Özgür gazeteciliğe destek olun
Search
Close this search box.

Medyascope Graz’da – Avrupa’da aşırı sağın kalelerinden Avusturya’da komünistler iktidara yürüyor

Avrupa’da aşırı sağın merkezlerinden biri olarak bilinen Avusturya’da, dünyanın en eski komünist partilerinden Avusturya Komünist Partisi (KPÖ) tarihi bir zafer kazandı. Ülkenin en büyük ikinci kenti Graz’da eylül ayında düzenlenen yerel seçimlerde aşırı sağcı Avusturya Halk Partisi’ni (ÖVP) mağlup eden komünistler, sandıktan birinci parti olarak çıktı. Seçimlerde KPÖ’nün belediye başkanı adayı 60 yaşındaki kadın siyasetçi Elke Kahr, sosyal demokratlar ve yeşiller ile koalisyon görüşmeleri sonucu kasım ayının ortasında görevine başladı. Avusturya’nın ilk komünist belediye başkanı olan Elke Kahr ve KPÖ’den belediye meclisine seçilen Max Zirngast, partinin Graz’daki beklenmedik zaferinin arka planını Medyascope’a anlattı.

Avusturya’nın başkent Viyana’dan sonraki en büyük ikinci kenti Graz’daki yerel seçimlerde, “rüşvet ve güveni kötüye kullanma” suçlamalarıyla hakkında soruşturma başlatılan ve ekim ayında istifa eden eski Avusturya Başbakanı Sebastian Kurz’un aşırı sağcı Avusturya Halk Partisi’ni (ÖVP) mağlup eden Avusturya Komünist Partisi (KPÖ), sandıktan birinci parti olarak çıktı. 

26 Eylül’deki seçimlerde son 18 yıldır kenti yöneten ÖVP yüzde 25,7’de kalırken oyların yüzde 28.8’ini alan KPÖ’nün başkan adayı Elke Kahr, yüzde 26 oy alan Avusturya Sosyal Demokrat Partisi ve yüzde 10 alan Yeşiller ile koalisyon görüşmelerinde belediye meclisinden onay alarak kasım ayının ortasında görevine başladı. 

Dünyanın en eski komünist partilerinden biri olarak bilinen KPÖ’nün, seçim öncesi anketler ve kamuoyundaki beklentilerin aksine sandıktan birinci parti olarak çıkmasıyla, yaklaşık 30 yıldır partinin üyesi ve daha önce parti içinde ve belediye meclisinde çeşitli pozisyonlarda görev alan 60 yaşındaki kadın siyasetçi Elke Kahr, Avusturya’nın ilk komünist belediye başkanı oldu.

300 bin nüfuslu Graz’ın yeni belediye başkanı Elke Kahr ve partiden belediye meclisi üyeliğine seçilen Max Zirngast, Medyascope’u şehirde ağırlayarak, partinin bu beklenmedik başarısının arka planını anlattı. 

“Biz dahil kimse bu sonucu beklemiyordu”

1918 yılında kurulan ve önce 1934-38 yılları arasında Avusturya’yı yöneten Federal Avusturya Devleti, daha sonra da 1938’de Avusturya’yı ilhak eden Nazi Almanyası tarafından yasaklanan KPÖ, ülkede Nazilere karşı direnişin sembolü olmasıyla biliniyor. 

Ancak parti, bu tarihi önemine karşın, 1945 yılında Nazi Almanyası’nın işgalinden kurtulan ve İkinci Cumhuriyet’in kuruluşuyla 1955 yılında bağımsızlığına kavuşan Avusturya’da bugüne kadar büyük bir seçim başarısı elde edemedi. Ülkede 2019 yılında yapılan son genel seçimlerde de oyların yalnızca 0.7’sini alan KPÖ, yüzde 4’lük seçim barajının altında kalarak Avusturya Federal Konseyi’nde koltuk kazanamadı. 

Buna karşın parti son yıllarda, daha çok yerel yönetimler bazında ve özellikle Steirmark eyaletinde ve eyaletin başkenti Graz’daki sosyal politikaları ve gittikçe büyüyen kitlesiyle ön plana çıktı.

KPÖ’den belediye meclisi üyesi olarak seçilen Max Zirngast, partinin kentteki sosyal tesislerinde, Noel dönemi öncesi halk için düzenlenen bir yardım etkinliği sırasında bizi ağırlayarak partinin başarısının arkasındaki detayları anlattı. Bir dönem Türkiye’de de yaşayan, Orta Doğu Teknik Üniversitesi’nde (ODTÜ) eğitim gördüğü esnada tutuklanan ve serbest bırakıldıktan sonra ülkesine dönerek partiye üye olan Zirngast, seçim sonuçlarının kendilerini bile şaşırttığını belirtti:

“Biz dahil kimse bu sonucu beklemiyordu. Partinin şehirde iyi bir durumda olduğunu, halktan destek gördüğünü ve halk tarafından sevildiğini biliyorduk. Seçim kampanyası sırasında ve öncesinde de birçok olumlu dönüş aldık. Şehri 18 yıldır yöneten mevcut belediye başkanı hakkında halka bir öfke biriktiğini fark etmiştik. Özellikle son zamanlarda halktan iyice kopuk bir yönetim sergiliyordu. Kendisi bunu çok iyi anlamadı ama kimse onun, özellikle de komünistler tarafından yenilebileceğini düşünmüyordu. Biz de düşünmüyorduk. İkinci sırada olacağımızı düşünüyorduk.”  

Max Zirngast

Barınma ve ulaşım sorunu üzerinden başlayan sosyal politikalar zaferi getirdi

Peki KPÖ bu tarihi başarıyı nasıl yakaladı?

Bu sorunun cevabı, partinin kentte hayata geçirdiği sosyal politikalarıyla ve bölgede yıllar içerisinde oturttuğu güvende saklı. 

KPÖ’nün Graz halkıyla kurduğu bu bağın temeli, partinin Graz’da Elke Kahr’dan önceki başkanı Ernest Kaltenegger’ın dönemine kadar uzanıyor. Parti, sosyal demokrat yönetimlerin liderliğinde konut ve kira sorununu uzun yıllar önce çözüme kavuşturan başkent Viyana’nın aksine, sosyal ve ekonomik eşitsizliklerin daha ön planda olduğu Graz’da ilk olarak barınma ve konut sorunu üzerine yoğunlaştı.   

Doğu Bloku’nun yıkıldığı ve Sovyetler Birliği’nin dağıldığı bir dönemde, 1990’lı yılların başında Kaltenegger’in liderliğinde toplu konutlardaki yüksek kira ücretlerine karşı kampanyalar düzenleyen parti, kiracıların desteğini alarak, uzun uğraşlar sonucunda kentteki toplu konutlarda yaşayan kiracıların, kira ücreti olarak gelirlerinin üçte birinden fazlasını vermelerini yasaklayan yasa tasarısını belediye meclisinden geçirmeyi başardı. KPÖ, kira sorununa yönelik bu ve benzeri çalışmaların karşılığını 1998 yerel seçimlerinde şehirdeki oy oranını yüzde 7.9’a yükselterek aldı. 

Elke Kahr ve Ernest Kaltenegger

Çalışmalarıyla takdir toplayan ve 2000’li yılların başında belediyenin Konutlaşma Departmanı’nın başına getirilen Kaltenegger liderliğindeki parti, daha sonra toplu konutların şartlarının iyileştirilmesi konusundaki çalışmalara yönelerek, her konutun kendine özel bir banyosu ve tuvaleti olacak şekilde düzenlenmesini sağladı ve 2003’teki seçimlerde de oy oranını 20,8’e yükselterek gücünü pekiştirdi. Konut sorunun yanında toplumsal sorunlarda halkın yanında olmasıyla seçmen kitlesini gittikçe büyüten parti, 2004 yılında da kentteki toplu konutların özelleştirilmesini engelleyen yasa tasarısının onaylanmasını sağladı.

1983 yılından bu yana partide çeşitli görevlerde yer alan mevcut belediye başkanı Elke Kahr, 2005 yılında, KPÖ’nün Graz’daki lideri olarak Konutlaşma Departmanı’ndaki görevi de Kaltenegger’den devraldı. Konut sorunu üzerine çalışmaları devam ettiren ve kiracılara mali ve hukuki destek sağlayan “Graz Kiracı Yardım Hattı”nı kuran Kahr, bir yandan da partinin sosyal projelerini çeşitlendirmek için çeşitli adımlar attı. 2008’deki yerel seçimlerde istediği sonucu alamayarak belediye meclisindeki altı koltuğunu kaybeden parti, buna rağmen sosyal politika alanındaki çalışmalarına devam ederek 2012’deki seçimlerde oy oranını tekrar yüzde 20’ye yükseltti. 

Konutlaşma Departmanı’nda görev aldığı dönemde şehirde 960 yeni toplu konut inşa edilmesini sağlayan ve 550’den fazla mülkü şehir yönetimine kazandıran Kahr, 2016 yılında, uzun yıllardır kenti yöneten ÖVP’in o dönemki belediye başkan yardımcısı Martina Schröck’ün istifa etmesiyle belediye başkan yardımcısı olarak seçildi. 2017’de yapılan bir sonraki yerel seçimlerde partisinin şehirdeki yüzde 20’lik oy oranını korumasını sağlayan Kahr, seçimlerden sonra da belediyenin Ulaşım Departmanı’nın başına getirildi. 60 yaşındaki siyasetçi, 2021’in Eylül ayında partinin şehirdeki lideri olarak katıldığı üçüncü seçimlerde ise seçim anketlerini ve kamuoyu beklentilerinin aksine, KPÖ’nün sandıktan birinci parti olarak çıkmasını sağladı.

Partinin Graz’da gittikçe büyüyen desteğinin ve kazanılan seçimlerin uzun yılların emeğinin sonucu olduğunun altını çizen Max Zirngast da partinin yıllar içerisinde kazandığı popülariteyi şu sözlerle anlattı: 

“1980’lerin sonu itibarıyla burada başta çok az imkanla ve çok az kişiyle büyüdü. Bu dönem özellikle komünist hareket için oldukça zor bir dönemdi. Ancak tam da bu zamanlarda, parti burada tekrardan yükselmeye başladı. Halktaki popülaritesi de gittikçe arttı. Özellikle ‘barınma sorunu’ üzerinden büyük bir başarı yakalandı ve bu başarı gittikçe büyüdü. Buradaki parti Viyana’daki merkez yönetimle ve diğer birimlerle farklı bir yol izledi. Hiçbir zaman bölünmedik ama parti Graz’da özellikle 2000’lerin başından bu yana ayrı bir organizasyon olarak hareket ediyor.”

Parti vekilleri, maaşlarının üçte ikisini sosyal bir fona aktarıyor

KPÖ’lülere göre, partinin kentte halkla kurduğu samimi ilişkilerin yıllar içerisinde büyümesinin arkasında parti üyelerinin kendilerini halktan biri olarak görmeleri yatıyor. Belediye başkanı olarak seçilen ve uzun yıllardır belediye meclisinde görev yapan Elke Kahr da dahil olmak üzere belediye meclisinde görev yapan tüm partililer, maaşlarının yalnızca kira ve yaşam masraflarına yetecek kısmını alıp, geri kalan üçte ikilik bölümünü parti içerisinde oluşturulan sosyal bir fona aktarıyor. Bugüne kadar yaklaşık 2 milyon euronun toplandığı bu fondaki para da işsiz kalan ve kira ile birlikle diğer çeşitli borçlarını ödeyemeyen insanlar için kullanılıyor.

“Sosyal fonun” parti içerisindeki en büyük önceliklerinden biri olduğunun altını çizen Max Zirngast’a göre, bunu şehirdeki diğer partililer de rahatlıkla yapabilir ama yapmıyorlar. Çünkü kendilerini halktan biri olarak görmüyorlar.

Alışılmadık bir siyasetçi profili: Elke Kahr

Seçilmesinin ardından ilk sözleri “Bir çilingirin kızının, bir komünistin, belediye başkanı olacağı kimin aklına gelirdi?” diye sormak olan yeni belediye başkanı Elke Kahr da Kaltenegger’den devraldığı görevde, kurduğu sıcak ilişkilerle halkın büyük sevgisini toplamış durumda. Klasik bir siyasetçi tutumundan daha çok halka daha yakın durması ve halkın sorunlarına olan duyarlılığıyla ön plana çıkan Kahr, ofisini halka açmasıyla ve farklı kesimlerin sorunlarını bizzat dinlemesiyle yıllar içerisinde büyük bir kitlenin desteğini kazandı. 

Graz’daki belediye başkanlığı binasında Medyascope’u ağırlayan Elke Kahr, siyasetçi kimliğine ve partinin Graz’daki seçim başarısına yönelik sorularımızı yanıtladı. Oğlunun ve torununun da bulunduğu odada, ilk olarak herkese bizzat çay servisi yaptıktan sonra masaya oturan Kahr, kendisine yönelttiğimiz sorulara büyük bir samimiyetle karşılık verdi.  

“Hayatım boyunca duruşumdan vazgeçmedim, başka türlü yapamazdım. Belki şimdi kocaman bir ofiste oturuyorum ama burada mümkün olduğunca az zaman geçirmeye çalışıyorum. Çünkü biz vatandaşa yakın olmak zorundayız. Vatandaşlar belediyeye kadar gelmeye çekinebilirler ve hatta korkabilirler. O yüzden, böyle bir makamda olsak bile, bu korkuları yaşayanlara yakın olmak zorundayız” diyen Kahr, görevdeki önceliğinin halka yıllar içerisinde kurulan sıcak ilişkileri kaybetmemek olduğunu söyledi.

Avrupa’da ilk kez hem belediye başkanı hem de yardımcısı kadın

Deneyimli kadın siyasetçi Elke Kahr’ın liderliğindeki KPÖ’nün kentte yakaladığı başarının özel bir anlamı daha var. KPÖ’nün Yeşiller ve Sosyal Demokrat Parti (SPÖ) ile kurduğu koalisyon yönetiminde Yeşiller’in kentteki lideri olan 53 yaşındaki Judith Schwentner de belediye başkan yardımcısı seçildi. Böylece Graz, hem belediye başkanının hem de yardımcısının kadın olduğu ilk Avrupa kenti oldu.

Judith Schwentner ve Elke Kahr

İki kadının belediye başkanlığı ve belediye başkan yardımcılığı görevlerini paylaşmasından oldukça memnun olduklarını ifade eden Kahr, “Parti olarak kadınların siyasete katılımını hep önemsedik. Zaten bütün yapılanmamız da kadınların böylesine görevlere gelebilmesini sağlayabilmek üzerine kurulu” diye konuştu. Kahr ve yardımcısı Schwentner’in ana hedefi, konut kalitesini artırmak ve yaşamı her alanda iyileştirmek… 

Özellikle genç kadınlardan çok olumlu tepkiler aldıklarını ifade eden Kahr, kadınların kendilerine siyasette örnek alabilecekleri başka kadınlar aradıklarını söyleyerek, “Toplum ne şekilde kabul ederse etsin, bu kadınlara cesaret verebilmek, korkularını yok etmek, ufuklarını açabilmek ve onlara umut aşılayabilmek çok güzel bir duygu” dedi.

“Avusturya medyası bizim için ‘Komünist oldukları için değil, komünist olmalarına rağmen seçildiler’ diyor”

KPÖ’nün Graz’da yakaladığı bu başarı, eski Başbakan Sebastian Kurz dahil olmak üzere siyasi çevrelerde ve ana akım medyada da şaşkınlıkla karşılandı. 

Kurz, istifa etmeden günler önce, KPÖ’nün yakaladığı başarı hakkında kendisine yöneltilen bir soruya “Avusturya’da komünistlerin bölgesel de olsa bir seçim kazanabildikleri gerçeği insanı düşündürüyor” cevabını verirken, kentin bir önceki belediye başkanı ÖVP’li Siegfried Nagl da, seçimi kaybettikten sonra istifasını sunarken şu ifadeleri kullandı: “Koruyan ve yardım eden elimi, Graz’dan geri çekiyorum.” 

KPÖ’nün başarısı, siyasetçilerin yanında Avusturya medyasında da şaşkınlık uyandırdı. Seçimlerin ardından gazetelerde şehir için “Leningraz” ve “Stalingraz” ifadeleri kullanırken, Max Zirngast, bu başarılarının karşısında Avusturya medyasının kendilerine olan negatif bakış açısının devam ettiğini belirterek “Medya bizim için ‘Komünist olmalarına rağmen seçiliyorlar’ algısını oturtmaya çalışıyor. Bizi bir tehdit olarak görmüyorlar” diye konuştu.  

Zirngast, Almanya’dan ve Avrupa’nın pek çok farklı bölgesinden gazetecilerin şehre gelerek kendilerinin ve başarılarının hikayesini dinlemek istediklerini ancak Avusturya medyasının kendilerine aynı ilgiyi göstermediğini söyledi: “Pek çok farklı yabancı basın kuruluşunda hakkımızda son derece olumlu haberler yayınlandı. Buraya kadar gelerek bizi ve burada oluşturmak istediğimiz düzeni anlamaya ve anlamlandırmaya çalıştılar. Ancak bu tavrı birçok Avusturya gazetesinden göremedik. Buraya 1,5-2 saat uzaklıktaki Viyana’dan kalkıp buraya gelmiyorlar. Bize uzaktan bakıp buradaki sonucu şaşkınlıkla karşılamaya devam ediyorlar, aynı oranda bize karşı çok üstten konuşuyorlar.“

“Bu başarı, dünyada üzerindeki tüm sosyalistlere bir motivasyon kaynağı olabilir”

Medyanın ve siyasetçilerin negatif yorumlarına karşın, kazandıkları başarının ve halkla kurdukları sıcak ilişkileri devam ettirmenin öneminin farkında olduklarını söyleyen Zirngast, sözlerini şöyle sürdürdü: 

“Herhangi bir devrime baktığımız zaman, devrim yapan parti ya da siyasi yapı muhtemelen halkın çoğunluğuna sahip bir konumda olmuyor. Jakobenler de Bolşevik Parti de halkın yüzde 50’sinden fazlasını temsil etmiyordu aslında. Yalnızca doğru zamanda doğru talepleri dile getirdiler. Yani halkın ihtiyaçlarını, isteklerini ve taleplerini doğru bir şekilde ifade ettiler. Aynı zamanda örgütlülüğü ve güven ilişkisini sağladılar. Bizim durumumuz da çok farklı değil. Graz halkının yüzde 30’u komünist değildir. O kadar çok parti üyesi yok. Fakat halk bizim çalışmalarımıza saygı gösteriyor. Bize güveniyorlar. Elke’ye güveniyorlar ve partiye güveniyorlar. Ve bizim yürüttüğümüz siyasete de güveniyorlar. Bu küçümsenecek bir şey değil. Bu, Avusturya’nın hatta dünyanın her yerinde sosyalistlere ve komünistlere bir motivasyon kaynağı olabilir.”

“Burada Türkiye’den daha yoğun bir antikomünizm var”

Elde ettikleri sonucu, Avrupa’da son yıllarda yükselişe geçen sağ hareketler gibi “popüler bir siyasi dalga” üzerine değil, halkla kurulan ilişki ve güven bağıyla kazandıklarını vurgulayan Zirngast, “Sonuçta burada yoğun bir antikomünizm var. Bazen öyle düşünülmese de Türkiye’den de daha yoğun bir anti-komünizm” diye konuştu.

“Tunceli Belediye Başkanı Fatih Mehmet Maçoğlu, kazanacağımızı söylemişti”

Parti olarak, Türkiye kamuoyunda “Komünist Belediye Başkanı” olarak bilinen mevcut Tunceli Belediye Başkanı Fatih Mehmet Maçoğlu ile sıcak ilişkilere sahip olduklarını belirten Max Zirngast, Maçoğlu’nun beraberindeki heyetle 2014 yılında Graz’ı ziyaret ettiğini ve Maçoğlu’nun iki taraf arasındaki görüşmeler sırasında Elke Kahr’ın şehrin bir sonraki belediye başkanı olacağını dile getirdiğini kaydederek, sözlerini şöyle tamamladı: 

“Tunceli Belediye Başkanı Fatih Mehmet Maçoğlu, 2014 yılında burayı ziyaret etmişti. Görüşmeler sırasında da ‘Umuyorum ki bir sonraki ziyaretimde bu şehrin belediye başkanı Elke Kahr olacak’ demişti. Bu temenni, o dönem parti içinde bile garip karşılanmıştı ama yıllar sonra gerçekleşti. Şimdi koronavirüs salgını koşulları engel olmazsa kendisi şubat ayında tekrar burayı ziyaret edecek. Dört gözle bekliyoruz.”

Bize destek olun

Medyascope sizlerin sayesinde bağımsızlığını koruyor, sizlerin desteğiyle 50’den fazla çalışanı ile, Türkiye ve dünyada olup bitenleri sizlere aktarabiliyor. 

Bilgiye erişim ücretsiz olmalı. Bilgiye erişim eşit olmalı. Haberlerimiz herkese ulaşmalı. Bu yüzden bugün, Medyascope’a destek olmak için doğru zaman. İster az ister çok, her katkınız bizim için çok değerli. Bize destek olun, sizinle güçlenelim.