Mısır Dışişleri Bakanı Samih Şükri, Türkiye ile Mısır arasındaki ilişkilerin normale dönebilmesi için Türkiye’nin Mısır’ın prensiplerine uygun adımlar atması gerektiğini söyledi. Şükri, ikili ilişkilerde son günlerde yaşanan gelişmeler hakkında “Sözler tek başına yeterli değil, eylem gerekli” dedi.
Mısır Dışişleri Bakanı Samih Şükri, Türk yetkililerin Kahire ile diplomatik ilişkileri normalleştirme adımları ile ilgili ifadelerin eylemler ile desteklenmesi gerektiğini belirtti. Şükri, sekiz yıllık gerilimin ardından Ankara ve Kahire arasında yeniden bir irtibat kurulduğunu fakat bu diyaloğun henüz sınırlı olduğunu belirtti.
Mısır gazetesi Akhbar el-Youm’un haberine göre, Mısır Parlamentosu’nun alt kanadı Meclis Dış İlişkiler Komisyonu’nda konuşan Şükri, “Normal diplomatik çerçevenin dışında bir iletişim yok. Eğer Türkiye’den Mısır’ın prensipleri ve hedeflerine uygun gerçek adımlar gelirse, ilişkilerin normale dönmesi için temeller atılabilir” dedi.
Konuşmasında, “Türkiye siyasetinde, yöntemlerinde ve amaçlarında, Mısır’ın siyasetiyle tutarlı olacak ve bölgenin çıkarları doğrultusunda normal ilişkilere yol açacak değişiklikler görürsek o zaman bu, durumu normale döndürmenin temeli olabilir” açıklamalarında bulunan Şükri, sözlerin tek başına yeterli olmayacağını ve eylemlerle desteklenmeleri gerektiğini vurguladı. Şükri, bazı Türk siyasetçilerin Kahire hakkında olumsuz açıklamalarda bulunduğunu fakat bunun Türkiye-Mısır ilişkilerini etkilemeyeceğinin de altını çizdi.
Al Watan: “Kahire’nin Ankara ile müzakereleri sürdürmek için 10 şartı bulunuyor”
Mısır’da Cumhurbaşkanı Sisi’ye yakın Kahire merkezli Al Watan gazetesinin yazı işleri müdürü Ahmed Elkhateeb, Facebook sayfasından yaptığı paylaşımda, Kahire ile Ankara arasındaki ilişkilerin düzelmesi için Mısır’ın öne sürdüğü 10 şartı şöyle sıraladı:
1) Uluslararası hukuk kuralları olmadan iki taraf arasında deniz sınırı çizilemez. Türkiye’nin uluslararası deniz hukukuna uyacağını taahhüt etmesi gerekmektedir. Ankara şimdiye kadar bu yasayı imzalamayı ve tanımayı reddetmiştir.
2) Kahire, Türk tarafının genel gözetime uygunluğundan emin olana kadar siyasi iletişim olmayacaktır. Mısır’a göre terörizme destek veren devletlerle siyasi iletişim kurulamadığı için iletişim yalnızca güvenlik düzeyinde kalacaktır.
3) Doğu Akdeniz’de, Avrupalı müttefiklerle ve özellikle Rum ve Kıbrıslı taraflarla kapsamlı bir Türk anlaşması olmadıkça Mısır-Türkiye anlaşması da olmayacaktır.
Medyascope'un haftalık e-bülteni
Andaç'a abone olun
Editörlerimizin derlediği öngörüler, analizler, Türkiye’yi ve dünyayı şekillendiren haberler, Medyascope’un e-bülteni Andaç‘la her çarşamba mail kutunuzda.
4) Türkiye Libya’dan siyasi, askeri ve güvenlik açısından ayrılmalı, Libya dosyasını tamamen terk etmeli ve Libya topraklarına getirdiği çeteleri geri çekmelidir.
5) Türk askerleri Suriye’nin kuzeyinden çekilmek için bir ajanda ortaya koymalı ve Irak hükümeti ile Irak topraklarına asla müdahale etmeme sözü veren bağlayıcı bir anlaşma imzalamalı.
6) Müzakereler Suudi ve Birleşik Arap Emirlikleri(BAE) taraflarını içermeli ve Türkiye, son yıllarda Körfez ülkelerine karşı işlediği suçlardan ötürü özür dilemelidir. Ankara, Arap devletlerinin iç işlerine karışmayacağına ve Arap ulusal güvenliğinin sınırlarına uymayacağına dair söz vermedikçe Kahire Türkiye ile herhangi bir anlaşma yapmayacaktır.
7) Türkiye, özellikle Mısır’a ve genel olarak Körfez ülkelerine saldıran Müslüman Kardeşler’e ait medya kuruluşlarını durdurmalı ve Müslüman Kardeşler’in herhangi bir siyasi faaliyetine kucak açmamalı.
8) Interpol’ün Türkiye’de bulunması istenen ve var olan herkesle ilgilenmek için elini serbest bırakmalı ve özellikle Avrupalı yetkililere itiraz etmemelidir.
9) Mısır güvenlik yetkilileri, Türkiye’nin davranışını izleyecek ve önümüzdeki dönemde bu koşullara ne ölçüde uyduğunu kontrol edecektir. Başka bir iletişime girmeden önce, Dışişleri Bakanlığı tarafından Mısır siyasi liderliğine bununla alakalı bir rapor sunulacaktır.
10) Türkiye, Mısır, Yunanistan ve Güney Kıbrıs Rum Yönetimi (GKRY) ile deniz sınırlarını belirlemeden ve yukarıda belirtilen koşullar sağlanmadan Doğu Akdeniz Forumu’na davet edilmeyecektir.
Katar ile diplomatik bağların yeniden tesis edilmesi için bu koşullara benzer 13 farklı koşul öne süren Mısır ve Körfez müttefikleri, Katar’ın bu taleplerin hiçbirini kabul etmediği halde uyguladıkları ablukayı sessizce sona erdirmişti.
Ne olmuştu?
Türkiye ile Mısır arasındaki ilişkiler 2013 yılında Muhammed Mursi’nin bir darbe ile görevden alınmasının ardından donma noktasına gelmişti. Geçtiğimiz hafta ise Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, gazetecilerin sorularını yanıtlarken Ankara ve Kahire hattında görüşmelerin yeniden başladığını duyurmuş ve ilişkileri daha da arttırmak istediklerini belirtmişti. AKP Genel Başkanı ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan da irtibatın en üst seviyede olmasa da bir alt seviyede kurulduğunu şu sözleri ile vurgulamıştı: “Mısır ile istihbari, diplomatik, ekonomik olarak zaten işbirliği sürecimiz devam ediyor. Bu en üst düzeyde değil de bir düzeyin şöyle bir tık altında devam ediyor.”
Mısır Dışişleri Bakanlığı’ndan bir yetkili ise Çavuşoğlu’nun yaptığı açıklamalar sonrasında güncel gelişmeler hakkında açıklamalarda bulunmuş ve “Diplomatik temaslara yeniden başlamak gibi bir durum söz konusu değil” demişti. Mısır istihbarat kaynakları da yaptığı açıklamalarda Türkiye’nin iş birliğini görüşmek adına bir toplantı önerdiğini bildirmişlerdi.
