Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener’e yüklenerek, “İş cumhurbaşkanlığı adaylığının seçilmesine gelince masadan kalkmalar ve oturmalar geldi. Sırtımdaki hançerlerle seçime girmek zorunda kaldım” dedi.
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, 38. Olağan Kurultayı’nda konuştu.
“Sırtımdan hançerlendim”
İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener’e yüklenen Kılıçdaroğlu, “Altı lider oturduk. Kendilerine de şunu söyledim: ‘Ülkede demokrasi yok, bir sorunlar yumağı haline geldi ve bize tarihin yüklediği bir sorumluluk var. Biz altı lider bunun gereğini yapmak zorundayız. Demokrasiyi, insan haklarını getirmek zorundayız’ dedim, uzun uzun anlattım. Altı parti bir araya geldik ve ülkeyi nasıl yöneteceğimizi oturduk çalıştık. Hemen hemen her alanda ortak mutabakat metni hazırladık. İş cumhurbaşkanlığı adaylığının seçilmesine gelince masadan kalkmalar ve oturmalar geldi. Sırtımdaki hançerlerle seçime girmek zorunda kaldım. Ateşi ve ihaneti gördük. Yalana dolana rağmen, milyonlarca sığınmacıya rağmen çalıştık yılmadık, yıkılmadık, boyun eğmedik. Hançerlerle beraber yükümüz ağırdı” dedi.
“Değişim diyenler uzun zamandır değişmeyenlerdir”
Değişimcilere yüklenen Kılıçdaroğlu, şöyle devam etti:
“Hep şuna inandım: Yolu doğru olanın yükü ağır olur. Yükümüz ağırdı. Sırtımdaki hançerlerle yüküm ağırdı. Beni asıl üzen sırtımdaki yük değil, hançerlerdi. Seçim bitti. Kazanamadık. Daha nefes almadan değişim söylemleri başladı. Değişimi söylemini dillendirenler uzun zamandır değişmeyenlerdir. Ama seçimden sonra ilk işim onları değiştirmek oldu. Değişim… Aklı olan herkesin bilmesi gereken bir şey var. Değişim diyenler uzun zamandır değişmeyenlerdir. Değişim hayatın kendisidir. ‘Bu CHP Sivas’ın ötesine gidemiyor’ diyorlardı. Sivas’ın ötesine gidemiyorduk, rozet takamıyorduk. Bugün buralardan milletvekili çıkarttık, milletvekili. Hangi değişimden söz ediyorsunuz? CHP Türkiye coğrafyasının her yerinde konuştu, tartıştı. Değişimin içinde olanlar değişimi fark edemezler o yüzden bu ayrıntıya girdim. Asla yan yana gelemezler dedikleri insanlarla yan yana geldim. Asla kucaklaşamaz dedikleri insanlarla kucaklaştım.”
Gazetecileri de eleştiren Kılıçdaroğlu, “Değişimci olup da değişmeyen arkadaşlarım ve bazı gazetecilerin dillendirdiği bir şey var: ‘CHP sağa kaydı’. Bunlar sağın da solun da ne olduğunu bilmiyorlar. Açık net söylüyorum, CHP halkın partisidir. Avrupa’nın en güçlü sosyal demokrat partisi CHP’dir. Bazen değişimin içinde olanlar değişimi fark edemezler. Biz muhalefet politikamızı da değiştirdik. Sosyal kimlikler üzerinden politika üretmeye başladık. Namerde boyun eğmedim, eğmeyeceğim. Bir kere de olsa haramzadelerin sofrasına oturmadım, oturmayacağım. Benim yerim Halil İbrahim sofrası. Benim evim benim sarayımdır, benim mutfağım benim mutfağımdır. Sarayın sofrasına gidip diz çökmedim, doğru bildiğimi hep savundum” diye konuştu.
“Bay Kemal’in yol arkadaşı olacaksan…”
Kılıçdaroğlu, “Bay Kemal’in yol arkadaşı olacaksan, arkasından hançerlemeyeceksin” dedi ve şöyle devam etti:
Medyascope'un günlük e-bülteni
Andaç'a abone olun
Editörlerimizin derlediği öngörüler, analizler, Türkiye’yi ve dünyayı şekillendiren haberler, Medyascope’un e-bülteni Andaç‘la her gün mail kutunuzda.
“7 Mart 2023. Grup toplantısında şu cümleyi kurdum: Bay Kemal’in yol arkadaşı olmak zorundasınız. Bay Kemal’in yol arkadaşı olması için emeklinin, memurun, işçinin, sahte enflasyon hesaplarıyla hakları yendiği zaman Bay Kemal gibi gideceksiniz, TÜİK önünde direneceksiniz. Bay Kemal’in yol arkadaşı olmak zordur. Bay Kemal’in yol arkadaşı olmak için yoksul kesimlerin, taşeron işçilerin, sigortasızların sesi olacaksınız. Aksi halde Bay Kemal’in yol arkadaşı olamazsınız. Bay Kemal’in yol arkadaşı olmak için deprem bölgesine ilk giden olacaksınız. Onların sorunlarını dillendireceksiniz. Bay Kemal’in yol arkadaşı olacaksan, arkasından hançerlemeyeceksin.“
“Kaptan olarak gemiyi limana sağlam götüreceğimi herkes bilsin” diyen Kılıçdaroğlu, 20-25 gün bir tüzük kurultayı yapacaklarını söyledi. Cinsiyet kotası getireceklerini, yüzde 50 kadın kotası getireceklerini söyleyen Kılıçdaroğlu, “Cinsiyet kotası getireceğiz yüzde 50 kadın-erkek. Yığma üyeye son vereceğim. Milletvekilliğini üç dönemle sınırlayacağım. Belediye meclis üyeliklerine kontenjan getireceğiz. Danışma kurulunu üç kez toplamayan il düşmüş olacak. Mahalle temsilcilerimiz bir kadın bir erkek olacak” dedi.
Yeniyi inşa edeceklerini vurgulayan Kılıçdaroğlu, “Köklü değişimi beraber imza atmış olacağız. Çünkü hukuksal normu örgütümüz belirleyecek. Ve ben de bir sonraki kurultayda sizlerin arasında oturup, yeni seçilen genel başkanımı alkışlayacağım” diye konuştu.
Özeleştiri veren Kılıçdaroğlu, “Biliyorum, sizleri zaman zaman üzdüm. Ama bir şeyi bilmenizi isterim: Asla ve asla sizi üzecek, utandıracak bir şey yapmadım. Sizlerle beraber, sizler için, Türkiye için mücadele ettim” dedi.
Yerel seçimlerle ilgili konuşan Kılıçdaroğlu, “Önümüzde yerel seçim var: Daha Manisa’yı, Balıkesir’i, Bursa’yı, Denizli’yi alacağız. Hiç kimsenin umutsuzluğa kapılmanın hakkı yok” diye konuştu.
Kılıçdaroğlu, yedi madde okudu:
“1 – Bugün anayasa fiilen askıya alınmıştır. Demokratik, laik, sosyal hukuk devleti işlememektir.
2- Saray devleti çoklu organ yetmezliğiyle karşı karşıyadır. Güçler ayrılığı ilkesi tümüyle, fiilen bitmiştir.
3- Yoksulluğu yaymak saray devletinin politikasına dönüşmüştür. Yoksulluk bir anlamda kabullenilerek sürdürülebilir bir kültüre dönüşmüştür.
4- Türkiye fiilen yarı açık cezaevine dönüştürülmüş durumdadır. Şu anda tutuklu olan, Tolga Şardan’a, Can Atalay’a, Tayfun Kahraman’a, Osman Kavala’ya, Selahattin Demirtaş’a, Çiğdem Mater’e, Mine Özerden’e ve Barış Pehlivan’a selam gönderiyoruz.
5- İktidarda kalmak için her türlü hile ve sahtekarlığı yapmak sarayın meşru politikası haline gelmiştir.
6- Ülkenin dış politikası fiilen iflas etmiştir.
7- Yanlış dış politikanın bedeli olarak Türkiye bir sığınmacı deposu haline dönüştürülmüştür.“