Ankara’nın Ulus semtinde, daha önce Ermeni Katolik Mezarlığı ve Şapeli’nin bulunduğu yere Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’na bağlı Toplu Konut İdaresi Başkanlığı (TOKİ) tarafından yeni bir inşaat yapılıyor. Kazı çalışmaları sırasında bulunan insan kemikleri incelenmek üzere Anadolu Medeniyetleri Müzesi‘ne gönderilirken Mimarlar Odası Ankara Şube Başkanı Tezcan Karakuş Candan, inşaatın hukuksuz olduğunu ve derhal durdurulması gerektiğini söylemişti.
Ankara’daki bu mezarlığın ve şapelin tarihiyle ilgili en kapsamlı bilimsel çalışmayı yapan küçük obje, cilt ve kağıt restoratörü ve araştırmacı Aved Kelleci, (Avedis Aydınyan) mezarlığın ve şapelin hem geçmişini hem de Ermeniler ve başkent Ankara’nın tarihi açısından önemini Medyascope’a anlattı.
Şapelin, cumhuriyet tarihinde yerli Hıristiyanlar’a ait kullanılabilen son kilise olduğunu söyleyen Aved Kelleci, aynı zamanda bu yapının ayakta duran en eski Katolik Ermeni kilisesi olduğunu belirtti.
Şapelin en yoğun olarak 1918 ile 1928 yılları arasında kullanıldığını anlatan Kelleci, ilerleyen süreçte hem mezarlığın hem de şapelin kullanılmadığını ve bakımsız kalan bu yapıların 1947 yılında yıkıldığını söyledi.