Özgür gazeteciliğe destek olun
Search
Close this search box.

Türkiye’nin Finlandiya ve İsveç’in NATO üyeliğine olumlu bakmaması ne anlama geliyor?

AKP Genel Başkanı ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Finlandiya ve İsveç’in NATO üyeliği süreci ile ilgili gelişmeler karşısında “olumlu bir düşünce” içinde olmadıklarını açıkladı. Peki Erdoğan’ın açıkladığı bu tutum Türkiye’nin görüşünü yansıtıyor mu? Türkiye’nin veto vermesi halinde İsveç ve Finlandiya ittifaka katılamaz mı? Emekli Büyükelçi Selim Kuneralp ile konuştuk.

AKP Genel Başkanı ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, bugün cuma namazının ardından yaptığı açıklamada, İsveç ve Finlandiya’nın “terör örgütlerinin misafirhanesi” olduğunu, bu yüzden bu ülkelerin NATO üyeliğine olumlu bakmalarının mümkün olmadığını söyledi:

“​​İsveç ve Finlandiya ile ilgili gelişmeleri takip ediyoruz ama olumlu bir düşünce içerisinde değiliz. Çünkü daha önce Yunanistan ile ilgili NATO konusunda yanlış yaptı bizden önceki yönetimler. Yunanistan’ın, Türkiye’ye karşı NATO’yu da arkasına alarak takındığı tavrı biliyorsunuz. Bu konuda ikinci bir yanlışı Türkiye olarak işlemek istemiyoruz.”

“Terör örgütlerinin misafirhanesi”

İskandinav ülkelerinin terör örgütlerinin misafirhanesi olduğunu belirten Erdoğan, “PKK’sı, DHKP-C’si İsveç’te, Hollanda’da yuvalanmış durumdalar ve oraların hatta daha da ileri gidiyorum parlamentolarında da yer alıyorlar. Bu noktada bizim olumlu bakmamız mümkün değil” dedi.

İzleyin: Finlandiya’nın NATO’ya katılma kararının düşündürdükleri

Erdoğan’ın bu çıkışı ne anlama geliyor?

Erdoğan’ın bu açıklamalarını ve Türkiye’nin İsveç ve Finlandiya’nın NATO ittifakına üyeliğine veto vermesinin olası sonuçlarını Emekli Büyükelçi ve Medyascope yorumcusu Selim Kuneralp ile konuştuk. Kuneralp, Erdoğan’ın bu açıklamalarını “çok boş bir laf” olarak değerlendirdi ve şu ifadeleri kullandı:

“Çok boş ve pahalıya mâl olacak bir laf. Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın cami çıkışında söyledikleri hep farklı oluyor, çünkü hazırlanmış bir konuşma yok ve arkasını getirmeye de bir imkân olmuyor.”

Emekli Büyükelçi Selim Kuneralp

Kuneralp, Türkiye’nin daha önce NATO’nun eski genel sekreteri Anders Fogh Rasmussen’in göreve gelmesine de karşı çıktığını fakat daha sonra kabul etmek zorunda kaldığını da hatırlattı. 

“Akıntıya karşı kürek çekmek zor”

Finlandiya Cumhurbaşkanı Sauli Niinistö ve Başbakan Sanna Marin’in “Helsinki bir an önce NATO’ya katılım için başvuru yapmalıdır” açıklamasının ardından Amerika Birleşik Devletleri (ABD), İngiltere, Baltıklar ve birçok ülkenin bu kararı olumlu karşıladığını ve hatta İngiltere Başbakanı Boris Johnson’un bu ülkeleri ziyaret ettiğini hatırlatan Kuneralp, “29-30 Haziran’daki NATO Liderler Zirvesi’nde en önemli konulardan biri bu olacaktır. Böyle bir durumda akıntıya karşı kürek çekmek çok zor” ifadelerini kullandı.

“Türkiye NATO genişlemesini desteklemiştir”

Kuneralp, Türkiye’nin Soğuk Savaş bittikten sonra NATO’nun tüm genişlemelerini desteklediğini de vurguladı. Sürecin iki ya da üç ay daha sürecini ifade eden Kuneralp, “Siyasi bir karar alındıktan sonra bu karar Türkiye Büyük Millet Meclisi’ne (TBMM) gelecektir, büyük bir ihtimalle de onaylanacaktır” dedi. 

İsveç ve Finlandiya’nın NATO’ya üyelik sürecinde önce NATO’da siyasi bir karar alınması gerektiğini, daha sonra da bu kararların ülkelerin meclislerinden geçeceğini ifade eden Kuneralp, “Siyasi karar verildikten sonra meclislerden geçmemesi gibi bir durum söz konusu olmaz. Bir tek Amerika Birleşik Devletleri’nde (ABD) sorun çıkabilir” dedi. 

Türkiye’nin veto etmesi halinde neler olabilir?

Kuneralp, Türkiye’nin veto etmesi halinde olabilecekleri de şu şekilde yorumladı:

“Türkiye veto ederse, Finlandiya ve İsveç ittifaka katılamaz. Örneğin, Güney Kıbrıs’ı biz bloke ediyoruz, OECD’ye bile giremiyor. Bunun karşılığında onlar da bizim AB’ye girmemizi bloke ediyorlar. Fakat Ankara’nın bu kararının bedeli çok sert olabilir. Türkiye’yi birçok konuda suçlamaya başlayabilirler. Ekonomik kriz ile boğuşurken, bir de NATO ile kavga işimize yarar mı? Mantıksız bir hareket olur.”

Bize destek olun

Medyascope sizlerin sayesinde bağımsızlığını koruyor, sizlerin desteğiyle 50’den fazla çalışanı ile, Türkiye ve dünyada olup bitenleri sizlere aktarabiliyor. 

Bilgiye erişim ücretsiz olmalı. Bilgiye erişim eşit olmalı. Haberlerimiz herkese ulaşmalı. Bu yüzden bugün, Medyascope’a destek olmak için doğru zaman. İster az ister çok, her katkınız bizim için çok değerli. Bize destek olun, sizinle güçlenelim.