Özgür gazeteciliğe destek olun
Search
Close this search box.

İzmir depreminde yıkılan, zemin katındaki BİM’de kolonun kesildiği iddia edilen Yılmaz Erbek Apartmanı ile ilgili davanın üçüncü duruşmasında yaşananlar

İzmir’de 30 Ekim 2020 tarihinde meydana gelen 6,9 şiddetindeki depremde 119 kişi hayatını kaybetmişti. Deprem, özellikle Bayraklı’yı etkilemiş, ilçede pek çok bina yıkılmıştı. O binalardan biri olan Yılmaz Erbek Apartmanı’nda 11 kişi hayatını kaybetmiş, 11 kişi de yaralanmıştı. Depremin ardından mimar Nurettin Bozlak ve mülk sahibi Mustafa Yılmaz tutuklanmış, davanın 3 Eylül 2021 tarihindeki ikinci duruşmasında Bozlak’ın tahliyesine, Yılmaz’ın ise tutukluluk halinin devamına karar verilmişti.

Apartmanın yıkılması ile ilgili dava sürecinde hazırlanan iddianamedeki bilirkişi raporunda binanın, projelendirmedeki eksiklikler, malzeme yetersizlikleri, uygulama ve işçilik hataları, yapım denetiminde yetersizlikler, yapı denetim şirketinin eksik ve hatalı değerlendirmeleri sebepleri ile yıkılmış olduğu görüşüne varıldığı belirtilmişti. 

İzmir Adliyesi’ndeki 9. Ağır Ceza Mahkemesi’nde bugün (18 Kasım) görülen davanın üçüncü duruşmasında iki sanık, üç müşteki ve iki tanık dinlendi. 

Sanıklardan inşaat mühendisi Pınar Ataş, 2002’de tamamlanan bina için zemin etüdünün 2006’da istendiğini belirtti. Ataş, “Binanın inşaatına 1998’de başlandığı için 1975 tarihli deprem yönetmeliği esas alınarak yapıldı. 2006 yılında binada oturuluyorken zemin kattaki dükkanların birleşmesi söz konusu oldu. Belediye de aynı zamanda zemin etüdü yapılmasını istedi. 1999’daki Gölcük depremi öncesinde zemin etüdü zorunluluğu yoktu” dedi.

Diğer sanık Ayşe Yılmaz ise 1997’de bina inşaatı için eşinin abisi Mustafa Yılmaz ve Muharrem Erbek tarafından kurulan kooperatife üye olduğunu ancak o yıllarda üniversite eğitimi için İstanbul’da olduğunu, üyelik imzasını ne zaman attığını hatırlamadığını, belgede ismi görünse de kooperatife herhangi bir fiili dahilinin olmadığını söyledi. 

Müştekilerden, deprem sırasında BİM’de bulunan Hülya Özmen ise yaşadıklarını şöyle anlattı: “Olay sırasında markette müşteriydim. Hafif sallantı başladığında marketin arka tarafındaydım. Bina birdenbire yıkıldı. Büyük sarsıntıyı hissetmeden önce, çok ani bir şekilde yıkıldı.”

Tanıklardan, bina inşaatında mobilyacı olarak çalışan İbrahim Karasu, çalıştığı dönemde dükkanda kolonların olduğunu belirtti. Diğer tanık, seramik ustası Muzaffer Işıklı da “Kolon kesme falan görmedik” diye konuştu.

Tutuklu yargılanan ve duruşmaya SEGBİS ile katılan Mustafa Yılmaz ise beyanında, “Herhangi bir kolon kesilse, orada işyeri ruhsatı alınamaz. Ben binanın müteahhidi değildim” dedi. 

Mahkeme heyeti, Mustafa Yılmaz’ın tutukluluk halinin devamına, taraflara 15 gün itiraz süresi hakkı verilmesine ve bir sonraki duruşmanın 26 Ocak 2022 tarihinde saat 09.30’da yapılmasına karar verdi. 

Deprem sırasında BİM’de bulunan ve hayatını kaybeden Ramazan Bal’ın eşi Fatma Bal, yaşadıklarını Medyascope‘a anlatmıştı:

Bize destek olun

Medyascope sizlerin sayesinde bağımsızlığını koruyor, sizlerin desteğiyle 50’den fazla çalışanı ile, Türkiye ve dünyada olup bitenleri sizlere aktarabiliyor. 

Bilgiye erişim ücretsiz olmalı. Bilgiye erişim eşit olmalı. Haberlerimiz herkese ulaşmalı. Bu yüzden bugün, Medyascope’a destek olmak için doğru zaman. İster az ister çok, her katkınız bizim için çok değerli. Bize destek olun, sizinle güçlenelim.