The New York Times’ta yer alan habere göre, İngiltere Parlamentosunda kurulan bir komite Facebook’a ait e-postalar ve diğer şirketlerle yaptığı yazışmaları ortaya çıkardı. Belgeler, Facebook’un 2012’den 2015’e kadar davranışını ve politikasını gözler önüne seriyor. Şirketin kullanıcılardan topladığı bilgileri nasıl yöneteceği ve en iyi şekilde nasıl kazanç elde edebileceğine yönelik yazışmalar yeni bir tartışmanın da kapılarını açtı. Facebook’un elde ettiği verileri, hangi şirketlerle paylaştığı, hangileriyle paylaşmadığı da ortaya çıktı.
Airbnb, Lyft ve Netflix gibi birçok şirket Facebook ile “beyaz liste” anlaşmaları yapmış. Beyaz listede yer almak, şirketlere, üçüncü parti yazılımlara ve hatta kamu kurumlarının da erişimine kapalı olan verilere ulaşım hakkı veriyor. Ancak Facebook, kendisine rakip olarak gördüğü birçok şirketi de bu anlaşmalardan uzak tutuyor. 2013’te Twitter video uygulaması Vine’ı piyasaya sürdükten sonra, Facebook verilerini erişime kapattı.
Komite tarafından ortaya çıkarılan belgeler, Facebook’un kişilerden elde ettiği verileri stratejik bir avantaj elde etmek için nasıl kullandığını gösteriyor. Belgelere göre, Facebook’un CEO’su Mark Zuckerberg ve Sheryl Sandberg, Facebook’u diğer sitelerle bağlantılı kılarak sitenin daha çok kullanılmasını sağlamak ve daha fazla veriye ulaşmak için uğraşmış.
Facebook, parlamentonun belgeleri serbest bırakmasını engellemeye çalışmıştı. Belgeler, Kaliforniya’daki bir davanın parçası olarak ABD’de saklı tutuluyordu. Facebook’u araştıran Komite Başkanı Damian Collins, belgeleri almak için parlamentonun yetkilerini kullandı. Collins, soruşturmanın bir parçası olarak belgeleri temin etme ve yayınlama yetkisine sahip olduğunu söyledi.
Zuckerberg ise, belgelerin yayınlanmasından sonra Facebook’ta bir cevap yayınladı ve şirketin belirli uygulamalara erişimi kısıtladığını ve platformun kötüye kullanımını önlemek için başka değişiklikler de yapılacağını açıkladı.
