Medya ombudsmanı Faruk Bildirici, kişisel blogunda yayımladığı yazısında, 2018 yılında Şanlıurfa’nın Suruç ilçesinde Adalet ve Kalkınma Partisi (AKP) Şanlıurfa Milletvekili İbrahim Halil Yıldız ve ailesi ile Şenyaşar ailesi arasında yaşanan kavgada, İbrahim Halil Yıldız’ın ağabeyi M. Şah Yıldız’ın öldürülmesinin ardından hastanede Esvet Şenyaşar ve iki oğlunun linç edilerek öldürülmesi ve güvenlik güçlerinin müdahale etmemesi olayını anlattı. Olayın birçok gazetede “PKK’lılar AKP’lilere saldırıldı” benzeri yanıltıcı başlıklarla yer aldığını hatırlatan Bildirici, hastanedeki saldırının bu gazetelerde yer almamış olmasına dikkat çekti. Bildirici, hastanedeki cinayetler için herhangi bir dava açılmadığını, iki oğlu ve eşini kaybeden Emine Şenyaşar ile saldırıdan sağ kurtulan oğlu Ferit Şenyaşar’ın adalet arayışını özetleyen Bildirici, yaşananlara ilişkin “Medyanın günahı büyük” dedi.
Yaşananların bazı medya kuruluşları tarafından yakından takip edildiğini aktaran Bildirici, şöyle yazdı:
“Bu cinayetlerle ilgili gelişmeleri ve ailenin adalet arayışını en dikkatli biçimde izleyen medya kuruluşları Evrensel, Gazete Duvar, Birgün, Bianet ve T24 oldu. Onların yanı sıra Cumhuriyet, Gazete Pencere ve Sözcü gazeteleri ile Habertürk, BBC ve Diken gibi internet siteleri de zaman zaman olayla ilgili gelişmeleri aktardılar okuyucularına. Mezopotamya Haber Ajansı ve Jinnews gibi alternatif medya kuruluşları ise düzenli biçimde aktardılar bu olayı.
Onlar izlemeyip iktidar medyasına bırakmış olsa bu cinayetler belleklerde ‘AKP milletvekiline PKK saldırısı’ olarak kalacaktı. Olayın ardından haber yapan yaygın medya kuruluşları, yargı sürecini izlemedi, kendi haline bıraktı.
Siyasi iktidarın uysal kedilerine dönen gazetecilik, cinayetlerin bile hesabını soramadı… Akıtılan onca kanı görmezden gelen medyanın günahı büyük…”
Faruk Bildirici’nin yazısına buradan ulaşabilirsiniz.
