Güney Kore’nin gelecek vaat eden genç triatleti Choi Suk-hyeon (22), 26 Haziran gecesi hayatına son verdi. Ölümünün ardından ailesi, Choi’nin antrenörü, bazı takım arkadaşları ve hatta takımın doktoru tarafından uzun süredir psikolojik ve duygusal şiddete maruz kaldığını anlattığı günlüğünü kamuoyu ile paylaştı. Triatletin intiharı, Güney Kore’nin spor endüstrisindeki yozlaşmayı gözler önüne serdi. Güney Kore hükümeti, 6 Temmuz Pazartesi günü kamuoyu ile bir özür mesajı paylaştı. Ülkenin triatlon takımına henüz 17 yaşındayken katılan Choi’nin ölümü hakkında ise soruşturma başlatıldı.
Choi, intihar etmeden hemen önce biri kendine yakın gördüğü bir takım arkadaşına, diğeri ise annesine olmak üzere iki mesaj gönderdi. Arkadaşından köpeğine bakmasını istedi. Annesine ise onu çok sevdiğini yazan triatlet, “Bütün dünya bunun ’onların’ suçu olduğunu bilmeli” diye ekledi. “Onlar”, Choi’nin antrenörü ve günlüğünde isimlerini verdiği iki takım arkadaşıydı. Başlangıçta, ne takımın antrenörü ne de bahsi geçen takım arkadaşları suçlamaları kabul etti.
Choi’nin intiharının ardından yürütülen soruşturma kapsamında, milli triatlon takımının antrenörü Kim Gyu-bong ve takım kaptanı Jang Yun-jeong görevden uzaklaştırıldı. Kore Triatlon Federasyonu, her iki ismin de pazartesi günü itibarıyla spor kariyerlerine son verdiğini, bir daha spor endüstrisinde çalışamayacaklarını açıkladı. Savcılık ayrıca takım doktoru olarak anılan ancak soruşturma sırasında tıp öğrenimi gördüğünü gösteren bir diploması olmadığı anlaşılan Ahn Ju-hyeon hakkında da suç duyurusunda bulunmaya hazırlanıyor.
Choi’nin ölümü, Güney Kore’nin spor endüstrisindeki yozlaşmayı gözler önüne serdi. Ülkenin aşırı rekabetçi ve tek amacın kazanmak olduğu spor endüstrisinde birçok başarılı sporcu, genç yaştan itibaren kaldırabileceklerinden daha yoğun bir antrenman programına tabi tutuluyor ve psikolojik baskıya maruz kalıyor. Güney Kore Kültür ve Spor Bakanı Park Yang-woo, kendisini Choi’nin ölümünden “fazlasıyla sorumlu hissettiğini” belirtti. Bakan ayrıca sporculara yönelik kötü muameleyi sona erdirmek için gerekli adımların atılacağına söz verdi.
Choi maruz kaldığı kötü muameleyi yargıya taşımış ancak uzun zamandır herhangi bir ilerleme kaydedilememişti
Kızlarının intiharının ardından konuşan ailesi ise Choi’nin maruz kaldığı kötü muameleyi yargıya taşıdığını ve spor endüstrisindeki bazı yetkililere durumunu açıkladığını söyledi. Ancak ailenin açıklamasına göre, aradan geçen uzun zaman içinde hâlâ bir geri dönüş alamamak kızlarının psikolojisinin daha da kötüye gitmesine neden oldu. Güney Kore Kültür, Turizm ve Spor Bakanlığı, soruşturmanın yürütülmesindeki aksaklıkları tespit edeceklerini belirtti. Choi’nin iki takım arkadaşı da pazartesi günü düzenlenen basın toplantısında, antrenör ve bazı takım arkadaşları tarafından gerek sözlü gerek fiziksel şiddete maruz kaldıklarını söyledi.
Güney Kore, uzun zamandır milli sporcularının olimpiyatlarda kazandıkları altın madalyalar ve küresel çapta çeşitli spor dallarında edindikleri başarılarla gurur duyuyor. Ancak bu parıltılı başarı öyküsünün ardında gizli baskı, şiddet ve hatta istismar skandalları günyüzüne çıktıkça Güney Kore, yozlaşmış spor endüstrisi ve kültürüyle bir hesaplaşma içine girmek zorunda kalacak gibi görünüyor.
Ülkenin gelecek vadeden sporcuları, altın madalyalar ve küresel çapta başarı uğruna çocuk denebilecek yaşta ailelerinden ayrılarak yurtlarda kalmaya başlıyor ve oldukça sıkı bir antrenman programına tabi tutuluyor. Yoğun spor faaliyetleri yüzünden diğer branşlarda derslerinin çoğuna katılamayan genç sporcular için spor dışında herhangi bir alanda kariyer planı yapmak neredeyse imkansız hale geliyor.
