“Yıkım dolu bir gelecekten daha iyisini hak ediyoruz” – 2014’te Gazze’de savaşan eski İsrailli askerin barış çağrısı

Ariel Bernstein, İsrailli gazilerin kurduğu işgal ve savaş karşıtı sivil toplum kuruluşu Breaking the Silence’ta (Sessizliği Bozmak) araştırmacı olarak çalışıyor. Silahı bıraktıktan sonra, Filistin ve İsrail arasında barışın sağlanması için çalışmaya başladı.

Bernstein, saldırı sabahı yaşadıklarını anlatarak başlıyor: “7 Ekim sabahı Tel Aviv’de alarm sesleriyle uyandım. Kısa bir süre sonra korkunç haberler gelmeye başladı. O sabah Hamas’ın vahşetinin korkunç tablosunu bir araya getirmeye başladığımızda, İsrail’in Gazze’de başka bir savaşla karşı karşıya olduğu ortaya çıktı.”

Bernstein bu savaştan 9 sene önce, yine Gazze’de olan İsrail askerlerinden biriydi. Sadece 20 yaşındaydı. Nahal isimli özel kuvvetler birimindeydi.

Gazze’nin nasıl bir yer olduğuna, insanların orada nasıl yaşadığına, kim olduklarına dair çok az fikrimiz vardı; Gazze’yi sadece belli belirsiz, herkesin ölmemizi dilediği hain bir yer olarak düşünüyorduk. Endişeye kapıldığımı, bazılarımızın geri dönemeyeceğinden korktuğumu hatırlıyorum.

Gazze, 2014

Bernstein’ın Gazze’ye gitmeden önce Batı Şeria tecrübesi de vardı ancak bunların bambaşka şeyler olduğunun altını çiziyor: “Gazze’de savaşmak daha önce Batı Şeria’da yaptığım her şeyden farklıydı. İsrail ordusunun bu kadar yoğun ateş gücü kullandığını hiç görmemiştim. İsrail ordusu sivillerin bölgeyi terk etmesini emrettiği için kalan herkesin Hamas militanı ya da destekçisi olduğunun altı çizildi. Yani onlar, meşru hedeflerdi.”

Ariel Bernstein

“Bana verilen emirleri sorgulamadım. Sağ çıkmayı çok önemsiyordum. O mahallede geçirdiğimiz iki hafta boyunca sürekli olarak şüpheli hareketlerden, pusulardan ve bubi tuzaklı evlerden haberdar edildik. Hamas savaşçıları bir sonraki evde ekiplerimizden birini fark etti, bir füze ateşledi ve Teğmen Peles adında bir subayı öldürdü. Vücudunu parçalandı ve arkadaşları parçalarını toplamak zorunda kaldı.”

Bu ve benzer birçok hikaye, Bernstein’ın Gazze’de yaşadığı dehşetin örneklerinden.

Tüm bu yaşadıkları ona, savaşmaktan başka bir yol olduğunu da gösterdi. Barış.

Bernstein, “Filistinlilerle Gazze’deki işgal ve kuşatmayı sona erdirecek bir anlaşma için çaba göstermeliyiz. Gazze’deki yaşam sürdürülebilir değil. Toplumumuzun Gazze’deki durum üzerine düşünmeyi nasıl reddettiğini hayretle izliyorum. Kendi kendime 2014 çatışmasında neden savaştığımı soruyorum. Bu nedenlerle kendimi aktivizme verdim.”

Bernstein, İsrail’in kendini savunma hakkı olduğunu ve bu motivasyonla asker olduğunu söylüyor ancak bir şerh de düşüyor: “Askeri gücümüzü intikam almak için kullanmaya hakkımız yok.”

Gazze, 2014

Ariel Bernstein’e göre, Netanyahu ve hükümeti aynı hataları yapmaya devam ediyor. Netanyahu’nun, ülkeyi kutuplaştıran bir politika izlediğini söylüyor: “Bugünlerde İsrail’de Filistinlilerle dayanışma içinde olmak, barış ve ortak yaşam vizyonuna bağlı kalmak en iyi ihtimalle saflık, en kötü ihtimalle de ihanet olarak görülüyor.”

Bernstein sözlerini şöyle tamamlıyor: “Şimdi, bir başka savaşa gönderilen askerlerin sağduyulu sesi olmak istiyorum. Askeri güç, hem Filistinliler hem de İsrailliler için umut vaat eden siyasi bir çözümle eşleştirilmediği sürece bu sorunu çözmeyecektir. Savaş sona erdiğinde ve ateşkes ilan edildiğinde bunun bir son değil, sadece bir başlangıç olduğunun farkına varmalıyız. Bu topraklarda yaşayan her iki ulus da karşılıklı yıkımdan daha fazlasını içeren bir geleceği hak ediyor.”

Kaynak: Guardian

Bize destek olun

Medyascope sizlerin sayesinde bağımsızlığını koruyor, sizlerin desteğiyle 50’den fazla çalışanı ile, Türkiye ve dünyada olup bitenleri sizlere aktarabiliyor. 

Bilgiye erişim ücretsiz olmalı. Bilgiye erişim eşit olmalı. Haberlerimiz herkese ulaşmalı. Bu yüzden bugün, Medyascope’a destek olmak için doğru zaman. İster az ister çok, her katkınız bizim için çok değerli. Bize destek olun, sizinle güçlenelim.