Özgür gazeteciliğe destek olun
Search
Close this search box.

Middle East Eye: Batılı istihbarat birimleri, Kızıldeniz’deki internet kabloları üzerinden Ortadoğu ülkelerini dinliyor

Akdeniz’i Körfez bölgesine bağlayan Kızıldeniz’in jeopolitik önemi, şebeke teknolojisi ve küresel istihbarat arasındaki ilişkiye yansıyor. Middle East Eye’ın haberine göre Batılı beş ülkenin oluşturduğu ve “The Five Eye” olarak adlandırılan istihbarat ittifakı, Kızıldeniz üzerindeki yoğun internet trafiğini, Orta Doğu ülkelerini gözetlemek için kullanıyor. 

Haberde Kızıldeniz’in altındaki fiber optik kabloların oluşturduğu geniş internet şebekesini konu alan Middle East Eye, bölgenin dünyanın en büyük telekomünikasyon trafiğine ev sahipliği yaptığını aktardı. Araştırmacı gazeteci Duncan Campbell’a göre, Mısır’da Süveyş Kanalı’nın yakınlarındaki Port Said kentinden Arap Yarımadası’nın güneydoğusundaki Umman’a kadar uzanan ağ şebekesi, Asya kıtası ve Avrupa arasındaki bilgi akışıyla istihbarat teşkilatlarının odak noktası haline geldi.  

 Mısır, Kızıldeniz’deki telekomünikasyon ağı üzerinde stratejik bir konumda yer alıyor

Son olarak ise Amerika Birleşik Devletleri (ABD), İngiltere, Kanada, Avustralya ve Yeni Zelanda’nın oluşturduğu Five Eyes (Beş Göz) adlı istihbarat ittifakının, İkinci Dünya Savaşı’ndan sonra Kızıldeniz’de kurulan şebeke üzerinden bilgi topladığı ortaya çıktı. Habere göre Five Eyes’a bağlı gizli servisler, denizdeki fiber optik kablolara erişim sağlayarak telefon konuşmaları, e-posta yazışmaları ve internet arama geçmişi verileri dahil olmak üzere önemli miktarda veriyi topluyor. Hükümetlerin finansal, askeri ve idari işlemlerine dair veriler de aynı kablolar üzerinden toplanıyor. Toplanan bilgiler, ABD Ulusal Güvenlik Ajansı (National Security Agency) ve İngiliz GSHQ gibi servisler tarafından filtrelenerek daha yakından denetime tabii tutuluyor. 

İngiltere’deki Leicester Üniversitesi’nde siber çekişme ve dijital aktivizm üzerine ders veren öğretim görevlisi Athina Karatzogianni, büyük devletlerin denizaltı fiber optik kablolarının altyapısını büyük oranda özelleştirdiğini, bu kapsamda uluslararası hukukun veri akışını korumada yetersiz kaldığını belirtti. Karatzogianni, konu ile ilgili bir makalesinde, 1982 tarihli Birleşmiş Milletler (BM) Deniz Hukuku Sözleşmesi’nin hükümlerinin denizaltı kablolarının güvenliği için çok az bir koruma alanı sağladığını yazdı.

Kızıldeniz’deki internet kabloları bölgedeki jeopolitiğin bir sonucu 

Öte yandan Asya, Afrika ve Avrupa kıtalarının ortasında bulunan Mısır’ın Kızıldeniz’deki telekomünikasyon ağı üzerinde stratejik bir konumda olduğuna değinilen haberde, kıtalar arası bağlantı sağlayan 15 farklı kablonun Mısır üzerinden geçtiği aktarıldı. Mevcut altyapının yaptığı veri akışı, dünya nüfusunun yüzde 17’si ila yüzde 30’unun yarattığı internet trafiğine tekabül ediyor. Buna rağmen Mısır’ın mevcut altyapı üzerinden yürüttüğü istihbarat girişimleri ise sınırlı düzeyde kalıyor. Araştırmacı gazeteci Campbell’a göre Mısır, The Five Eyes tarafından, elde edilen istihbaratın paylaşılabileceği güvenli bir müttefik olarak görülmüyor.

Habere göre Kızıldeniz’deki kablo yoğunlaşmasına sebep olan en önemli faktörler coğrafya ve bölge politikaları. İran ve Suriye gibi ülkelerdeki siyasi atmosfer ve çatışmaların, kabloların güvenliği açısından sorun teşkil etmesi sebebiyle bu ülkelerin bulunduğu bölgeler üzerinde bir fiber optik altyapısı yok. Denizaltı kablolarının hasar görme olasılıklarının daha az olması ise Kızıldeniz’i altyapı kurmak için ideal bir bölge yapıyor.

İsrail mevcut kablolar üzerinden bilgi edinmeyi sağlayacak teknolojik kapasiteye sahip olsa da şu an Ortadoğu şebekesine erişimi bulunmuyor. Ancak Middle East Eye’a göre Google, “Blue Raman” ismindeki yeni bir şebekeyi İsrail, Ürdün, Suudi Arabistan ve Umman üzerinden kurmayı planlıyor. Mevcut planın İsrail ve Suudi Arabistan arasındaki muhtemel normalleşme antlaşmalarına bağlı olarak yürürlüğe gireceği tahmin ediliyor. Google, konuyla ilgili Middle East Eye’ın sorularını cevapsız bırakırken Campbell’a göre bu planın gerçekleşmesi halinde Google veri akışı güvenliğini sağlayacak ve İsrail yeni kablo şebekesi üzerinden istihbarat toplayabilecek. 

Bize destek olun

Medyascope sizlerin sayesinde bağımsızlığını koruyor, sizlerin desteğiyle 50’den fazla çalışanı ile, Türkiye ve dünyada olup bitenleri sizlere aktarabiliyor. 

Bilgiye erişim ücretsiz olmalı. Bilgiye erişim eşit olmalı. Haberlerimiz herkese ulaşmalı. Bu yüzden bugün, Medyascope’a destek olmak için doğru zaman. İster az ister çok, her katkınız bizim için çok değerli. Bize destek olun, sizinle güçlenelim.