Özgür gazeteciliğe destek olun
Search
Close this search box.

“Football Leaks” skandalında ikinci perde: Futbol dünyasını sarsacak 70 milyondan fazla belge ele geçirildi

Gazetecilik dünyası, 70 milyondan fazla belgeden oluşan tarihinin en büyük sızıntısını konuşuyor: “2. Football Leaks” vakası olarak adlandırılan sızıntı PSG’den Manchester City’e; Katar’dan FIFA yönetim ekibine karanlık ilişki ağlarını hedef alıyor. Fransız basın kuruluşu Mediapart, Alman Der Spiegel başta olmak üzere diğer medya kuruluşlarıyla olayın boyutlarını ortaya koyuyor.
Ronaldo, Mourinho, Platini gibi uluslararası spor camiasının ünlü simalarını zora sokan 2016’daki futbol sızıntısını (Football Leaks) iki yıl sonra, daha da vahim bir sızıntı izledi. Fransız Mediapart ve diğer basın kuruluşlarından oluşan Avrupa Araştırmacı İşbirlikleri (EIC) bir ay içerisinde tarama sonuçlarını yayımlamaya başlayacak. Buna göre futbol camiasında dönen şike, ırkçılık, doping, sahtecilik, çocuk suistimali, casusluk gibi pek çok suç açığa çıkacak.

3,4 terabite’lık veri

70 milyonu aşan belge toplamda 3,4 terabite’lık veriye denk geliyor ve Avrupa’nın dört köşesindeki 15 basın kuruluşundan 80 kadar gazeteci, görsel tasarımcı ve bilgisayar bilimcisi 8 aydır bu dosyaları inceliyor. Football Leaks’in iki sızıntısının arkasında da “John” lakabını kullanan anonim bir kişi var. “Futbolun Edward Snowden’i” olarak adlandırılan “John” şunları söyledi: “Dünyanın en güçlü mafya örgütlerinden biriyle karşı karşıyayız. Futbol sektöründe rüşvet, yolsuzluk ve nüfuz ticareti günlük, sıradan işler hâline gelmiş durumda. Kimi yozlaşmış siyasetçi ve polis memuru da bu yapıyı destekliyor ve başarılı olabilmek için tüm imkanlarını seferber etmeye hazır. Mesela pek çok istihbarat ajansı çoktan Football Leaks’in arkasındaki kişileri bulmak için harekete geçti. Bazı özel durumlarda, yozlaşmış polislerle işbirliğine gidildiğini görüyoruz ve buna dair kanıtlarımız mevcut.”
Medya kuruluşlarının ulaştığı sonuçlar beraberinde pek çok soruşturmayı getirecek gibi. Bu sonuçlardan birine göre; PSG ve Manchester City daha iyi oyuncu alabilmek, oyunculara daha iyi ücret ödeyebilmek ve etkili yatırımlar yapabilmek için bütçelerini şişirmişler. UEFA’nın kurallarını hiçe sayarak giriştikleri bu eylem bir nevi parasal doping gibi. Bu iki takımın ardında da (sırasıyla) Katar ve Birleşik Arap Emirlikleri (BAE) duruyor. İki ülke, sahip oldukları bu takımların kasalarına hileli şekilde 4,5 milyar dolar gibi uçuk bir gelir sokmuşlar. Durum açığa çıktığında PSG ve Manchester City, Şampiyonlar Lig’inden yıllarca men cezasıyla karşı karşıya kalabilirler. PSG’nin gelirlerini artıran sahte sponsorluk sözleşmelerinin ardında Katar devleti bulunsa da Manchester City vakasında çok etkin bir siyasetçinin danışmanının imzası bulunuyor: Nicolas Sarkozy.

“Finansal fair-play” adı altında çevrilen dolaplar

Anlaşılan o ki, futbol sektörünün içindeki bu kirli ağlar yalnızca spor camiasını değil, siyaset dünyasını da sarsacak cinsten. Oligarkların, emirlerin ve onlarca milyarderin “finansal fair-play” adı altında çevirdiği dolaplar, belgelerin yayımlanmasıyla gün ışığına çıkacak. Tüm bu olayların ortaya koyduğu bir başka gerçek de dünya çapında milyarlarca futbol taraftarının sistemin kurbanı hâline geldiği.
Araştırma sonuçları UEFA’yı da kötü etkileyecek. UEFA eski Başkanı Michel Platini ve FIFA’nın bugünkü Başkanı Gianni Infantino’nun başı daha çok ağrıyacağa benziyor. FIFA eski Başkanı Sepp Blatter’in aldığı ceza sonrasında kurumun kendini toparlayacağına ve içindeki yolsuzlukları temizleyeceğine inanılıyordu. Ancak durum değişmedi. Infantino’nun Körfez emirleriyle girilen ilişkileri daha fazla örtemeyeceği düşünülüyor. Belgelerin yaratacağı deprem için yayımlanacakları günü beklemek gerekecek.

Bize destek olun

Medyascope sizlerin sayesinde bağımsızlığını koruyor, sizlerin desteğiyle 50’den fazla çalışanı ile, Türkiye ve dünyada olup bitenleri sizlere aktarabiliyor. 

Bilgiye erişim ücretsiz olmalı. Bilgiye erişim eşit olmalı. Haberlerimiz herkese ulaşmalı. Bu yüzden bugün, Medyascope’a destek olmak için doğru zaman. İster az ister çok, her katkınız bizim için çok değerli. Bize destek olun, sizinle güçlenelim.