Özgür gazeteciliğe destek olun
Search
Close this search box.

Aladağ yurt yangınında çocuklarını kaybeden aileler Can Atalay’ın tahliyesini istiyor: “Kar kış oldu, evimizin yolu yoktu, yayan geldi”

Adana’nın Aladağ ilçesinde Süleymancılar cemaatine ait kaçak yurtta 24 kişi yaralanmış; 11’i çocuk 12 kişi yaşamını yitirmişti. Yangında yakınlarını kaybeden aileler, avukatları ve Gezi davası tutuklusu Can Atalay için tahliye çağrısında bulundu.

Adana’nın Aladağ ilçesinde, Süleymancılara ait kaçak yurtta 2016 yılında çıkan yangında 11’i çocuk 12 kişi yaşamını yitirmişti. Söz konusu yangında yakınlarını kaybedenler Gezi davası tutuklusu Türkiye İşçi Partisi (TİP) Hatay Milletvekili Can Atalay için çağrıda bulundu. Sosyal Haklar Derneği’ne konuşan aileler, “Davalıların hiçbiri hapis yatmadı, Can Atalay karda kışta hep yanımıza geldi. Açık sözlü bir insan olduğu için mi içerde tutuyorlar?” diyerek Atalay’ın tahliye edilmesi gerektiğini söyledi.

“Can Atalay bize yardımcı oldu, bu yüzden mi içeri düştü?”

Yurt yangınında yaşamını yitiren Sümeyye Yetim’in babası Ahmet Yetim, bu süreçte Can Atalay’ın kayıp ailelerinin avukatlığını yaptığını belirtti:

“Can Atalay, 2016 yılının 11. ayının 29’undan beri bizim avukatlığımızı yaptı. Aladağ yurt yangınında 11 tane yavrunun hayatını kaybetmesi üzerine biz avukat tuttuk, suçlu olanların hepsi serbest bırakıldı. Can Atalay iyi günde, kötü günde bizim avukatlığımızı yaptı. Bize yardımcı oldu, bu yüzden mi içeri düştü? Benim iki çocuğum ateşin içinde kaldı, biri hayatını kaybetti, biri yaralı geldi. Böyle adalet mi olur? Böyle Türkiye mi olur? Her yer Aladağ gibi. Orada 11 çocuk hayatını kaybetti, 8 yıl oldu. Başka memleketlerde de bu adaletsizlik var.”

“Milletvekili dokunulmazlığı olduğu halde içeride tutuyorlar”

Yangında yaşamını yitiren Sevimli Köylü’nün babası Ali Köylü ise, Atalay’ın milletvekili seçildiği halde cezaevinde tutulduğunu söyledi. Atalay’ın her şartta ailelerin yanında olduğunu söyleyen Köylü, şöyle devam etti:

“Can Atalay her çabayı gösterdi, arkamızda durdu. Milletvekili oldu, hapse attılar. Kızları katlettiler, hala adamlar dışarda serbest gezerken, Can Atalay’ın suçu günahı ne? Milletvekili dokunulmazlığı olduğu halde içerde duruyor. Bu ceza değil, insan özgürlüğünü katletmek. Burada kar kış oldu, buradan yola gidemediğimiz hallerde bile yaya geldi. Bizim yolumuz yoktu, bize yol yapmaya kalktılar. Bize yol yapma, evlatlarımıza sahip çıkmadınız ki. İçerde olmasaydı, deprem bölgesinde o kadar can gitti, bunları araştırırdı, aydınlatırdı. Evlatlarımız gitti, 8 yıl oldu halen adalet yerini bulmadı. Adalet kimlere var? Baştaki dayılara var. Bizim gibi yoksul insanlara adalet yok.”

“Can Atalay karda kışta hep yanımıza geldi”

10 yaşında yaşamını yitiren Bahtınur Baş’ın babası Mehmet Ali Baş ise Can Atalay’ın tahliye edilmesi çağrısını yineleyerek, “Meclis’te olursa bizim davamıza katkısı olur. Davalıların hiçbiri hapis yatmadı, arkalarında kim var? Acaba devlet mi var? Neden içerde yatmadılar? Hiç bilmiyoruz. Can Atalay karda kışta hep yanımıza geldi. Açık sözlü bir insan olduğu için mi içerde tutuyorlar, bilmiyorum. Hak hukuk diye bağıran birisiydi” dedi.

Dava süreci

Süleymancılar cemaatine ait kaçak yurtta elektrik sisteminin kısa devre yapması sonucu çıkan yangında 11’i çocuk 12 kişi yaşamını yitirmiş, 24 çocuk yaralanmıştı.

Yangınla ilgili dernek başkanı ve yurt müdürünün de aralarında bulunduğu 18 sanıktan 12’si, Kozan Ağır Ceza Mahkemesince 4 Temmuz 2019’daki duruşmada, 7 ay 15 gün ile 12 yıl 2 ay 20 gün arasında değişen hapis cezalarına çarptırılmıştı. Adana Bölge Adliye Mahkemesi, 14. Ceza Dairesi yerel mahkemenin kararını “eksik inceleme yapıldığı” gerekçesiyle bozarak 8 sanık yönünden yeniden yargılama yapılmasına karar vermişti.

18 kişinin yargılandığı dosyanın istinaf duruşması 31 Mayıs 2022 tarihinde Adana Bölge Adliye Mahkemesi 14’üncü Ceza Dairesi’nde görülmüş, 8 kişi hakkında hapis cezası verilmişti.

Mahkeme, sanık İsmail Uğur’un bilinçli taksirle birden fazla kişinin ölümüne sebep olma suçundan neticeten 15 yıl hapis cezası ile cezalandırılmasına, Cuma Ali Genç’in bilinçli taksirle birden fazla kişinin ölümüne ve yaralanmasına sebep olma suçundan neticeten 13 yıl 9 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına, sanıklar Mahmut Deniz, Mahir Kılıç, Mustafa Öztaş, Ramazan Keleş, Ramazan Dede’nin bilinçli taksirle birden fazla kişinin ölümüne ve yaralanmasına sebep olma suçundan neticeten 11 yıl 3 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına, Zeki Yılmaz’ın taksirle birden fazla kişinin ölümüne ve yaralanmasına sebep olma suçundan neticeten 4 yıl 2 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına karar vermişti.

Davanın avukatlarından Can Atalay hala içeride

Davanın avukatlarından Can Atalay, Gezi davasında çıkan karar nedeniyle 25 Mayıs 2022’de 18 yıl hapis ile cezalandırılarak Silivri Cezaevi’ne konulmuştu. Atalay, 14 Mayıs’ta yapılan seçimlerde TİP Hatay Milletvekili seçilmiş; mazbatası avukatları aracılığıyla teslim alınmıştı.

Son olarak Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı, Yargıtay 3. Ceza Dairesi’ne gönderdiği Gezi Davası’na ilişkin tebliğnamede Mücella Yapıcı dışındaki tüm tutsakların cezalarının onanmasını istemiş, Can Atalay’ın dokunulmazlık kapsamında olmadığı yönünde görüş bildirmişti.

Bize destek olun

Medyascope sizlerin sayesinde bağımsızlığını koruyor, sizlerin desteğiyle 50’den fazla çalışanı ile, Türkiye ve dünyada olup bitenleri sizlere aktarabiliyor. 

Bilgiye erişim ücretsiz olmalı. Bilgiye erişim eşit olmalı. Haberlerimiz herkese ulaşmalı. Bu yüzden bugün, Medyascope’a destek olmak için doğru zaman. İster az ister çok, her katkınız bizim için çok değerli. Bize destek olun, sizinle güçlenelim.