmadığı gerekçesiyle 31 Mart 2005’te Türkiye’yi mahkûm etti ve 95 bin euro tazminata hükmetti.
Peker’in itirafı
Sedat Peker yayınladığı yedinci videoda Kutlu Adalı cinayetinden bahsederek, Korkut Eken ve Mehmet Ağar’ın da bu cinayette payı olduğunu, bizzat kardeşi Atilla Peker’in cinayet için tutularak Kıbrıs’a götürüldüğünü söylemişti. Açıklamanın ardından Atilla Peker gözaltına alındı ve serbest bırakıldı.
Atilla Peker, serbest bırakılmasının ardından yeniden savcılığa başvurdu ve Kutlu Adalı’yı öldürmek için eski MİT’çi Korkut Eken ile birlikte Kıbrıs’a gittiklerini, burada kendisine silah verildiğini itiraf etti. Atilla Peker, Eken’in İstanbul’da yapılan daha sonraki görüşmede ise “Atilla biz Kıbrıs işini hallettik, biliyor musun?” dediğini iddia etti.
Kuzey Kıbrıs’ta ana muhalefet partisi Cumhuriyetçi Türk Partisi (CTP), Kutlu Adalı cinayetiyle ilgili soruşturmanın yeniden açılmasını talep etti ve soru önergesi verdi. KKTC’de soruşturmanın yeniden başlaması için bir engel bulunmuyor.
Medyascope'un haftalık e-bülteni
Andaç'a abone olun
Editörlerimizin derlediği öngörüler, analizler, Türkiye’yi ve dünyayı şekillendiren haberler, Medyascope’un e-bülteni Andaç‘la her çarşamba mail kutunuzda.
“25 yıldır aynı isimler, aynı kişiler”
Gelişmelerin ardından Kutlu Adalı’nın eşi İlkay Adalı ve aile üyelerine ulaştık. Kutlu Adalı’nın oğlu Cüneyt Adalı, aile olarak konuşmak istemediklerini söylerken, “Şu ana kadar yapılan açıklamaları, itirafları kale almıyoruz. Bunlar bizi umutlandırmıyor. Çünkü biz zaten 25 yıldır bu isimleri, bu ilişkileri biliyoruz. Burada acı olan 25 yıl hiç harekete geçilmemesi” dedi.
“Her şey Erdoğan’a bağlı”
Ailenin hiçbir ferdi yaşananlardan umutlu değil ve bu gelişmelerin, cinayeti aydınlatabilecek bir soruşturmaya dönüşeceğini düşünmüyor. Cüneyt Adalı’ya yeniden “Peki ne olursa umutlanırsınız?” diye sorduğumuzda şu cevabı verdi: “Şayet Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan ‘Bu işi araştırın’ derse o zaman umutlanırız. Çünkü Türkiye’de her şey ona bağlı. Onun bunu söylemesi ve harekete geçirmesi lazım.”