Özgür gazeteciliğe destek olun
Search
Close this search box.

Onlarca cinayet, yüzlerce suç, dev bir aile: “Sarallar” kimler, bugüne kadar neler yaptılar?

“Sarallar” olarak bilinen organize suç örgütü, kökeni Trabzon’un Of ilçesi olan Saral ailesinin mensupları ve örgütün sempatizanlarından oluşuyor. “Ülkücü” bir siyasi çizgide olduğu bilinen örgütün kurucusu 2005’te öldürülen Hüseyin Saral. Bugün ise örgütün yöneticiliğini Burhanettin Saral, Ümit Saral, Yakup Saral, Alaattin Saral, Zafer Saral ve Barış Saral yapıyor.

Hakkında 2017’de hazırlanan bir iddianamede 35-40 bin sempatizanı olduğu belirtilen örgüt, 1990’lı yıllardan bu yana çeşitli suç faaliyetleriyle gündeme geliyor. Grubun “Şahinler” olarak bilinen çeteyle düşmanlığı sebebiyle de ölümle sonuçlanan pek çok çatışma yaşandı. 

Geçmişten günümüze “Sarallar”

 

“Meriç Operasyonu”

2000’de İlkbal Nur Büyükkeskin adlı kadın, Organize Suçlarla Mücadele ve Kaçakçılık Daire Başkanlığı ve İstanbul Organize Suçlar Şube Müdürlüğü tarafından takibe alındı. Bir yıl sonra Bükreş’te Romanya ve Türkiye polisinin ortaklaşa yaptığı “Meriç Operasyonu”nda, Üsküdar’da bir kuyumcu kuryesinden 500 bin dolar ve 22 kilogram altının gasp edilmesi, ‘‘yağma, yol kesme, adam kaçırmak’’, “cürüm işlemek için teşekkül oluşturmak ve adam öldürmek’’ ve ‘‘hırsızlık’’ suçlarından aranan “Sarallar çetesi” lideri Hüseyin Saral ve benzin kaçakçılığı şebekesinin lideri olan Adem Gözübüyük yakalandı. Saral’ın adresinin bulunması, sevgilisi İlkbal Nur Büyükkeskin’in bir yıllık takibiyle mümkün olmuştu.

Romanya’daki operasyonla eş zamanlı olarak İstanbul, Sakarya ve Kocaeli’nde de operasyonlar düzenlenirken Saral ve Gözübüyük’e bağlı 30 kişi yakalandı. Bu kişilerle birlikte sahte kimlikler, üç tabanca, dört av tüfeği ve çok sayıda mermi ele geçirildi. 

Türkiye’ye iade edilen Hüseyin Saral, İstanbul’da Devlet Güvenlik Mahkemesi’nce “organize suç örgütü kurmak” ve “toplu akaryakıt kaçakçılığı” suçlarından tutuklandı ve Kartal Özel Tip Cezaevi’ne gönderildi.

Of’taki bomba

1998’de Trabzon’un Of ilçesinde Turgut Sarıalioğlu adlı kişiye ait bir iş yerine el bombasıyla saldırıldı, ardından da tüfekle ateş edildi. Sarıalioğlu ve Taner Yıldız’ın yaşamını yitirdiği saldırıyla ilgili Trabzon Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülen dava, 20 Ekim 2001’de tamamlandı. Nincu Portaze ve azmettirici olduğu iddia edilen Sultan Selim Saral‘a ömür boyu ağır hapis, Oktay Saral‘a da suça yataklık suçundan 16 yıl ağır hapis cezası verildi. Daha sonra Nincu Portaze cezaevinde intihar edecek, 2008’de medyada yer alan haberlerde ise bu saldırıda kullanılan bombaların Ergenekon Operasyonu kapsamında Ümraniye’de ele geçirilen el bombalarıyla aynı seriden olduğu öne sürülecekti.  

“İtalya’da biri sigarayı bırakmış”

“Şahinler” olarak bilinen çetenin lideri Sedat Şahin’in telefonu, 2005’te İstanbul Emniyet Müdürlüğü Organize Suçlar Şubesi’nce yapılan “Lale” operasyonu kapsamında dinleniyordu. 31 Ocak 2005 günü saat 20:31’de konuştuğu Ömer Oral adlı şahıs Şahin’e “Dışarıdasın?” diye soruyor Şahin de “Hee, burada sigara terapisi uygulamaya geldim. Sigarayı bıraktırdım. Gidiyorum işte şimdi” diye cevap veriyordu. Ömer Oral bu konuşmadan sonra 20 dakika içinde iki telefon görüşmesi daha yapıyor, ilkinde Mecnun Otyakmaz’a “Ee şey diycem, İtalya’da biri vardı ya hani, sigarayı bıraktırmışlar ona. Yeni herhalde, telefon etti beni aradı,” ikincisinde ise Selahattin Yılmaz’a “Bir rüya gördüm İtalya’daki biri sigarayı bırakmış, küsmüş içmiyormuş daha” diyordu. Bu konuşmalar, Hüseyin Saral’ın Sedat Şahin tarafından İtalya’da öldürülmesinin hemen ardından yapılan şifreli konuşmalar olarak iddianameye girmişti.  

Şahin, Saral’ı bir süre önce Kadıköy’deki bir silahlı çatışmada sakat kalan akrabası Zekeriya Kocaman’ın intikamını almak için öldürmüştü. “Sarallar” ve “Şahinler” çeteleri arasındaki gerilim bu cinayetle birlikte zirveye tırmanacak, gruplar arası çatışmalar uzun süre daha devam edecekti. Nitekim olayı takip eden bir yıl içinde iki grup arasındaki silahlı çatışmalarda altı kişi öldürüldü. 

25 Mart 2005’te Fatih Saral Bakırköy’de aracı içinde bıçaklanarak, 22 Eylül’de Şahin’in adamlarından, Uğur Mumcu suikastının sanığı Muzaffer Dağdeviren, bir otomobil galerisinde yaşanan silahlı çatışmada, 25 Eylül’de Sedat Şahin’in avukatı Atalay Cebesoy bürosuna yapılan silahlı saldırıda, 24 Ekim’de Şahin’in adamlarından Cüneyt Koçak, Çengelköy’de aracında kurşuna dizilmesiyle, 30 Ekim’de Şahin’in adamlarından Harun Eryılmaz ile Savaş Ersin Bayrampaşa’daki bir otoparka yapılan silahlı saldırıyla yaşamlarını yitirdi. 

Bu cinayetleri takip eden 10 aylık süreçte Sarallar çetesine yönelik yapılan polis operasyonlarında 140 kişi gözaltına alındı, 57 kişi tutuklandı. 

 “O zaman kafam karışıktı”

İstanbul Fındıkzade’deki Green Anka ve Grand Anka otellerinin sahibi 54 yaşındaki İsmail Topaloğlu 15 Mart 2005 günü BMW X-5 marka lüks cipiyle Millet Caddesi’ni kullanarak işyerine gitmek üzere yola çıktı. İşyerine 300 metre kala Haseki tramvay durağının yanındaki trafik ışıklarında durdu ve yanına yaklaşan kişi tarafından kurşun yağmuruna tutuldu. Kaçan saldırganın kimliği belirlenemedi. Cinayetle ilgili davada aralarında öldürme talimatını verdiği iddia edilen Burhanettin Saral’ın da bulunduğu 39 kişi yargılandı. 30 Ekim 2006’daki duruşmada İsmail Topaloğlu’nun oğlu Zafer Topaloğlu, bütün araştırmalarına rağmen babasının niçin öldürüldüğünü bulamadığını söyledi:

Burhanettin ve İlyas Saral bizim aile dostlarımızdır. Babamın öldürülmesi ile ilgilerinin olduğunu düşünmüyoruz.

Daha önce oğlunun ölümünden Burhanettin Saral’ı sorumlu tutan Emine Ersin ise Burhanettin Saral’dan şikayetçi olmadığını açıkladı:

O zaman kafam karışıktı. Ancak şimdi onlardan bir şey gelmediğine kanaat ettim. Burhanettin Saral’dan şikayetçi değilim.” 

Çamlıköşk numara 27

19 Aralık 2006’da Tarabya Yokuşu, Çamlıköşk numara 27/A adresine Organize Suçlarla Mücadele Şube Müdürlüğü ekiplerince operasyon düzenledi. Bir rulet masası, beş blackjack masası ve çok miktarda oyun pulunun ele geçirildiği adres, kaçak kumarhane olarak kullanılıyordu. Gözaltına alınan 48 kişi arasında kumarhanenin sahibi Eşref Kemal Saral da vardı. Saral, 29 Haziran 2022’de Sarallar çetesine yapılan operasyonda gözaltına alınanlardan biri.

Rıddım Bar’ın hisseleri

Karikatürist Galip Tekin, sahibi olduğu Beyoğlu’ndaki Rıddım Bar’ın işletme hisselerinin yüzde 49’unu barın küçük hissedarı Barış Mağuş’a 2008 yılında sattı. Ancak büyük ortak Murat Başkan satışı onaylamayarak itiraz etti. Bunun üzerime Mağuş, Yakup Saral’ı araya soktu. Saral, Başkan’ı ikna etti ve devir gerçekleşti. İddiaya göre Tufan Saral 20 Aralık 2008 gecesi beraberindeki yedi kişiyle bara geldi. Amcaoğlu Yakup Saral’a barı ailenin ismini kullanarak aldığını söyleyerek hisseleri kendisine devretmesini istedi. Çıkan çatışmada beraberindeki Murat Uygur ve Onur Fidan ile birlikte yaşamını yitirdi. Çatışma görüntüleri güvenlik kameralarınca kaydedildi. 11 kişi gözaltına alındı. 

“Soyadım Saral olduğu için değil”

Oktay Saral, 2011 Genel Seçimleri öncesinde Adalet ve Kalkınma Partisi’nden (AKP) milletvekili adayı olmak için üç dönemdir sürdürdüğü Trabzon’un Of ilçesi belediye başkanlığı görevinden istifa etti. Belediye meclisi yeni başkanı seçmek için toplandı. Yarışa iki aday girdi. AKP’den Murat Saral ve Saadet Partisi’nden İrfan Saral’ın yarıştığı seçimde Murat Saral belediye başkanı seçildi ve Of ilçesinde cumhuriyet tarihince sürdürülen gelenek bozulmadı, belediye başkanı yine Saral ailesinden seçilmiş oldu. Oktay Saral ise AKP’den İstanbul milletvekili olarak seçildi. Bugün ise Cumhurbaşkanı Başdanışmanlığı ve Cumhurbaşkanlığı Yerel Yönetim Politikaları Kurulu Üyeliği görevlerini yürütüyor. 

Yeni belediye başkanı 33 yaşındaki Murat Saral ise seçilmesinin ardından yaptığı açıklamada “Koşturduğumuz ve daha aktif olduğumuz için meclis üyesi büyüklerimiz bizi seçti diyebiliriz. Yani soyadım ‘Saral’ olduğu için değil, hizmetlerimden dolayı seçildiğimi söyleyebilirim” dedi.

Oktay Saral

Kocaeli deplasmanı

Spor Toto 2. Lig Kırmızı Grup takımı Ofspor, Kocaelispor’la yapacağı maç için 12 Şubat 2011’de otobüsle Kocaeli’ne gitti. Asayiş Şubesi ekipleri oyuncularla birlikte gelen kulüp başkanı Ercan Saral’ı İzmit İsmetpaşa Stadı’nda gözaltına aldı. Gerekçe ise Saral’ın Didim’de Ofspor takımındaki bir futbolcunun eşine yönelik tehdit, cinsel taciz ve hakaret suçlarından 11 ay 7 gün kesinleşmiş hapis cezasına çarptırılmasıydı. Ercan Saral’ın avukatı Hüseyin Fettahoğlu aynı gün şu açıklamayı yaptı: ”Müvekkilim Ercan Saral hakkındaki yakalama, bir futbolcunun eşine karşı hakaret ve tehdit suçlarından Didim Sulh Ceza Mahkemesi’nin verdiği hapis cezasına ilişkindir. Müvekkilim hakkında cinsel taciz suçundan ötürü verilmiş mahkeme kararı veya yakalama emri bulunmamaktadır.

Ercan Saral çıkarıldığı mahkemece tutuklandı. 

“Sarallar”-“Şahinler” savaşında 10. yıl

Nesim D., 2014 Eylül’ünde Nişantaşı’nda bir ev kiraladı. 24 Aralık akşamı, dört aydır gözetlemekte olduğu bir üst sokaktaki evden Sedat Şahin’in kardeşi Vedat Şahin’in üç kişiyle birlikte çıktığını gördü. Hurşit A. ve İlhan K. isimli kişilerle birlikte kırmızı renkli bir otomobile bindi ve üçlünün iki kalaşnikof ve bir tabancayla açtıkları ateş sonucu Vedat Şahin ve beraberindeki Ferdi Topal öldürüldü. Cinayeti azmettiren Yakup Kerem Saral olayın ardından yurtdışına kaçtı. Bir ay sonra özel harekât timlerinin desteği ile İstanbul’da 25, Bursa’da dört, Sakarya’da üç adrese operasyon düzenlendi. Tetikçiler Hurşit A. ve Nesim D.’nin yanı sıra Yakup Kerem Saral’ın şoförü Mert G., işadamları H.E., ve Y.S., saldırıda kullanılan aracın sahibi T.A. gözaltına alındı. Tetikçiler emniyetteki sorgularında saldırıyı itiraf etti.

Ölüm listesi 

Olaydan sonra emniyet güçleri, kardeşinin öldürülmesinden sonra intikam planları yaptığını öğrendiği Sedat Şahin grubuna yönelik birçok operasyon düzenledi, Samsun-Bafra ve İstanbul-Beylikdüzü’nde aynı anda gerçekleştirilen bir operasyonda Sedat Şahin’e yakın birçok kişi gözaltına alındı. Bu kişilerle birlikte iki kalaşnikof, bir Glock, 13 tabanca ve bir de liste ele geçirildi. Saral ailesinden 20 kişinin isimlerinin bulunduğu listede, bu kişilere ait ev ve işyerlerinin krokileri de bulunuyordu. 

Sedat Şahin

“35-40 bin üyesi var”

İş insanı Veysel Kadayıfçıoğlu, 19 Temmuz 2016 gecesi 23.30 sularında Etiler, Nispetiye Caddesi üzerindeki bir pastanede Necmi Dardağan, Alican İmret, Yakup Oral ve Tufan Gedik ile birlikte oturuyordu. Yanlarına gelen iki kişi bir şeyler söyledikten sonra bellerindeki silahları çıkararak ateş etmeye başladı. Yakup Oral ile Tufan Gedik olay yerinde, Veysel Kadayıfçıoğlu götürüldüğü hastanede yaşamını yitirdi. Saldırıyı gerçekleştiren iki kişinin Zafer Saral ve Cihan Saral olduğunun belirlendiği, savcılıkça Ocak 2017’de hazırlanan iddianamede Sarallar çetesinin 35-40 bin üyesinin olduğu açıklandı.

İddianamede Zafer Saral’ın çetenin yöneticilerinden olduğu ve Veysel Kadayıfçıoğlu’na ait yüksek değerdeki akaryakıt depo yeri hissesini piyasa değerinin altında almaya çalıştığı anlatıldı. İddianamede yer verilen emniyet raporunda “Sarallar” suç örgütünün aile ve akrabalarının Trabzon’un Of ilçesinden Türkiye’nin değişik bölgelerine dağılıp yerleştikleri, suç örgütünün özellikle İstanbul’da Sedat Şahin liderliğindeki suç örgütüyle üstünlük sağlama amaçlı silahlı çatışmalara girdiği, “Sarallar” suç örgütünün başında Burhanettin Saral’ın bulunduğu, yönetici kadrosunda ise İlyas Saral, Ümit Saral, Yakup Kerem Saral ve şüpheli Zafer Saral’ın yer aldığı belirtildi.

İddianamenin devamında örgütün çok sayıda eylem gerçekleştirdiği, ülke genelinde 35-40 bin kişilik çok geniş bir yapı olduğu ve içindeki kişilerin kendilerini kanıtlamak amacıyla bağımsız ve bireysel eylemler de gerçekleştirdikleri, Zafer Saral ve Cihan Saral’ın da soruşturmaya konu eylemlerinin bu kapsamda gözüktüğü ve ölen Veysel Kadayıfçıoğlu’nun Sedat Şahin grubuna yakın bir kişi olduğu anlatıldı.

Haklarında yakalama kararı bulunan Zafer ve Cihan Saral hakkında, “suç işlemek amacıyla örgüt kurmak”, “kasten insan öldürmek” ve “6136 sayılı yasaya muhalefet” suçlarından ikişer kez müebbet ve dört yıldan 12 yıla kadar hapis istendi. 

Yurtdışına kaçan iki isimden Cihan Saral 2018’in Mayıs ayında, Zafer Saral da aynı yılın haziran ayında Makedonya’da Interpol tarafından yakalandı ve Türkiye’ye teslim edildi. 

“Benim için film bitti”

Trabzon Kaçakçılık ve Organize Suçlarla Mücadele ekipleri aylardır aradıkları kişiyi 22 Haziran 2017 günü Çaykara-Uzungöl yoluna 20 kilometre uzaklıktaki Karaçam mevkiinde bulunan virane bir yayla evinde buldu. Rize’de bir kahvehanenin taranarak üç kişinin öldürülmesi ve yedi kişinin yaralanması olayının baş şüphelisi olarak hakkında yakalama kararı bulunan Ümit Saral’ın saklandığı yayla evinde bir adet kalaşnikof silahı ve iki adet şarjör, bir adet Glock marka tabanca ve üç adet şarjör, bir adet pompalı av tüfeği ve bu silahlara ait çok sayıda mühimmat, çeşitli isimler adına düzenlenmiş sahte kimlik belgeleri ve çok miktarda para ele geçirildi. Saral’ın yakalanmasının ardından ilk sözleri ise “Beni nasıl buldunuz abi, benim için film bitti” oldu.

Liderler karşı karşıya

17 Mayıs 2017’de emniyet güçleri Beykoz’daki bir villaya operasyon düzenledi. Şahinler çetesinin lideri Sedat Şahin gözaltına alındı, 14 gün sonra da tutuklandı. Şahinler ve Sarallar grupları arasındaki çatışmalara ilişkin açılan davanın 7 Haziran 2017’de İstanbul 10. Ağır Ceza Mahkemesi’nde yapılan duruşmasında Sedat Şahin ve Burhanettin Saral hazır bulundu. 

Sedat Şahin duruşmada örgüt lideri olduğu iddiasını reddetti:

Mafya adam satar, eroin satar. Ben hiçbirini satmıyorum. Yıllardır bu işlerden elimi ayağımı çektim. Özellikle kardeşim katledildikten sonra bu işleri tamamen bıraktım ve aileme sahip çıkmaya başladım.” 

Şahin, 19 Mayıs 2016’da öldürülmek istendiğini, kendisini öldürmek isteyenlerin de belli olduğunu söyledi ve “Nezarethanede Burhanettin Saral ile karşılaştım. Yüzüme bakamadı” dedi. Bunun üzerine Burhanettin Saral, “Niye senin yüzüne bakamıyorum? Kimsin sen?” diye karşılık verdi.

Kardeşinin öldürülmesinde Burhanettin Saral’ı suçlayan Şahin, “Benim kardeşimi, canımı öldürenler çıkıp gazeteye ‘Öldürmedik’ diye beyanat veriyor. Madem dışarıda yüz yüze hesaplaşamadık. Burada hesaplaşacağız” diye konuştu. Bu sözler üzerine salonda yükselen gerginliği çevik kuvvet ve sivil polisler araya girerek önledi.

“Ben uğraşan değilim, uğraşılanım”

Şahin konuşmasının devamında “Burhanettin Saral ile dört yıl arkadaşlık yaptım. Sonra yollarımız ayrıldı, 20 sene oldu. Sarallar büyük bir aile, benim hepsiyle sorunum yok. Örneğin Bafra’daki Saralları onlar tanımazdı. Ben onları yakınlaştırdım. Her kim kardeşimin vurulmasına imza attıysa ve bu işten rant sağlamaya çalışıyorsa benim derdim onlarladır” dedi. Mahkeme başkanının “Savunmanı yapacak mısın?” sorusuna ise Şahin, “Neyin savunmasını yapacağım bilmiyorum. Bunlar birbirine düşmüşler, bize de seyretmek düşer. Diyeceğim, kim birbirini yiyorsa yesin, yeter ki benimle uğraşmasınlar. Ben uğraşan değilim, uğraşılanım” diyerek yanıt verdi.

“FETÖ kumpas kurdu”

Şahin’in ardından söz alan Burhanettin Saral, Sedat Şahin ile dört yıl arkadaşlık yaptığını ancak dünya görüşü olarak farklı düşündükleri için arkadaşlıklarının bittiğini söyledi. Ardından Vedat Şahin’in öldürülmesinden sonra bir gazetede ismi kullanılarak bir yönlendirme yapıldığını iddia etti: “FETÖ benim adımı kullanarak bir kumpas yaptı. Onu da mahkeme çözecek.”

Davanın iddianamesinde Sedat Şahin’in suç örgütü lideri olduğu ve üç kişinin ölümünden sorumlu olduğu gerekçesiyle üç kez müebbet hapsi, Burhanettin Saral hakkında suç örgütü yöneticisi olduğu ve örgütün tüm eylemlerinden sorumlu olduğu gerekçesiyle, Sedat Şahin’in Beykoz’daki villasında Şahin’i ve kayınvalidesini öldürmeye teşebbüs suçundan 26 yıldan 40 yıla, bir kişinin öldürülmesi suçundan ise müebbet hapis cezası istendi. Ancak duruşmada Burhanettin Saral’ın tahliyesine karar verildi. Sedat Şahin’in ise tutukluluk halinin devam etmesi kararı alındı.

Sabah sporu 

69 yaşındaki eczacı Kemal Serdar Sitoçi, 23 Şubat 2018 sabahı spor amacıyla İstanbul-Ataköy’deki Yeni Fişekhane Caddesi’nde yürüyüşe çıktı. Yanına yanaşan bir şahıs kendisine adres sordu. Ardından belinden çıkardığı silahla Sitoçi’ye yedi kez ateş etti. Hastaneye kaldırılan eczacı yaşamını yitirdi. Polis incelemesinde Sitoçi’nin 1995-1999 yılları arasında Hollanda’da uyuşturucu satışından hüküm giydiği ve daha sonra sınır dışı edilerek Türkiye’ye gönderildiği tespit edildi. İstanbul Emniyet Müdürlüğü Organize Suçlarla Mücadele ekipleri tarafından tetikçi S.S. gözaltına alındı, ardından da cinayetin azmettiricilerinin Fatih Saral ve Fatih İnalkoç olduğu tespit edildi. Gözaltına alınan Fatih Saral’ın, 18 Nisan 2018’deki duruşmada tutuklanmasına karar verildi.

117 gözaltı, 46 tutuklu

Sarallar çetesine yönelik son olarak 29 Haziran 2022’de İstanbul merkezli 13 ilde düzenlenen operasyonda 117 kişi gözaltına alındı, 46 kişi tutuklandı. Tutuklanan isimler arasında MHP Merkez Yönetim Kurulu (MYK) üyesi Şahin Gürz, MHP Şişli İlçe Başkan Yardımcısı Aziz Zengin, Trabzon Platformu Başkanı Ahmet Köksal Öztürk ve Acar Şirketler Grubu’nun sahibi Erdal Acar da bulunuyor.

Bize destek olun

Medyascope sizlerin sayesinde bağımsızlığını koruyor, sizlerin desteğiyle 50’den fazla çalışanı ile, Türkiye ve dünyada olup bitenleri sizlere aktarabiliyor. 

Bilgiye erişim ücretsiz olmalı. Bilgiye erişim eşit olmalı. Haberlerimiz herkese ulaşmalı. Bu yüzden bugün, Medyascope’a destek olmak için doğru zaman. İster az ister çok, her katkınız bizim için çok değerli. Bize destek olun, sizinle güçlenelim.