Haber: Sema Kızılarslan | Kamera & kurgu: Ayşegül Karagöz
İşletmeci Ekrem Bektaş, 10 Mart Perşembe günü akşam saatlerinde doğum gününü kutlarken polis tarafından ters kelepçe takılarak işkenceyle gözaltına alındığını iddia etti. Polis aracının içinde dakikalarca şiddete maruz kaldığını söyleyen Bektaş, yaşadıklarını Medyascope‘tan Sema Kızılarslan’a anlattı.
İstanbul-Alibeyköy’deki Karadolap Mahallesi’nde işletmesi bulunan Ekrem Bektaş, 10 Mart Perşembe günü akşam saatlerinde arkadaşları ile birlikte doğum gününü kutladığı sırada gerekçe göstermeksizin gözaltına alındığını iddia etti. İşletmesinde arama yapmak isteyen polis memurları Yüksel Çam ve Ozan Uğraş’a izinlerinin olup olmadığını sorduğunu anlatan Bektaş, polislerin kendisine “Devriye gezerken şüpheli bir kişinin mekana girdiğini gördük” dediğini ileri sürdü.
Doğum gününün kutlandığı mekana polislerin saat 21:40-21:50 civarında geldiğini belirten Bektaş, olayı şöyle anlattı: “Üst araması yaptılar. Bana işkence yapan memurlar geldi. Bir ihbara dayalı geldiklerini, arama yapacaklarını söylediler. Ben de ‘Arama izniniz yoksa ben avukat çağıracağım’ dedim. Polisler de bana ‘Sana mı soracağız, tabii ki de arama iznimiz var’ diye cevap verdi.”
Polislerin Genel Bilgi Toplama (GBT) işlemi yaptıktan sonra ters kelepçe ile kendisini gözaltına aldıklarını söyleyen Bektaş, “Yanımdaki uzun saçlı memur bir anda suratıma kafa ve yumruk atmaya başladı. Yanındaki diğer memur ayakları ile ayaklarımı kilitledi. Güzergâh dışına çıkarılıp 20-25 dakika işkenceye maruz kaldım” dedi.
“Tırnaklarıyla gözümü çıkarmaya çalıştılar”
Ekrem Bektaş, bulundukları yere iki dakika uzaklıktaki Akşemsettin Şehit Ahmet Bahçeci Polis Merkezi Amirliği’ne yaklaşık 25 dakika içerisinde götürüldüğünü ve araç içinde çok ağır şiddete maruz kaldığını iddia etti:
“Olay yerine altı-yedi ekip polisi geldi. Ayrı ayrı dört araca alındık. Karakola gitmeden yarım saat boyunca dolaştırıldım. İki polis, yarım saat boyunca ters kelepçeliyken beni dövdü. İşkence, karakolda da devam etti. Kamera olmayan odaya götürüldüm, kafama cam bardakla vurdular ve kafam iki yerden kırıldı. Ben bir an öleceğimi hissettim. Bir ara tırnaklarıyla gözümü çıkarmaya çalıştılar. Öleceğimi düşündüm. Kendi halinde doğum günü kutlarken böyle bir olay yaşadım. Hukuki olarak bütün haklarımı arayacağım. Babamın hediye ettiği, yıllardır boynumdan çıkarmadığım kolyemi söküp arabanın camından attılar.”
“Bize işkence uygulayan iki polis ve araçta o işkenceyi durdurmayan memurdan şikayetçiyiz”
Bektaş’ın anlattığına göre polis memurları verdikleri ifade tutanaklarında, kendisi tarafından rehin alındıklarını iddia etti. Olay anında çekilen bir fotoğrafın bu iddiayı çürüttüğünü anlatan Bektaş, polis memurlarını rehin almadıklarını, aralarında geçen konuşmalarda herhangi bir gerginlik yaşanmadığını söyledi. Polis memurlarının rehin alındıkları için destek ekip çağırdıklarını iddia ettiklerini ancak olay anında aralarında sakin bir konuşma geçtiğini söyleyen Bektaş, şöyle devam etti:
Medyascope'un haftalık e-bülteni
Andaç'a abone olun
Editörlerimizin derlediği öngörüler, analizler, Türkiye’yi ve dünyayı şekillendiren haberler, Medyascope’un e-bülteni Andaç‘la her çarşamba mail kutunuzda.
“Bu civardaki esnaflar, insanlar bizi bilir. Kimseyle bir alıp veremediğimiz yok. O gece müzik sesi ya da yüksek sesli bir durum da olmadı. Polislerin tamamen keyfi uygulaması olduğunu düşünüyorum. Polis tutanaklarında bize atılan iftirayı çürüten bir fotoğraf çekmiş arkadaşlarımız. Mekanın içerisindeyiz, ne kavga ne gürültü var. İşkence yapan polisler, onlara saldırdığımızı, bir tanesine kafa attığımı, onları rehin aldığımızı söylemişler. Bu yüzden destek ekip çağırdıklarını anlatmışlar. Hiçbir kavga, rehin alma yok. Gayet düzgün bir şekilde izah ediyorduk, konuşuyorduk. Bu polisler belki birileriyle çıkar ilişkisi olan, görevini kötüye kullanan memurlar. Buraya destek ekibi olarak gelen polisler gayet kibardı, anlayışlıydı. Sadece bize işkence uygulayan o iki polis ve araçta o işkenceyi durdurmayan memurdan şikayetçiyiz.”
Medyascope‘a konuşan Ekrem Bektaş’ın avukatı Ecevit Han da, “Şikayetçi olduk. Ayrıca ayrıntılı suç duyurusu dilekçimizi de hazırlıyoruz. En geç yarın savcılığa sunacağız. Kesinlikle soruşturma açılması gerekiyor. Sonuna kadar bu işin takipçisi olacağız” dedi.
