Özgür gazeteciliğe destek olun
Search
Close this search box.

Halk sağlığı uzmanı Tom Frieden: Kovid-19 hakkında üç temel soru

ABD’deki düşünce kuruluşlarından Dış İlişkiler Konseyi’nde küresel sağlık araştırmacılığı yapan ve aynı zamanda da New York Sağlık Departmanının eski müdürlerinden biri olan Tom Frieden, Project Syndicate için kaleme aldığı yazıda koronavirüsün seyrini değiştirebilmek için halk sağlığı uzmanları tarafından cevaplanması gereken bazı sorulara dikkat çekti. Yazının çevirisini paylaşıyoruz.

Semptomları olmayan insanlar ve çocuklar koronavirüsü yayıyor mu?

Kimlere test edileceğini ve karantinaya alınacağını saptamaya çalışırken semptomu olmayan kişilerin de virüsü yayıp yaymadıklarını anlamak çok önemlidir. Eğer çocuklar, mevsimsel griplerin yayılımında da olduğu gibi, Kovid-19’un yayılmasının önemli bir kısmını tek başlarına sağlamıyorlarsa, okulları kapatmak için ortada daha az neden var ve belki kapatılan okullar daha erken açılabilir. 18 yaşa kadar olan çocuklar Kovid-19’dan dolayı daha az hastalanıyor gibi görünseler de enfeksiyonu yayma riskleri mevcuttur. Enfekte olmuş çocukların çevrelerindeki daha yaşlı ve tıbbi açıdan savunmasız diğer insanlara ne kadar risk oluşturabileceğini bilmek gerekiyor, özellikle bu kişilerin birçoğunun okulların kapalı olduğu dönemde çocuklara bakma gibi işlerle uğraşabileceği düşünülürse. 

Daha önce hiç semptom geliştirmemiş veya sonradan semptom geliştiren hastalardan enfeksiyonun yayılma riskinin araştırılması, semptomu olmayan insanların virüsü yayması konusundaki riski açıklığa kavuşturabilir. Halk sağlığı uzmanlarının vaka kümelerini araştırması ve endeks olarak kaç tanesinin çocuk olduğunu belirlemeleri oldukça önemli. “Bu oran istatistiksel olarak beklenen oranlardan daha mı düşük?”, “Ailelerle beraber diğer insan kümeleri içerisindeki vakalarda hastalık geçiş zincirleri çocuklar üzerinden de başlayabiliyor mu?” Bu soruları araştırmak çok önemli.

Virüs hastanelerde nasıl yayılıyor?

İhtiyaç duyan hastalara sağlanan yoğun bakım imkanlarını ve kapasitelerini koruyup genişletebilmemiz için, önce sağllık çalışanları koruyabilmemiz ve enfeksiyon kontrol kaynaklarını elimizde tutabilmemiz gerekir. Örneğin, Kovid-19, Çin’in Vuhan kentindeki ve Kuzey İtalya’daki hastanelerde sağlık çalışanlarına hızlı bir şekilde yayılırken, Singapur’da raporlanmış bir sağlık çalışanı enfeksiyonu yok. Singapur’da ağır durumdaki bir hastanın bakımı, hastalığın teşhisinden önceki entübasyon ve yoğun bakım da dahil olmak üzere, çoğu sadece cerrahi maske kullanan 41 sağlık çalışanının virüse marız bırakılmasıyla sonuçlandı fakat hiçbiri enfeksiyon geçirmedi. 

Gelecek yakın bir zamanda, Kovid-19 vakalarının, sağlık çalışanları için temin edilen koruyucu ekipmanların sayısını aşması oldukça muhtemel. Bu nedenle, hangi ekipmanların en önemli olduğunu öğrenmemiz gerekiyor. Örneğin, aerosolizasyon riski yani bronkoskopi, balgam sorunu ve entübasyon gibi ağır belirtilerin olmadığı çoğu durumda, tipik cerrahi maskeler sağlık çalışanları için yeterli olabilir. 

Bakımevlerinde ve hastanelerde Kovid-19 geçişlerini daha detaylı araştırmak, virüsün yayılma kaynaklarını ve dağılma yönlerini belirlememize yardımcı olabilir. Virüsün bu niteliklerini teşhis edebilmek, hem sağlık çalışanlarını hem de düşük ve yüksek virüs geçiş kaynaklarını korumak için uygun yollar geliştirmemizi sağlayabilir

Üçüncü soru, kimlerin Kovid-19’dan ölme olasılıkları daha yüksektir?

Virüsten enfekte olmuş insanlar arasındaki hastalık ve ölümleri azaltmak için önceliğimiz, virüs bulaştığında hastalığı ağır bir şekilde geçirecek olup bu yüzden diğerleriyle temasta bulunarak hastalık geçişi sağlamamak için evde kalması gereken insan gruplarını korumaktır. Yaşlı insanların ve başka sağlık sorunları olan hastalar Kovid-19 konusunda daha riskli bir grupta olsalar da riskin gerçekten hangi yaş aralığında olduğunu ve belirli eş tanıların bu riski ne ölçüde yükselttiğini bilmiyoruz. Örneğin, 62 yaşında olup iyi kontrol edilen bir hipertansiyon sorunundan başka herhangi bir hastalığı olmayan bir kişi çok büyük bir risk altında değilse, medikal kaynakları daha fazla ihtiyaç duyan insanlara yönlendirmek en mantıklısı olacaktır. 

Analizler, yalnızca, en az 30 gün önce teşhis edilen hastaları kapsamalı ve ölüm oranını yaşa, cinsiyete ve sağlık durumuna göre hesaplamalıdır. Bu, hangi koşulların ağır hastalıkları öngördüğünü gösterebilir. Örneğin obezite, hipertansiyon, diyabet (hem iyi kontrollü hem de kötü), spesifik ilaç kullanımı ya da diğer faktörler gibi. 

Umarız bu çalışmalar halihazırda başlamış durumdadır. ABD’nin Kovid-19’a verdiği erken dönem halk sağlığı tepkisinin önemli bir miktarı, yolcu gemilerindeki enfeksiyonlarla başa çıkma ve gemilerdeki yolcuları ülkelerine geri gönderme gündemleri eşliğinde kontrolden çıkmıştı. Hastalık Kontrol ve Korunma Merkezleri (CDC) ve eyalet/devlet sağlık departmanlarındaki halk sağlığı uzmanlarının bunun gibi kritik öneme sahip soruların cevaplarını bulmaya odaklanmaları artık daha da önemli bir konuma geldi. Bu sorulara verilmiş hızlı cevaplarla birlikte oluşturulacak verilerle, Kovid-19’un daha fazla yayılmasını önlemek, enfekte olanlar arasındaki sonuçları iyileştirmek ve virüsün toplumsal zararlarını azaltmak için çeşitli önlemler tasarlayıp, bunları uygulamaya koyabiliriz. 

Kovid-19 hakkındaki doğru veriler, değerli kaynaklardır. Epidemiyolojik soruları cevaplamak entelektüel bir merak konuları değildir ve kazandığımız her önemli bilgi ölüm ve yaşam arasındaki fark anlamına gelebilir. Şu sıralar, her dakikanın önemli olduğu bir noktadayız.

Bize destek olun

Medyascope sizlerin sayesinde bağımsızlığını koruyor, sizlerin desteğiyle 50’den fazla çalışanı ile, Türkiye ve dünyada olup bitenleri sizlere aktarabiliyor. 

Bilgiye erişim ücretsiz olmalı. Bilgiye erişim eşit olmalı. Haberlerimiz herkese ulaşmalı. Bu yüzden bugün, Medyascope’a destek olmak için doğru zaman. İster az ister çok, her katkınız bizim için çok değerli. Bize destek olun, sizinle güçlenelim.