Özgür gazeteciliğe destek olun
Search
Close this search box.

Hasankeyf’te yıkım sürüyor: “Devlet, tahribatı görmesine rağmen projeden vazgeçmiyor”

Tarihi 12 bin yıl öncesine kadar giden Hasankeyf’i sular altında bırakacak Ilısu Barajı projesi için yıkım çalışmaları sürüyor.

Antik Hasankeyf kenti, bölge sakinlerinin protestolarına, türlü önleme girişimlerine, uluslararası sivil toplum kuruluşlarının çağrılara rağmen iki ay içinde tamamen sular altında kalacak. Mağaraları, kiliseleri ve mezarlarıyla dünya üzerindeki en eski yerleşim mekânlarından biri olarak bilinen Dicle Nehri kıyısındaki kentte çarşı boşaltıldı ve yıkıldı.

Yıkım çalışmalarındaki son durum hakkında Medyascope’a bilgi veren Hasankeyf Koordinasyonu Üyesi Ali Ergül, “Geçen pazar günü çarşı boşaltıldı. Şu anda çarşıda ve karşısındaki evlerde yıkım devam ediyor. Burada bazı kalıntılar ortaya çıktı, kurtarma kazılarına benzer çalışmalar var, muhtemelen üstleri betonla kapatılacak bu alanların” dedi. Ergül, Hasankeyf’ten taşınmaların sürdüğünü de aktardı.

“Baraj bütünüyle faaliyete geçse bile kurtarılacak alanları dikkate aldığımızda durdurulması gereken bir projeyle karşı karşıyayız” diyen Ergül, şöyle devam etti: “Bu bir devlet projesi ve devlet bu projeden vazgeçmiyor, bütün tahribatı görmesine rağmen. Burada oluşacak hem ekolojik, tarihi, kültürel yıkımı hem de hafıza yıkımını görüyor ve bunda ısrar ediyor. Birçok köy şu an sular altında. Olumsuz durum giderek artıyor. Buna karşılık, mücadelemiz halen devam ediyor.”

“Bir baraj göletinden değil, beş büyük kentin atık sularının döküleceği bir fosseptikten bahsediyoruz”

Ekolojik yıkımın özellikle üzerinde durulması gerektiğini söyleyen Ergül, “Milyonlarca canlı bu gölette yok olacak. Aslında bir baraj göletinden bahsetmiyoruz, bir fosseptikten bahsediyoruz; çünkü beş büyük kentin atık suları bu gölete dökülecek ve bu atıklarda biyolojik bir ayrıştırma yok. Bütün bölgenin de sağlığını olumsuz etkileyecek çok yönlü bir yıkım bu!” dedi ve bir çağrı yaptı:“Çağrımız, 1950’lerin zihniyle hazırlanan bu projenin durdurulması ve burada yaşamın sürdürülmesidir. Kamuoyunun da yıkımda son noktaya gelindiğini bilmesini, daha çok ses çıkarmasını istiyoruz. 199 köyün içinde yaşayan 100 bine yakın insan göç etmek zorunda kalacak, milyonlarca canlı yok olacak, 300’e yakın höyük sular altında kalacak. Türkiye ve dünya kamuoyunun buna sessiz kalmaması gerekiyor.” 

Bize destek olun

Medyascope sizlerin sayesinde bağımsızlığını koruyor, sizlerin desteğiyle 50’den fazla çalışanı ile, Türkiye ve dünyada olup bitenleri sizlere aktarabiliyor. 

Bilgiye erişim ücretsiz olmalı. Bilgiye erişim eşit olmalı. Haberlerimiz herkese ulaşmalı. Bu yüzden bugün, Medyascope’a destek olmak için doğru zaman. İster az ister çok, her katkınız bizim için çok değerli. Bize destek olun, sizinle güçlenelim.