ABD’de koronavirüs aşısı deneyine katılan gönüllü Ian Haydon anlatıyor: “Ateşim 39 buçuk dereceye çıktı, ama bir an bile pişman olmadım”

Koronavirüs, dünyanın birçok yerinde yayılmaya ve ölümlere neden olmaya devam ediyor. Bunun yanında biyoteknoloji şirketleri, hastalıkla mücadele edebilmek için yoğun bir şekilde yeni aşılar üretmeye çalışıyor ve potansiyel tedavi yöntemlerini test ettikleri klinik deneyleri hızlandırıyor. Amerikan biyoteknoloji şirketi Moderna, koronavirüse karşı aşı çalışmalarının klinik testlerini 15 Mart’tan beri sürdürüyor. 

Ian Haydon (29), Washington Üniversitesi Protein Tasarım Enstitüsü’nde bilim iletişim yöneticisi olarak çalışıyor. Haydon aynı zamanda serbest çalışan bir bilim yazarı ve biyoteknoloji danışmanı. Haydon, koronavirüse karşı mücadeleye katkı sağlamak adına Moderna’nın geliştirdiği aşı örneğini insanlar üzerinde denediği testlere gönüllü olarak katıldı ve ilk günden itibaren deneyimlerini gerek sosyal medyada gerek telefon bağlantısıyla katıldığı bazı televizyon programlarında paylaştı

Ian Haydon, Twitter hesabı üzerinden 29 Mart’ta yaptığı paylaşımla koronavirüse karşı geliştirilen aşı formüllerinin insanlar üzerinde deneneceği klinik testlere kabul edildiğini duyurdu. 

Ancak Haydon, aşı karşıtı propogandaları alevlendirmesinden endişe duyduğu bir detayı bugüne kadar dile getirmedi. Haydon’ın vücudu yüksek doz koronavirüs aşısına karşı ters tepki göstermiş ve bu durum kısa süreli de olsa sağlık sorunlarına neden olmuştu. Sessizliğini bozan Haydon, yaşadıklarını STAT News yazarı Matthew Herper’a anlattı. Haydon, hikayesinin koronavirüse karşı etkili olabilecek bir aşının insan hayatını riske atma pahasına da olsa piyasaya sürülmesi için ısrar edenlerin dikkatini çekmesini ve bu tutumlarını değiştirmesini umuyor. 

Moderna’nın geliştirdiği koronavirüs aşısının ikinci dozunu aldıktan on iki saat sonra, Haydon’ın ateşi 39 derecenin üzerine çıktı. Tıbbi yardım aldığı acil bakım servisinden evine döndükten sonra durumu yeniden kötüleşti ve bayıldı. Ancak bir gün içerisinde iyileşti. Deneyimlediği bu yan etkiyi daha önce dile getirmedi. Haydon, “Hikayemi paylaşmanın bazı insanları korkutacağını biliyorum. Umarım benim deneyimim koronavirüs aşısına karşı şüphe ve düşmanlığı tetiklemez” diye konuştu. 

Ian Haydon, gönüllü olarak yer aldığı çalışma kapsamındaki aşı denemelerinin ilk hedefinin koronavirüse karşı etkili aşı dozunun belirlenmesi olduğunu belirtti. Yani hedef insan vücudunun virüsle mücadele edebilecek sayıda antikor üretmesini sağlamak ancak bunu yaparken olabildiğince az yan etkiye neden olmak.

Haydon, aşı çalışmalarının önemli bir öğesi olan klinik deneyleri sürdürmenin gerekliliğine dikkat çekiyor ve biyoteknoloji şirketlerinin bugün çalışmalarını sürdürdükleri hızda deneylere devam etmeleri gerektiğini belirtiyor. “Benim başıma gelen olay, toplumun aşıyı kabulleniş sürecini de şekillendireceği için önemli” diyor.

Moderna’nın 45 kişi üzerinde yürüttüğü aşı denemeleri kapsamında, üçüncü derece yan etkiler olarak tanımlanan, insan vücudu üzerinde şiddetli etkiler gösterebilen ancak gözlemlendiği anda insan hayatını tehdit etmeyen yan etkiler de vardı. Ne şirket ne de deneylerin yürütülmesinden sorumlu Ulusal Alerji ve Enfeksiyon Hastalıkları Enstitüsü daha önce bu amaçla yürütülen deneylerin gidişatına dair bilgiyi kamuoyuyla paylaştı. 

“Bu çalışmaya katılma kararı aldığım için bir an bile pişman olmadım”

Haydon, kendisinin de bir parçası olduğu aşı deneylerinin bireyin sağlık durumunun ve vücudunda aşıdan kaynaklı ne gibi sağlık problemlerinin gözlenebileceğine ilişkin bir süreç olduğunu belirtiyor. Kendisine uygulanan aşının dozu, diğer gönüllülere uygulanan dozun on katıydı. Yüksek doz aşının ardından yaşadığı sağlık problemiyle ilgili kendisine anında müdahale edildiğini belirten Haydon, kendisini daha önce hiç olmadığı kadar hasta hissettiğini söyledi ve buna rağmen aşının vücudu üzerinde uzun dönemde herhangi bir sağlık sorununa neden olmasından endişelenmediğini sözlerine ekledi. “Bu çalışmaya katılma kararı aldığım için bir an bile pişman olmadım” dedi. 

Ian Haydon, deneyimlediği yan etkilerin ardından Twitter hesabından yaptığı paylaşımda kendisine uygulanan aşı dozunun diğer gönüllülere uygulanan dozun on katı olduğunu belirtti ve ilk aşama testlerin amacının doğru dozu belirlemek olduğunu vurguladı.

Haydon, aşının ikinci dozu kendisine uygulanmadan önce biraz gergin olduğunu itiraf ediyor. Çünkü ikinci dozun bağışıklık sisteminin tepkisini ölçmek için ve normalden daha yüksek düzeyde verildiğini biliyordu. İkinci dozdan sonra kolu ilkinden çok daha fazla ağrıdı. Öğle saatlerinde klinikten eve döndü ve aynı günün akşamında önce hafif titremeler hissetti. Gece ter içinde kalmıştı, ancak parmak uçları buz gibiydi. Uykuya daldıktan birkaç saat sonra yüksek ateşle uyandı.

Gece 1:30’da Haydon’ın ateşi 39 buçuğu bulmuştu. Saat sabaha karşı 3:45’i gösterdiğinde ateşi hâlâ 39 dereceydi. Midesi bulanıyordu ve vücudundaki bütün kasların ağrıdığını hissediyordu. Sabah saat 5’te kız arkadaşı onu acil servise götürdü. Aradan iki saat geçti, eve döndüler ancak Haydon hâlâ kendini pek iyi hissetmiyordu. Lavaboya gitmek için yataktan kalktığında kusmak üzere olduğunu hissetti ve yatağa dönerken dengesini kaybetti. Kız arkadaşı son anda kafasını yere çarpmaktan kurtardığı Haydon’a yardım etti ve yeniden hastaneye döndüler. 

Hastanede ateşinin düşmesi için buz uygulamaları devam etti ve sürekli doktor gözetimindeydi. Haydon, birkaç gün sonra kendini çok daha iyi hissettiğini belirtti. O günden beri vücudunda aşının herhangi bir yan etkisini gözlemlemedi. Haydon’a göre, bir ya da birkaç gün içinde geçen bu tip yan etkiler, çok daha ciddi hatta ölümcül sonuçları olabilen koronavirüse karşı etkili olabilecek bir aşının geliştirilmesine ve uygulanmasına engel teşkil etmemeli.

Bize destek olun

Medyascope sizlerin sayesinde bağımsızlığını koruyor, sizlerin desteğiyle 50’den fazla çalışanı ile, Türkiye ve dünyada olup bitenleri sizlere aktarabiliyor. 

Bilgiye erişim ücretsiz olmalı. Bilgiye erişim eşit olmalı. Haberlerimiz herkese ulaşmalı. Bu yüzden bugün, Medyascope’a destek olmak için doğru zaman. İster az ister çok, her katkınız bizim için çok değerli. Bize destek olun, sizinle güçlenelim.