Özgür gazeteciliğe destek olun
Search
Close this search box.

Cumartesi Anneleri 899. haftasında: “Ferhat Tepe için adalet, tutuklu gazeteciler için özgürlük istiyoruz”

Cumartesi Anneleri, Galatasaray Meydanı’nın yasaklanmasının 200. haftasında sosyal medyadan açıklama yaptı. 899. haftanın moderatörlüğünü Fehmi Tosun’un kızı Besna Tosun yaptı. Bu haftaki açıklamada gözaltında kaybedilen gazeteci Ferhat Tepe için adalet istendi.

Zübeyde Tepe: “Hiçbir zaman onların davalarından vazgeçmeyeceğiz”

Ferhat Tepe’nin annesi Zübeyde Tepe, “Katiller bulununcaya kadar, adalet önüne çıkarılıncaya kadar biz bu mücadeleye devam edeceğiz. Benim oğlumun suçu neydi? Benim oğlum Özgür Gündem muhabiriydi. Kürt olduğu için, yakılan-yıkılan köyleri, faili meçhul cinayetleri yazıyordu, başka hiçbir suçu yoktu… Biz çocuklarımızın yanındayız. Hiçbir zaman onların davalarından vazgeçmeyeceğiz” dedi.

“Ferhat Tepe için adalet, tutuklu gazeteciler için özgürlük istiyoruz”

899. haftanın açıklamasını, Özgür Gündem gazetesinin geleneğini sürdüren Yeni Yaşam gazetesinden Reyhan Hacıoğlu okudu.

“Gözaltında kaybedilişinin 29. yılında gazeteci Ferhat Tepe için adalet istiyoruz” diyen Hacıoğlu, Diyarbakır’da geçen perşembe (16 Haziran) tutuklanan 16 gazeteciyi hatırlatarak şöyle konuştu:

“Şiddeti bir yönetme tekniği olarak kullanan rejimler, varlıklarını sürdürebilmek için gerçeği kurgudan ayırt edemeyen toplumlar yaratmak ister. Bunun için de bilginin tahrifatı ve dezenformasyonu yoluna giderler. Doğruyu söyleyen, yalanları ifşa eden, toplumu düşünmeye, sorgulamaya teşvik eden özgür basının varlığı baskıcı rejimlerin kâbusu olur.

Tam da bu nedenle yaşadığımız topraklarda yöntemler ve araçlar değişse de devletin medyayı itibarsızlaştırma, gazetecileri hedef gösterme ve cezalandırma geleneği artarak devam ediyor. Daha iki gün önce yine gazetecilik suç sayıldı ve 16 gazeteci tutuklandı.

899. haftamızda gözaltında kaybedilen gazeteci Ferhat Tepe’yi hatırlayıp, hatırlatırken aynı zamanda ‘Bir ülkede basın özgür değilse, kimse özgür değildir. Çünkü basın özgürlüğü, yalnızca gazeteciler için değil, aslında halkın haber alma hakkı içindir’ diyor ve tutuklu gazeteciler için de özgürlük istiyoruz!”

“Ferhat Tepe’nin işkence görmüş bedeni kimsesizler mezarlığında bulundu”

Reyhan Hacıoğlu, Ferhat Tepe’nin gözaltında kaybedilmesine ilişkin şu bilgileri paylaştı:

“19 yaşındaki Ferhat Tepe, Özgür Gündem gazetesinin Bitlis muhabiriydi. Her özgür basın çalışanı gibi canı pahasına ağır hak ihlallerine maruz kalanların sesini duyurmaya çalışıyordu. Ferhat, 28 Temmuz 1993’te Bitlis şehir merkezinde, silahlı telsizli üç kişi tarafından kaçırıldı. Ailenin ve gazetesinin ısrarlı başvuruları karşısında devletin ilgili tüm kurumları onun gözaltına alınmadığını söyledi. Arayışını sürdüren ailesi ve gazetesi, Ferhat’ın ağır işkence görmüş bedenine 13 gün sonra ‘meçhul kişi’ olarak gömüldüğü Elazığ Kimsesizler Mezarlığı’nda ulaştı.

Ferhat Tepe’yi Diyarbakır Jandarma Alay Komutanlığı’nda işkenceli sorguda gördüğünü açıklayan 14 tanık vardı ama iç hukukta yürütülen soruşturmada hiçbir sonuç elde edilemedi. Bunun üzerine aile AİHM’e başvurdu. AİHM, Ferhat Tepe soruşturmasında ‘şaşırtıcı eksiklikler’ olduğu tespitini yaptı. Olayın aydınlanması için hükümetin AİHM’ ile işbirliği yapmadığı; gerekli bilgi, belge ve tanıklara ulaşımı sağlamadığı ve etkin bir cezai soruşturma yapmadığı için Türkiye’yi mahkûm etti.

AYM hak ihlali kararı verdi ama zamanaşımı gerekçesiyle dosyayı yeniden açmadı

Anayasa Mahkemesi’nin (AYM) 16 Haziran 2016’da, Ferhat Tepe doyasında savcılığın soruşturmayı genişletmek için somut hiçbir talimat vermediği, olayı aydınlatacak işlem yapmadığı, delillerin toplanması konusunda gerekli özeni göstermediği, rutin yazışmalar dışında hareketsiz kaldığı, soruşturmayı sürüncemede bıraktığın kaydederek, “etkili soruşturma yapılmadığı” gerekçesiyle hak ihlali kararı verdiğini hatırlatan Hacıoğlu, şöyle devam etti:

“Ancak  zamanaşımını gerekçe göstererek dosyanın yeniden açılmasını engelledi. Kısacası AİHM’in ifadesiyle, ‘etkili bir soruşturma yürütme hususunda bilinçli olarak gösterilen yargısal direnç’ bugüne kadar devam etti.

Ferhat’ın kaybedilişinin 29. yılında  bir kez daha  hatırlatıyoruz: Kamusal alanı suçtan arındırmak cezasızlık politikalarına son vermekle mümkündür. Devlet aktörlerinin keyfî ve hukuka aykırı şiddetini mahkûm etmeyen yargı sistemi kayıp yakınlarının ve toplumun adalet beklentisini karşılayamaz.

Kaç yıl geçerse geçsin Ferhat Tepe için, tüm kayıplarımız için adalet istemekten, devletin evrensel hukuk normları içinde hareket etmek zorunda olduğunu hatırlatmaktan, 200 haftadır bize yasaklanan kayıplarımızla buluşma mekânımız Galatasaray’dan vazgeçmeyeceğiz.

Bize destek olun

Medyascope sizlerin sayesinde bağımsızlığını koruyor, sizlerin desteğiyle 50’den fazla çalışanı ile, Türkiye ve dünyada olup bitenleri sizlere aktarabiliyor. 

Bilgiye erişim ücretsiz olmalı. Bilgiye erişim eşit olmalı. Haberlerimiz herkese ulaşmalı. Bu yüzden bugün, Medyascope’a destek olmak için doğru zaman. İster az ister çok, her katkınız bizim için çok değerli. Bize destek olun, sizinle güçlenelim.