Özgür gazeteciliğe destek olun
Search
Close this search box.

AKP ve MHP önce karşı çıktı, sonra savundu: Termik santrallere verilen izin uzatıldı

Termik santrallere halk sağlığı için gerekli olan baca filtresini takmadan 2,5 yıl daha çalışma izni verildi. Hem bir dönem Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı koltuğunda oturan Berat Albayrak hem de AKP ve MHP milletvekilleri daha önce karşı oldukları teklifi TBMM’de oylarıyla destekledi. Termik santraller Sayıştay raporlarına göre denetlenmiyor, para cezası da caydırıcı değil.

Türkiye’de bulunan termik santraller, çevre sağlığının korunması amaçlanarak oluşturulan kanunlar gereği bu alanda bazı önlemleri uygulama ve yatırımları gerçekleştirme konusunda sorumlu. Baca gazı, kükürtü önleme tesisleri, filtreleme, barajlar, önleyici tesisler bunlara örnek. 

Yıllardır tartışma konusu olan santrallerin çevreye yaydığı kirlilik ve önlemek için uygulanması gereken zorunluluklar bir kez daha gündeme geldi. Meclise sunulan torba yasa içerisinde yer alan 50. madde gereği termik santrallerin çalışma izni 2,5 yıl daha uzatıldı. AKP ve MHP’nin desteğiyle geçen yasaya CHP, HDP ve İYİ Parti karşı çıktı.

AYM, izni iptal etmişti

Termik santrallere verilen izin 31 Aralık 2019’da sona eriyordu. Yasanın geçmesiyle bu süre Haziran 2022’ye kadar uzatılmış oldu. 2013’te Anayasa Mahkemesi, CHP’nin itirazı üzerine termik santrallere 2021’e kadar verilen izni iptal etmiş, kararda “Anayasa’nın 56. maddesinin 2. fıkrasına aykırıdır” denilmişti. 2015’te yeniden bir düzenleme yapıldı. 31 Aralık 2019’a kadar santrallere süre tanındı ve  gerekli önleyici yatırımları gerçekleştirme şartı getirildi. 2019’un Şubat ayında 41 sayılı yasa teklifi içerisindeki 45. madde ile iki yıl daha erteleme öngören teklif yeniden Meclis gündemine getirildi. Ancak tüm siyasi partilerin ortak tavrıyla teklif geri çekildi. Şubat ayında geri çekilen teklif, vergi paketinin içinde yeniden TBMM Genel Kurulu’na sunularak kabul edildi. 

AKP ve MHP karşıydı

Dönemin Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Berat Albayrak, gerekli yatırımların yapılması için verilen sürenin 2019 sonunda kesinlikle biteceğine ve bir daha uzatılmayacağına söz vermiş, “Eski Türkiye’den kalan santraller vardı, bununla ilgili çalışmalarımız var. 2019’a kadar uyumlu olmayan santrallerle külahları değişeceğiz, tüm uyarıları yaptık” açıklamasını yapmıştı.

AKP Grup Başkanvekili Mehmet Muş, temmuz ayında TBMM’deki komisyon toplantısında “O şirketlere tanıdığımız süre yıl sonu itibarıyla bitiyor, uzatma süresi verilmemiştir, verilmeyecektir” demişti. Teklifi destekleyen MHP Grup Başkanvekili Erkan Akçay da 15 Şubat’taki genel kurulda, “Tekliften 45’inci maddenin çekilmesi oldukça sevindiricidir çünkü çevre hassasiyetini daima muhafaza etmemiz ve bu konuda bir kararlılık sergileme ihtiyacımız var” diye konuşmuştu.

CHP’den soru: “Ne değişti?

CHP Denizli Milletvekili Gülizar Biçer Karaca, dün görüşülen teklif için genel kurulda bu sözleri de hatırlatarak şunları söyledi: “Ne değişti? Şu değişti: 31 Mart seçimleri bitti, artık o yörelerdeki oya ihtiyacınız yok. Neye ihtiyaç var? İşte bu tekliften faydalanacak olan 3-5 tane enerji lobisine ihtiyacınız var. Bugün burada çocuklarımızın zehirlenmesi için, havamızın zehirlenmesi için mi oy kullanacaksınız yoksa bu 3-5 enerji lobisinin baskısına boyun mu eğeceksiniz?” 

HDP İzmir Milletvekili Murat Çepni ise “Bu şirketlerle nasıl bir pazarlık yaptınız da, bu şirketlerle nasıl bir pazarlığınız vardı da, nasıl bir anlaşmanız vardı da bunu bugün buraya tekrar getirdiniz? Senenin başında, ya daha bir yıl dolmadan bu şirketler nasıl bir taahhütte bulundular? Altı yıldır bu düzenlemeyi yapmayanlar şimdi bir planlama sunarak yeniden halkı zehirleme yetkisini eline almaya çalışıyorlar” diye itiraz etti.

Sayıştay’a göre denetim yapılmıyor

MHP Grup Başkanvekili ve Sakarya Milletvekili Muhammed Levent Bülbül ise maddeyi şu sözlerle svundu: “Dört ayda bir denetleneceği, yapılan her bir denetimde bu iş termin planına uygun olmadığı tespit edilen tesislere ilgili kanunun 20’nci maddesinde yer alan idari para cezalarının 20 kat artırılarak uygulanacağı, İş Termin Planı’ndaki herhangi bir işin yapımının belirtildiği süreye göre bir yıl geciktiğinin tespiti halinde üretim tesisinin toptan faaliyetinin durdurulacağı açık bir şekilde dercedilmiştir.”

CHP’ye göre ise bu maddeler ve denetimler yürürlükteki Çevre Kanunu’nda zaten mevcut ancak Sayıştay raporlarına göre yıllardır bu denetim hiç yapılmıyor.

Devlet yardımı para cezasından fazla

İş Termin Planı’na uymayan santraller için Çevre Kanunu’nda para cezası öngörülüyor. Ancak santrallere yapılan devlet yardımları, yasada yer alan cezaların da üstünde. Gazeteci Melis Alphan, bu durumu yazısında şöyle belirtiyor: “Yani şu deniyor: “Biz bu şirketleri kararlı bir şekilde takip edeceğiz. Taahhütlerini yerine getirmezlerse 60 milyon TL’ye kadar para cezası uygulama hakkımız olacak. Ama zaten, çevreye uyumlu olmayan bu santrallere kamu kaynaklarından milyonlarca lira ödeniyor.”

AKP tarafından öne sürülen bir diğer tartışma konusu ise enerji arzı. AKP’nin enerji açığının ortaya çıkacağına dair iddiasına CHP’li Gülizar Biçer Karaca, şöyle cevap veriyor: “Türkiye’nin yıllık kurulu kapasitesi 90.421 megavat, 2018’de harcanan 30 bin megavat. Yani üç katı enerji arz fazlamız var. 1 Kasım 2019 tarihli tutanakta bakan yardımcısı diyor ki: ‘10 termik santral kapatılırsa 8 bin 300 megavat enerji açığı çıkacak.’ Zaten üç kat fazla arzımız yok mu? Neden hâlâ enerji arzı ya da 3-5 enerji lobisinin baskısıyla vatandaşlarımızı zehirlemeye devam edeceğiz?”

Bize destek olun

Medyascope sizlerin sayesinde bağımsızlığını koruyor, sizlerin desteğiyle 50’den fazla çalışanı ile, Türkiye ve dünyada olup bitenleri sizlere aktarabiliyor. 

Bilgiye erişim ücretsiz olmalı. Bilgiye erişim eşit olmalı. Haberlerimiz herkese ulaşmalı. Bu yüzden bugün, Medyascope’a destek olmak için doğru zaman. İster az ister çok, her katkınız bizim için çok değerli. Bize destek olun, sizinle güçlenelim.