Özgür gazeteciliğe destek olun
Search
Close this search box.

Salgından Sonra (3) – İsmail Hakkı Polat: “Sosyalleşmede boşalan yerleri dijital medyanın bize sunacağı fırsatlarla doldurabiliriz”

Modern tarihin gördüğü en büyük krizlerden birini yaşıyoruz. Bildiğimiz dünyanın sonu bir kez daha gelmiş olabilir. "Salgından Sonra" haber dizimizde etkileri yaşamın her alanında hissedilen koronavirüs salgınının ardından dünya nasıl bir yer olacak sorusuna cevap arıyoruz. Bu soruyu ekonomiden siyasete, felsefeden psikolojiye, sinemadan edebiyata alanında uzman kişilere sorduk.

Kadir Has Üniversitesi Yeni Medya Bölümü Öğretim Üyesi ve Dijital Dönüşüm Uzmanı İsmail Hakkı Polat, salgın bittikten sonra insanların fiziksel ve sosyal temaslarda ürkek davranabileceğini, burada doğacak boşluğu da dijital medyanın bize sunacağı fırsatlarla doldurabileceğimizi söylüyor.

“Kriz sonrasında, teknoloji ve yönetim kesişiminde önümüzde iki yol var denilebilir. Bir yola göre, salgında insanların takibi açısından kullanılan merkezi denetim sistemleri dünyada otoriter eğilimlerin artmasına sebep olabilir ve teknoloji bu eğilimin artışında önemli bir araç olabilir. Zaten oldukça sık kullandığımız cep telefonlarının hayatımızdaki yeri daha da çok artabilir. İkinci yol ise, bütün dünyanın denetleme mekanizmalarını ortaya koyarak bu denetim sistemlerinin kontrolünü dağınık hale getirmesi ve daha dayanışmacı aynı zamanda daha özverili bir yol izlemesi. Bu senaryoda, Birleşmiş Milletler gibi kurumların yerine gelebilecek yeni kurumların küresel dayanışma kültürünü pekiştirmesi ve daha gayri merkezi ve daha dağınık teknoloji, internet, veri sistemleri içerisinde işbirliği yapması olası görünüyor. Toplum iradesi ağır basarsa bu senaryoyu, eğer devletler ağır basarsa ikinci senaryoyu görebiliriz. Ancak büyük olasılıkla, dünya bu iki senaryo arasında gidip gelecek ve ortalarda bir yerde buluşacaklar.

Evlerimizde kendimizi izole etmemizle birlikte teknolojinin sunduğu nimetlerden daha çok faydalanmaya başladık. Uzaktan çalışma ve uzaktan eğitim uzun süredir gündemde olan fakat uygulamaya yavaş oturtulan ve sürekli ertelenen sistemlerdi. Özellikle eğitim alanında bu işin yaygınlaşması olası gözüküyor. Teknolojiyle daha fazla yüz göz olmamız bize dijital okur yazarlığımızı geliştirmemizle birlikte birçok fayda sağlayacaktır. Bu süreçte ve sonrasında yalan haberleri fark edebilme ve hangi teknolojiyi nasıl kullanacağımızın ayrımını yapabilirsek, insanlığın bu süreçten sonra daha verimli ve daha işlevsel nitelikler kazanması muhtemel.

Virüs süreci belki de 1-1,5 yıla yayılabilecek bir süreç. Muhtemelen, biz bu süre içerisinde sosyal faaliyetlerimizi eskiden olduğu şekillerde yapamayacağız. Salgın bittikten sonraki ilk zamanlar da fiziksel ve sosyal temaslarda birbirlerimize karşı oldukça ürkek olmamız ihtimaller dahilinde. Sosyalleşmede boşalan bu bazı açıkları dijital medyanın bize sunacağı fırsatlarla karşılayabiliriz.”

Bize destek olun

Medyascope sizlerin sayesinde bağımsızlığını koruyor, sizlerin desteğiyle 50’den fazla çalışanı ile, Türkiye ve dünyada olup bitenleri sizlere aktarabiliyor. 

Bilgiye erişim ücretsiz olmalı. Bilgiye erişim eşit olmalı. Haberlerimiz herkese ulaşmalı. Bu yüzden bugün, Medyascope’a destek olmak için doğru zaman. İster az ister çok, her katkınız bizim için çok değerli. Bize destek olun, sizinle güçlenelim.