Seçim 2023 | Ferit Aslan’ın Batman izlenimleri: HÜDA PAR Batman’da AKP’ye kazandırır mı, kaybettirir mi?

Petrol kenti olarak bilinen ve 1940’ta ilk petrol kuyusunun açıldığı Batman’da, 14 Mayıs seçimleri için siyasi partiler tüm kozlarını sahaya sürdü. HÜDA PAR ile ittifak kuran AKP, burada HÜDA PAR Sözcüsü Serkan Ramanlı’yı 2. sırada aday gösterirken, kimi kesimler bu ittifakın AKP’ye bir şey kazandırmayacağını hatta kaybettirebileceğini söylüyor. Yeşil Sol Parti listelerinden seçime giren Halkların Demokratik Partisi’nin (HDP) hedefi ise mevcut durumda dört olan milletvekili sayısını beşe çıkarmak ve cumhurbaşkanı seçiminde Kılıçdaroğlu’nun en yüksek oyu almasını sağlamak. Kentin en önemli sorunu ise işsizlik.

Son genel ve yerel seçimlerde Batman’daki durum

2018’de yapılan genel seçimlerde Batman’da, HDP yüzde 62,48 ile dört milletvekili, AKP ise yüzde 24,67 ile bir milletvekili çıkardı. 31 Mart 2019’da yapılan yerel seçimlerde ise HDP, Batman’da yüzde 66,03 ile belediye başkanlığını kazanırken, AKP yüzde 28,55’te kaldı. Ancak, 2016’dan beri HDP’nin diğer kazandığı illerde olduğu gibi belediye başkanlığına İçişleri Bakanlığı tarafından kayyum atandı.

Partilerin adayları kimler? HÜDA PAR kazandırır mı?

Yeşil Sol Parti ile seçime giren HDP, Batman’daki mevcut dört milletvekilinin üçünü değiştirdi. Sadece HDP’nin YSK temsilcisi Mehmet Rüştü Tiryaki yeni listede yer aldı. Listenin ilk sırasında ise Demokratik Bölgeler Partisi’nin (DBP) Eş Genel Başkanı Keskin Bayındır var. AKP ise 1. sıraya iş insanı ve kentin önde gelen ailelerinden Nasıroğlu ailesinden Ferhat Nasıroğlu’nu koydu. AKP, 2. sırada ise HÜDA PAR ile yaptığı ittifak dolayısıyla partinin sözcüsü Serkan Ramanlı’ya yer verdi. AKP, HÜDA PAR adayı ile kentte vekil sayısını ikiye çıkarmayı amaçlarken, bazı yurttaşlar bunun sonucu değiştirmeyeceğini zaten diğer seçimlerde de HÜDA PAR seçmeninin AKP’ye oy verdiğini söylüyor. CHP’nin ilk sırasında ise Hüseyin Yaşar bulunuyor.

Adaylar ve partililer gidilmedik yer bırakmamaya çalışıyor ve destek arayışlarını sürdürüyor. Yurttaşlar en önemli sorunun ekonomi ve işsizlik olduğunu belirtirken, bazı yurttaşlar hızla büyüyen kentte trafik sorununun da önemli olduğunu dile getiriyor.

HDP’nin parlamento seçiminde dört milletvekilliğ kazanacağını söyleyenlerin sayısı çoğunlukta iken, 5-0 olacağını söyleyen yurttaşlar da mevcut. HÜDA PAR ile yapılan ittifakın, AKP’ye mevcut milletvekilini koruma şansı verebileceğini söyleyenlerin yanı sıra, ittifakın AKP’den seçmen kaçıracağını ve sonucun değişmeyeceğini söyleyenler de oldu.

Peki, Medyascope’a konuşan adaylar ne dedi, ne vaat etti?

“Erdoğan’ın gidişinin gerçekliği açığa çıktı”

Yeşil Sol Parti adayı Keskin Bayındır, 14 Mayıs’taki seçimi diğer seçimlerden ayıran bazı temel özelliklerin olduğunu belirtti. Bayındır, seçimin en önemli özelliğinin ise Erdoğan’ın gidişinin gerçekliğinin açığa çıkması olduğunu söyledi.

Toplumun her kesiminin artık Erdoğan’ın iktidarı kaybedeceğine inandığını söyleyen Bayındır, “Tabii bunun seçim çalışmalarına yansıması elbette ki pozitif anlamda çok güçlü ortaya çıkıyor. Ben bölge kentlerini de çok yakından takip ediyorum. Batman, bu anlamıyla seçime en motive olmuş kent. Baktığımızda HDP’nin burada dört milletvekili, AKP’nin bir milletvekili var. HDP’nin şu an hedefi 5-0 yapmak. Bunu söylerken de taraftarların bir takımı tutması tarzında 5-0’ı ifade etmedik. Bu, AKP’nin, Cumhur İttifakı’nın bugün Batman kentinde yaratmış olduğu tahribatlar ile toplumun AKP’nin yürütmüş olduğu politikadan umudunu yitirmesinden kaynaklı. Bütün bu verileri bir araya getirdiğimizde Batman’da 5-0’ı alma olanağımızın çok güçlü olduğunu biliyoruz” dedi.

AKP’nin Batman’da HÜDA PAR ile ittifak kurmasını da değerlendiren Bayındır, şöyle konuştu:

“90’lı yıllarda JİTEM, Hizbullah ve devlet üçlemesinin ittifakı burada, Batman’da oluştu. Askeri karargahlarda bir araya gelindi ve Batman’da onlarca, yüzlerce faili meçhul cinayet, suikast ve katliam gerçekleştirildi. 90’lı yıllarda gerçekleştirilen bugün siyasi ittifak olarak geri döndü. Bugün HÜDA PAR, AKP ve onun etrafındaki irili ufaklı diğer bileşenlerin bir araya gelmiş olduğu bir ittifaktan bahsediyoruz. Aslında paramiliter bir yapının siyasi bir zemine çekilmesinden bahsediyoruz. Dolayısıyla Batman’ın bu anlamıyla geçmiş yıllardan bugüne hafızası özellikle Hizbullah, devlet ve JİTEM’in işbirliğiyle gerçekleştirdikleri katliamlara ve suikastlara, faili meçhul cinayetlere ilişkin hafızası çok canlı. Dolayısıyla bugünkü siyasi ittifakın da bunun izdüşümü olduğunu çok iyi biliyorum. Elbette buna ilişkin çok ciddi kaygıları da söz konusu. Bu anlamıyla Batman bir bütün olarak yani sadece HDP kitlesinden ya da Yeşil Sol Parti’ye oy verecek kitleden bahsetmiyorum, bir bütün olarak Batman halkı bu ittifaktan çok rahatsız. Zaten AKP’yle MHP’nin ittifakından çok rahatsız bir bölge sosyolojisinden bahsediyoruz. İmam nikahından resmi nikaha evrilmiş AKP-HÜDA PAR ittifakından Batman halkı çok rahatsız.”

“En doğru seçenek olmasa bile Kılıçdaroğlu, Türkiye’ye nefes aldıracak”

Bayındır, cumhurbaşkanı seçimi konusunda ise toplumdaki herkesin rahatsızlığını ifade ettiği bir Erdoğan figürü olduğunu belirterek şu değerlendirmeyi yaptı:

“Tabii ki buna karşı en doğru seçenek olmasa bile en azından geçici bir süre, belli bir dönem açısından Kemal Kılıçdaroğlu, ortaya koymuş oldukları seçim beyannamelerinde, cumhurbaşkanı beyannamelerinde Türkiye’yi en azından daha demokratik, daha hukuksal bir zemine oturtması bağlamında topluma ciddi anlamda belli bir güven vermiş durumda. Yani bu anlamıyla bölgede Erdoğan’ın isminin silinip, belli düzeyde Kılıçdaroğlu’nun ortaya çıkma ihtimalinin çok güçlü olduğu bir gerçeklikten bahsedebiliriz. Batman’da kesin bir rakam vermek mümkün değil fakat Kılıçdaroğlu’nun da büyük oranda oy alabileceği bir seçimden bahsedebiliriz.”

“Herkese ulaşabilmek için siyasete girdik”

AKP’nin 1. sıra adayı Ferhat Nasıroğlu ise Türkiye’nin en büyük firmalarından birinin yöneticisi olduğunu, Batman’dan da hiçbir zaman kopmadığını söyledi:

“En sıkıntılı döneminde hep Batman ile beraber kaldık. Bizim hedefimiz, Batman’ı bir mega kent haline getirmek. Batman’ı marka bir şehir haline getirmek, o hedefle yola çıktık. Tabii firma olarak, aile olarak, şahıs olarak Batman’a yapabileceklerimizin en iyisini yapmaya çalıştık. Fakat şunu anladık, bazen sizin tek başına veyahut da aile olarak herkese ulaşma şansınız yok. Dolayısıyla siyaseten de bu memlekete kazandırabileceğimiz çok şeyler olduğuna inandığımız için siyasete girdim.”

“Taahhüdüm 40 bin kişiye iş yaratacak üç OSB kurmak”

Nasıroğlu, sözlerini şöyle sürdürdü:

“Biz yatırımcı bir aileyiz. İstihdam yaratan firmalarımız var. Dolayısıyla bizim çok dinamik, genç bir nüfusumuz var. Biz bu genç nüfusun bu kentin büyümesinde Türkiye’nin yeni yüzyılında en önemli etken olduğuna inanıyoruz. Dolayısıyla benim sahaya çıktığımda ilk taahhüdüm 40 bin kişiye istidam yaratacak üç tane organize sanayi bölgesi (OSB) taahhüdüydü. Dolayısıyla bu son derece değerli, son derece kıymetli. Ben şuna inanıyorum, ben her sene Batman’ın en ücra mahallelerine giderim. İnsanların çayını, kahvesini içerim, sohbet ederim onlarla. Asla çekinmem. Gecenin 12’sinde de giderim. Şunu hissediyoruz, siz insanlara elinizi uzattığınızda, insanlara dokunduğunuzda müthiş bir geri dönüş alıyorsunuz. Ve bu kadim şehre, bu bölgeye bizim yapacak çok şeyimiz var. Bunu da bizim yatırımcı kimliğimizle ön plana çıkararak siyaseten de bir araya getirdiğimizde ben inanıyorum. Allah’ın izniyle üç tane OSB taahhüt ettim, insanların iş sahibi olmasını sağlayacağız. Burada iş bulamayan babalar batıya gidiyor. Aileler, çocuklar burada kalıyor. Şimdi anne çocuğun belli bir yaşa kadar gelişiminde çok etkindir ama baba biraz daha otoriterdir. Baba olmadığı zaman o gençler, o çocuklar sahipsiz kalıyor ve maalesef çok yanlış yerlere gidiyorlar. Bu bizim kente olan borcumuzdur. Bizim bu insanları sahiplenmemiz, bu gençleri sahiplenmemiz lazım.”

Nasıroğlu, “Eğer insanlarımız kendini temsilde donanımlı insanları seçerlerse, parlamentoya gönderirlerse birçok sorun çözülecektir. Hedefi büyük koymak lazım. Menzili uzağa koymak lazım. Sizin hedefiniz ne kadar küçükse oraya ulaşmanız o kadar zor olur. Biz Batman’da doğduk. Şu anda dünyanın lider firmaları arasındayız. Batman’dan dünyada liderliğe soyunabilecek kadar bir şey oluşturabiliyorsunuz, imkanları, fırsatları değerlendirdiğinizde. Tabii Batman’da da hedefimiz beş milletvekili çıkarıp, parlamentoya götürmek, o inançtayız” diye ekledi.

“Ev ziyaretleri ile kararsız seçmen ikna edilmeye çalışılıyor”

Batman Gazeteciler ve Yayıncılar Derneği Başkanı Arif Arslan, şehrin 400 bin seçmeni ile bölgede Diyarbakır’dan sonra en hareketli seçim bölgesi olduğunu söyledi. Yoğun bir seçim çalışmasının olduğunu, partililerin seçim bürolarında gece geç saatlere kadar çalıştığını söyleyen Arslan, “Seçime iki hafta var. Ama şu anda parlamento için sonucun 4-1 olacağı söyleniyor. Onu son bir hafta göreceğiz. Kararını vermeyen bir seçmen kitlesi var. Bu seçimde, eskiden olmayan ev ziyaretleri bile var. HÜDA PAR’ın kendi seçim bürosu var. Ev ziyaretleri ile kararsız seçmen sandığa gelmeye ikna ediliyor. Diğer seçimlere göre katılım yüksek olur diye bekliyorum” dedi.

Arslan, cumhurbaşkanı seçimi konusunda ise Yeşil Sol Parti’nin adayının olmaması ve Kılıçdaroğlu’nu destekleyeceklerini açıklamaları nedeniyle bölgede olduğu gibi Batman’da da Kılıçdaroğlu’na çok oy çıkacağını düşünüyor.

Batman Barosu Başkanı Şenses: “Seçim havası yok”

Batman Barosu Başkanı Erkan Şenses, geçmiş seçimlerle kıyaslandığında bir seçim havası olmadığını, bunun sonuçların aşağı yukarı belli olmasından mı, yoksa cumhurbaşkanlığı hükümet sisteminin bir sonucu mu olduğunu bilmediğini söyledi ve şöyle konuştu:

“Çünkü artık hakikaten vatandaş da biliyor artık milletvekilinin çok etkili olmadığını. Bu yeni sistemde bence bunun da etkisi var, öyle düşünüyorum. O yüzden bir canlılık yok. ‘Siyasete güven son yıllarda azaldı’ deniliyor ama ben daha çok cumhurbaşkanlığı hükümet sisteminin getirdiği bir sonuç olarak görüyorum. Çünkü artık parlamento işlevini yitirmiş durumda maalesef.”

Batman Barosu, seçimde gözlemcilik için YSK’ya başvuracak

Şenses, seçim güvenliği ve Diyarbakır’da 20’den fazla avukatın gözaltına alınması ile ilgili olarak ise şunları söyledi:

“Bana göre seçim öncesi yapılan toplu avukat gözaltısı hukuki olduğu iddia edilebilir ama politik karakterlidir. Politik karakterli gözaltının olduğu yerde de hukukilikten bahsedilemez. Dolayısıyla burada seçim öncesi bu operasyonun yapılmaması lazımdı. Adliyeye her zaman gidebilirler, çağrılabilirlerdi. Hukuksuz buluyorum o gözaltıları ve seçim öncesi olması da bence manidardır. Türkiye Barolar Birliği (TBB) bize müşahitler için bir kitapçık gönderdi, bilgilendirme kitapçığı. Onu mesela partilere dağıtıyoruz. Önümüzdeki hafta yine meslektaşlarımıza dönük bir seçim güvenliği eğitimi yapacağız. Önümüzdeki hafta Yüksek Seçim Kurulu’na başvurup özellikle baro başkanı ve baro yönetimi adına YSK’dan seçim günü resmi gözlemci olmamızı talep edeceğiz. Ancak buradan olumlu sonuç alamasak bile seçim günü bir kriz masası gibi sahada olacağız ve sahadan gelebilecek olumsuzluklara karşı teyakkuzda olacağız.”

Bize destek olun

Medyascope sizlerin sayesinde bağımsızlığını koruyor, sizlerin desteğiyle 50’den fazla çalışanı ile, Türkiye ve dünyada olup bitenleri sizlere aktarabiliyor. 

Bilgiye erişim ücretsiz olmalı. Bilgiye erişim eşit olmalı. Haberlerimiz herkese ulaşmalı. Bu yüzden bugün, Medyascope’a destek olmak için doğru zaman. İster az ister çok, her katkınız bizim için çok değerli. Bize destek olun, sizinle güçlenelim.