Özgür gazeteciliğe destek olun
Search
Close this search box.

Cumartesi Anneleri 845. haftasında, Savaş Buldan, Adnan Yıldırım ve Hacı Karay için adalet istedi: “Binlerce insanın failleri ortada dururken yargı harekete geçmiyorsa, bu ülkede adalet de yargı da vicdanlar da çürümüştür”

Cumartesi Anneleri, Galatasaray Meydanı’nın yasaklanmasının 146. haftasında, koronavirüs salgını nedeniyle sosyal medya hesabından açıklama yaptı. 845. haftanın moderatörlüğünü gözaltında kaybedilen Hasan Ocak’ın kardeşi Maside Ocak yaptı. Cumartesi İnsanı Rezzan Karaman’ın okuduğu açıklamada, 27 yıl önce gözaltına alınan ve cansız bedenleri Bolu’da köylüler tarafından bulunan Savaş Buldan, Adnan Yıldırım ve Hacı Karay  için adalet talep edildi.  

Gözaltına alınan ve daha sonra cansız bedeni Bolu-Yığlı’da köylüler tarafından bulunan Savaş Buldan’ın eşi HDP Eş Genel Başkanı Pervin Buldan, “Dinmeyen bir acıdır Savaş Buldan, Adnan Yıldırım ve Hacı Karay’ın katledilişi. Aradan bunca yıl geçmesine rağmen herhangi bir yargılama, herhangi bir sorgulama olmadığı için katilleri ne yazık ki cezalandırılmadı, ellerini kollarını sallayarak dışarılarda dolaşmaya devam ediyorlar. Sadece Savaş Buldan, Adnan Yıldırım ve Hacı Karay’ın değil binlerce insanın failleri ortada dururken yargı harekete geçmiyorsa, bu ülkede adalet de yargı da vicdanlar da çürümüş demektir. Biz kayıp yakınları olarak Savaş’ın, Adnan’ın, Hacı’nın katilleri bulup yargılanana kadar, bu insanlar cezalandırılana kadar adalet mücadelemizden asla vazgeçmeyeceğiz” dedi.

Adnan Yıldırım’ın kızı Leyla Yıldırım, “Babam ve arkadaşları 3 Haziran 1994’te ücra bir yerden değil, İstanbul’un Yeşilköy semtinden bilindik bir otelin önünden, kendini polis olarak tanıtan bir grup tarafından alındılar. Biz 27 yıldır mücadele vermekteyiz. O dönem Mehmet Ağar’ın başında bulunduğu çete, devletin bilgisinde oluşturuldu ve tabii bundan dönemin başbakanı Tansu Çiller de sorumluydu. Bu çete, yasadışı eylemlerle birçok Kürt aydınını, avukatları ve iş insanlarını yargısız infaz etmiştir. Bunlar, Kürtler’i sindirme politikasının bir parçasıydı ve apaçık belli ki siyasi cinayetlerdi” diye konuştu.

Cumartesi Anneleri adına bu haftanın açıklamasını Cumartesi İnsanları’ndan Rezzan Karaman okudu.

Gözaltında kaybetmeler unutulmasın diye mücadele ettiklerini belirten Cumartesi İnsanı Rezzan Karaman, “Dünyanın her yerinde suç ihbarı sayılacak açıklamalar, Türkiye’de hukuki bir sonuç doğurmuyor. Suçu ve suça maruz kalanı merkezine almayan yargı, medya ve siyaset, bu itirafların hukuki ve toplumsal bir sonuç yaratma imkanını engelliyor” diye ekledi.  

Suç örgütü lideri Sedat Peker’in ifşaatı vesilesiyle bir kez daha topluma, siyaset ve yargı makamlarına seslendiklerini söyleyen Karaman, “Bu ağır ithamları bir şov gibi izlemeye son verin. Yalnızca izleyerek bu suçları normalleştirmeyin. Peker’in anlatımlarını birilerine mesaj vermekten, kişisel çıkar sağlamaktan çıkartın. İfşaatlarda yer alan siyasi cinayetler ve kaybetmelerle ilgili olarak suçun açığa çıkartılması, fail ve sorumluların cezalandırılması yönünde harekete geçin” dedi. 

İş insanları Savaş Buldan, Adnan Yıldırım ve Hacı Karay’ın 3 Haziran 1994’te İstanbul Yeşilköy Çınar Oteli’nden çıkarken gözaltına alındıklarını, “İfadelerinizi alıp bırakacağız” denilerek otomobillere bindirilip götürüldüklerini dile getiren Karaman, şöyle devam etti: “Onların kimler tarafından kaçırıldıkları, sorgulandıkları ve infaz edildikleri devletin raporlarına, savcılık ifadelerine geçti. Olay kamuoyunda Ankara JİTEM davası adıyla bilinen davanın mahkeme tutanaklarında detaylarıyla yer aldı. Ancak Ankara 1. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülen davada sanıklar, delillere, belgelere,  itiraflara rağmen beraat ettirildi.” 

Karaman açıklamayı, “Kayıplarımızı aramaktan ve bize yasaklanan Galatasaray Meydanı’ndan vazgeçmeyeceğiz” diyerek bitirdi.

Bize destek olun

Medyascope sizlerin sayesinde bağımsızlığını koruyor, sizlerin desteğiyle 50’den fazla çalışanı ile, Türkiye ve dünyada olup bitenleri sizlere aktarabiliyor. 

Bilgiye erişim ücretsiz olmalı. Bilgiye erişim eşit olmalı. Haberlerimiz herkese ulaşmalı. Bu yüzden bugün, Medyascope’a destek olmak için doğru zaman. İster az ister çok, her katkınız bizim için çok değerli. Bize destek olun, sizinle güçlenelim.