Erzincan Orduevi’nde bir erin kediye işkence yaptığı görüntüler ortaya çıktı. Sosyal medyada büyük yankı uyandıran vahşet görüntülerinin ardından asker gözaltına alındı. Türkiye Barolar Birliği Hayvan Hakları Kurulu Üyesi Avukat Buğcan Çankaya “Bu eylemler her hafta, her gün tekrarlanıyor, basında yer alıyor. Ancak failler hiçbir zaman hak ettiği cezayı bulamıyor” dedi.
Dün Erzincan Orduevi’nde 25 yaşındaki er T. H.’nin yavru bir kediye uyguladığı şiddet sosyal medyanın gündemine oturdu. T.H.’nin askeri lojmanlarının nizamiyesinde yavru bir kediye şiddet uygularken ki görüntüleri güvenlik kameralarına takıldı. Görüntülerde T.H. ilk önce hayvanı yumrukladığı, ardından defalarca vurup, yere fırlattığı görülüyor. Çevredekilerin ihbarı üzerine harekete geçen polis, T.H.’yi askeri inzibata teslim etti. Ayrıca T. H.nin 221 promil alkollü olduğu iddia edildi.
Valilikten yazılı açıklama geldi
Olayın sosyal medyanın gündemine oturmasının ardından Erzincan Valiliği’nden yazılı açıklama geldi. Kediye işkence uygulayan erin çarşı izninden alkollü döndüğü ve terhisine 3 gün kaldığının altı çizildi. Açıklama ise şöyle:
“Yapılan incelemede olayın failinin Erzincan Muhabere Alayında zorunlu askerliğini yapmakta olan muhabere er T.H. olduğu tespit edilmiştir. İlgilinin terhisine 3 gün kaldığı ve hafta sonu izninden 221 promil alkollü olarak döndüğü anlaşılmıştır. Kamuoyunda haklı bir infiale neden olan ve vicdanları yaralayan olayın faili hakkında gerekli adli ve idari süreç başlatılmıştır.”
TSK: Olayla ilgili inceleme başlatıldı
Genelkurmay Başkanlığı yaptığı açıklama ”03 Aralık 2017 tarihinde Erzincan Orduevi’nde meydana gelen ve sosyal medyada yer alan olayla ilgili olarak soruşturma başlatılmıştır.” denildi.
Türkiye Barolar Birliği Hayvan Hakları Kurulu Üyesi Avukat Buğcan Çankaya vahşet olayını şöyle değerlendirdi: ”Bu işkence eylemini yapan erle ilgili soruşturma açıldığını öğrendik. Diğer yandan bu konuyla ilgili yapılan açıklamalarda 5199 sayılı Hayvanların Korunması Hakkında Kanun uyarınca da kişiye idari para cezası verildiği söylendi. Eğer hayvan ölmemişse yaklaşık 546 TL civarı bir idari para cezası gündeme geliyor. Hayvan ölmüşse 1097 TL. Ancak yaşanan vahşet eylemi de dikkate alındığında bu cezanın hiçbir şekilde yapılan eylemin karşılığı olamayacağını herkes takdir ediyor ve görüyordur.
Uzun yıllardır hayvanlara karşı işlenen suçlarda Türk Ceza Kanunu kapsamında bir hapis cezası öngörülmesini istemiştik. Cezanın da kişinin yani failin içinde bulunduğu konuma göre arttırılmasını istemiştik. Bu taleplerimiz her geçen gün halk arasında karşılık bulmaktadır. Ancak yerel yönetimler olsun, hükümet kanadı olsun, yasayı yapacak ve uygulayacak kişiler olsun bu konuda basında açıklamalar yapmakta ancak fiilen kanun değişikliği yöntemine gitmemektedir. Biz ivedi olarak öncelikle hayvanlara karşı yapılan bu şiddet eylemlerinin hapis cezası olarak cezalandırılmasını istiyoruz. Hükümet kanadında gördüğümüz kadarıyla sayın Soylu’nun yaptığı açıklamalarda bu kişi hakkında bir adli ve idari soruşturma açıldığı söylendi. Ne yazık ki adli soruşturmaların bu kişiye hak ettiği cezayı gösterebilecek bir kanun maddesi Türk Ceza Kanunu’nda bulunmamakta. Bu yasal boşluk nedeniyle hayvanlara her gün yapılan eziyet, işkence, öldürme, taciz tecavüz, istismar gibi eylemler karşılıksız ve cezasız kalıyor. Bu eylemler takdir edersiniz ki her hafta her gün tekrarlanıyor, basında yer alıyor. Ancak failler hiçbir zaman hak ettiği cezayı bulamıyor” dedi.
