Yaz aylarıyla birlikte, dünya genelinde koronavirüs salgını nedeniyle alınan önlemler hafifletiliyor. Önlemlerin hafifletilmesi, yeni tip koronavirüsün ne kadar tehlikeli olabildiğini ve hızla yayılabildiğini insanlara unutturmuş gibi görünüyor. Birçok ülkede, milyonlarca çocuk okula döndü, barlar ve restoranlar yeniden müşterilerini ağırlamaya başladı ve bugüne kadar evden çalışanlar ofislerine dönüyor. Avrupa’nın bazı bölgelerinde araştırmacılar, aşı denemeleri yapmak üzere yeterli sayıda koronavirüs hastası bulamamaktan endişeleniyor.
Ancak yayılma hızında bölgesel düşüşlerin görülmesi, koronavirüs salgınının sona erdiği anlamına gelmiyor. Koronavirüsün yayılma hızında dalgalanmalar mevcut; vaka sayılarında düşüşler görüldüğü gibi, yükselişler de gözleniyor. Dünya Sağlık Örgütü (DSÖ) Genel Direktörü Tedros Adhanom Ghebreyesus, internet üzerinden canlı yayınlanan açıklamasında, “Salgınla başlayalı altı aydan fazla oldu. Bu noktada hiçbir hükümet kontrolü elden bırakmamalı” diye konuştu.
DSÖ verilerine göre, geçen pazar günü dünya genelinde 136 bin yeni koronavirüs vakası tespit edildi. Pazar gününe ait bu veri, aynı zamanda salgının başlangıcından bu yana, 24 saat içinde tespit edilen en yüksek vaka sayısına işaret ediyor. DSÖ, bu yeni vakaların neredeyse yüzde 75’inin, çoğunluğu Kuzey ve Güney Amerika ile Güney Asya kıtalarından olmak üzere, 10 ülkeden bildirildiğini belirtti.
Bugüne kadar dünya genelinde 7 milyondan fazla koronavirüs vakası tespit edildi. Koronavirüsten kaynaklanan ölümlerin sayısı yarım milyona yaklaşıyor. Salgının yayılma alanının daraldığını gösteren işaretler ise oldukça sınırlı. Bu nedenle, bulaşıcı hastalıklar ve halk sağlığı uzmanları virüse karşı hâlâ tetikte olmamız gerektiği uyarısında bulunuyor. “Salgın hiçbir şekilde sona ermiş değil” diyor DSÖ yöneticilerinden Mike Ryan ve ekliyor: “Geçen haftalardaki vaka sayılarına bakarsak, salgının hâlâ gelişme sürecinde olduğunu, sone gelmediğimizi görebiliriz. Virüs, dünyanın pek çok ülkesinde yayılmaya devam ediyor.”
Financial Times tarafından yayımlanan güncel analize göre, Latin Amerika şu anda koronavirüs salgınının en sıcak noktası. Bugüne kadar dünya genelinde koronavirüsten kaynaklanan ölümlerin neredeyse yarısı Latin Amerika’da gerçekleşti. Özellikle, hükümetin müdahalede yetersiz kaldığı Brezilya’da salgının gidişatı endişe verici durumda. Brezilya, 800 bine ulaşan vaka sayısıyla Amerika Birleşik Devletleri’nin (ABD) ardından koronavirüsün en çok görüldüğü ülke. Ancak Brezilya’nın aksine salgının başından itibaren önlemler almaya ve uygulamaya başlayan Peru’nun da İspanya ve İtalya’nın ardından, virüsten en çok etkilenen ülke olduğu görülüyor.
Koronavirüs vakaları, Güney Asya’da da artıyor ve can almaya devam ediyor. Pakistan’da 9 Haziran Salı günü 100’ün üzerinde koronavirüs hastası hayatını kaybetti. Buna rağmen, Pakistan Başbakanı İmran Han, ikinci bir dalga endişesi duymadıklarını belirtiyor. DSÖ yetkilileri ise Pakistan’da yükselen vaka ve ölüm sayılarıyla başa çıkmak için, yetkililere sokağa çıkma yasağı uygulama çağrısında bulundu.
Hindistan, halihazırda salgının yeniden yayıldığı ikinci bir dalga ile karşı karşıya. Başkent Yeni Delhi’den açıklama yapan bir yetkili, önümüzdeki ayın sonuna kadar Hindistan’daki toplam koronavirüs vaka sayısının 500 bini aşmasından endişelendiklerini belirtti. Endonezya’da ise sağlık bakanlığı bugün itibarıyla 1111 yeni koronavirüs vakasının görüldüğünü duyurdu. Endonezya’da bugüne kadar 2 binin üzerinde insan koronavirüs nedeniyle hayatını kaybetti.
Elbette, koronavirüsle mücadelede başarılı olabilmek için hâlâ umut var. Örneğin, Birleşik Krallık’taki Cambridge ve Greenwich üniversiteleri tarafından çarşamba günü yayımlanan araştırma sonuçları umut verici. Araştırmaya göre yaygın maske kullanımı koronavirüsle mücadelede oldukça önemli rol oynuyor. Öyle ki, maske kullanımı virüsün yayıldığı ikinci dalganın ülkeleri ilki kadar sarsmaması noktasında önemli ölçüde yardımcı olabilir. Yanı sıra, aşı çalışmaları vaka sayılarındaki dalgalanmalara rağmen devam ediyor. Birçok araştırmacı, yoğun çalışmaların ve deneylerin yardımıyla yıl sonuna kadar virüse karşı etkili bir aşı elde edilebileceği görüşünde.
DSÖ Genel Direktörü Ghebreyesus, “Mikroskobik ölçülerdeki bu virüs hepimizi aşağıladı” dedi. Dolayısıyla, henüz yeni tip koronavirüs hakkında bilmediğimiz çok şey olduğunu unutmamak ve virüse karşı bir zafer kazanılmış edasıyla tedbiri elden bırakmamak gerekiyor.
Medyascope'un haftalık e-bülteni
Andaç'a abone olun
Editörlerimizin derlediği öngörüler, analizler, Türkiye’yi ve dünyayı şekillendiren haberler, Medyascope’un e-bülteni Andaç‘la her çarşamba mail kutunuzda.
