Özgür gazeteciliğe destek olun
Search
Close this search box.

İYİ Parti savruluyor mu? | Eski İYİ Parti Milletvekili Hasan Subaşı: “Cumhurbaşkanı adayı diye sunduklarının karşısına bugün aday çıkarırsan, kırgınlıklar çoğalabilir”

Merkez sağ olma iddiasıyla yola çıkan İYİ Parti’deki kopuşların sebeplerini, eski İYİ Parti Milletvekili Hasan Subaşı, Medyascope’a anlattı. İYİ Parti’nin iktidara karşı muhalefeti bırakıp, muhalefete karşı muhalefet ettiği bir görüntü sergilediğini söyleyen Subaşı, “Cumhurbaşkanı adaylığına layık gördüğünüz başkanların karşısına aday bulmanız ve ‘Bizim adayımız daha iyidir’ diyerek seçmeninizi ikna etmeniz zor olacaktır, kırgınlıklar çoğalabilir” dedi.

İYİ Parti’de Altılı Masa sürecinde başlayan istifalar 14 Mayıs seçimlerinden sonra da devam etti. İstifaların sebeplerinden birinin Parti’nin her ilde aday çıkarma kararına teşkilatların ikna edilememesi olduğu konuşuluyor. Özellikle Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Mansur Yavaş ve İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu’nun karşısına aday çıkarma kararı tartışma konusu. Parti’den ayrılan isimlerin parti kurması, Adalet ve Kalkınma Partisi (AKP) ve Milliyetçi Hareket Partisi (MHP) ile işbirliği iddiaları, İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener’in Anıtkabirdeki 10 Kasım töreninde Devlet Bahçeli ile yakın görüntü vermesi tartışmaları artırdı.

Merkez sağ olma iddiasıyla yola çıkan İYİ Parti’deki kopuşların sebebi ne? Parti muhalif tutumunu değiştirdi mi? Yaşanan gelişmeler bir karar sonucu mu meydana geliyor yoksa bir savrulma mı söz konusu? İYİ Parti yola devam edebilecek mi? Eski İYİ Parti Milletvekili Hasan Subaşı Medyascope‘un sorularını yanıtladı.

İYİ Parti savruluyor mu yoksa yaşanan gelişmeler bir karar ve tercih mi?

“İYİ Parti merkez parti olma iddiasıyla kurulmuştu. İktidara muhalif duruşu ile de önemli bir ivme yakalamıştı. Kısa zamanda performansı ile zoru başarmış, merkez parti iddiası ile de umutlar yeşermişti. Fakat zaman geçtikçe merkez parti iddiasıyla ilgili önemli adımlar atamadı. Oysa cesaretle demokrasi ve özgürlük arayışı muhalif duruşu ile çok önemli bir parti hüviyetine kavuşabilirdi. Maalesef kapsayıcı olamadı, Milliyetçilik ve Ülkücülük konusunda MHP ile rekabet eden bir pozisyona sıkıştı. Bu çizgi merkez parti olma iddiasında bir zaaf yarattı.

“Toplumda İYİ Parti’nin bugünkü iktidara karşı muhalif tutumunun değiştiği yönünde bir kanaat oluştu”

Daha da önemlisi muhalefet partisi olarak konumlanan İYİ Parti’nin Masa’dan kalkmasından itibaren muhalif duruşu kuşku yarattı. Toplumda İYİ Parti’nin bugünkü iktidara karşı muhalif tutumunun değiştiği yönünde bir kanaat oluştu. Oysa İYİ Parti’yi MHP’den memnun olmayan, daha çok demokrasi isteyenlerin kurduğu partidir söylemi hoş karşılanıyordu. Bu kararın ve uzlaşmacı İYİ Parti’nin kuruluşunun ne kadar isabetli olduğunu belediye seçimlerinde de görmüştük.

Tansu Çiller ve Meral Akşener

Türkiye’de seçmen, iki kadın lidere avans vermiş destek olmuştu, biri Tansu Çiller biri de Meral Akşener. Maalesef merkez sağ Tansu Çiller’de yara aldı, Sayın Meral Akşener’de ise Parti merkez sağ çizgiye gelemedi.

Seçimler sürecinde, Altılı Masa’daki bazı gelişmeler ve söylemler güven erezyonuna neden oldu. Açıkça güven sorunu oluştu ve bu da seçimleri etkiledi. İYİ Parti’nin Masa’dan kalkması, seçimlerden sonraki çizgisi ve adaylık tartışmaları partinin savrulduğu izlenimini yaratıyordu. Sanki muhalif tutumunu değiştirdi ve muhalefete karşı muhalefet eden bir görüntü sergiliyor gibiydi.”

İstifaların Mansur Yavaş karşısına aday çıkarma kararına tepki olduğu söyleniyor. Teşkilatlar “her ilde aday” kararına ikna olmadı mı?

“Siyaset iddia işidir. Bir iddianız ve hedefleriniz olur. Ankara İstanbul ya da benzer illerde ‘Aday çıkarın aday bulun ve arkasında durun’ derseniz bunun siyaset pratiğinde karşılığını bulmak kolay değildir. Teşkilat yapınızın emek vererek, masraf ederek, buna inanarak performans göstermesi gerekir. Cumhurbaşkanı adaylığına layık gördüğünüz başkanların karşısına aday bulmanız ve ‘Bizim adayımız daha iyidir’ diyerek seçmeninizi ikna etmeniz, teşkilatlarınızı motive etmeniz zor olacaktır. Teşkilatlar ile samimi gönül bağını kurabilirseniz teşkilatları çalıştırabilirsiniz. Aksi halde kırgınlıklar çoğalır.

Parti’de MHP ile organik ilişkileri süren partililerin olduğu iddiası var. Akşener’in 10 Kasım’da Anıtkabir’de MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli ile gülümseyerek sohbet edip kameraları görünce ağzını kapatması, yan yana görüntü verip el sıkışması dikkat çekti. Parti’de farklı görüşler mi var?

Partide milliyetçiler bir araya gelmeli diyenler olduğu gibi Cumhuriyet Halk Partisi ya da Adalet ve Kalkınma Partisi ile bir arada hareket etmek isteyenlerin olduğu görüntüsü var. Eskişehir milletvekili hiç bekleyemedi iktidar partisine geçmeyi tercih etti. Parti’de böylesine farklı görüşler varsa, ilk akla gelen aday tespit yöntemi tartışmalı hale gelmiş demektir. İkinci olarak lider kadrosunun bu farklı görüşleri mümkün olduğunca sağlıklı tartışmalarla toparlayıp benzer görüşte ikna edemediğidir.

“Parti muhalif çizgisinden geri adım atmamalıdır”

Parti muhalif çizgisinden geri adım atmamalıdır. Ucube sistem diyerek eleştirdiği bu hükümet sistemine karşı ciddi muhalefet eden İYİ Parti, demokratik parlamenter sistem vurgusu, hukuk ve özgürlük arayışı ile yoksulluk ve açlığa karşı mücadelesi ile var olmuştu. Bundan vazgeçiyor mu kuşkusu partinin duruş değiştirmesi anlamına gelir. Bu durum çok ciddi yıpranma süreci getirir, zaaf yaratır, taraftar kaybına yol açar.

Yavuz Ağıralioğlu iktidara yakınlığıyla biliniyor. Kurduğu partinin karşılığı var mı?

“Yavuz Ağıralioğlu muhafazakar ve milliyetçi yönü baskın olan bir arkadaşımızdır. İktidara yakın görüşte olduğu söylenebilir. İktidara yaklaşmayı tercih etmeyerek yeni parti kurmayı düşündüğüne göre iktidarın ekonomi ile ilgili faturasını taşımak istemiyor demektir. Çünkü vebali çok ağır. Böyle bir ekonomik tablo Türkiye’nin altından kolay kalkabileceği bir tablo değil. Cumhurbaşkanı’nın ‘Ben ekonomistim’ diyerek ortaya koyduğu borç yükünün altından çocuklarımız bile kolay kalkamayacak. Toplumun büyük çoğunluğu yoksulluk sınırı altında kalmıştır. Çalışan nüfusumuzun yarısı asgari ücretli ve açlık sınırı altındadır. Yavuz Ağıralioğlu iktidara yakın görüşte de olsa o ateşin içine girmek istemediği için ‘Sizden daha iyi yaparım’ iddiasıyla yola çıkıyor. Bu tabloda çizdiği görüntü budur.”

“Devletin halkı yönetmesi giderek zorlaşacak”

Denetimi olmayan sorgulanamayan böyle bir rejimin ekonomiyi berbat etmesinin yanında bugün en güncel olan Anayasa Mahkemesi krizinin çok açık bir rejim krizi olduğundan da söz etmek gerekir. Nedeni ve tetikleyicisinin de iktidarın ta kendisi olduğu bilinen gerçekliktir. Yargı ve hukuk nizamını çökerten bir iktidarın ekonomiyi düzeltmesi mümkün olmayacağı gibi devletin halkı yönetmesi de giderek zorlaşacaktır.

İYİ Parti yok olmaya doğru mu gidiyor yoksa işlevsel olduğu sürece devam eder mi?

“Hâlâ merkez sağ parti ihtiyacı olduğu için gönlümden geçen, ayrılmış olmama rağmen, İYİ Parti’nin toparlanıp merkez iddiasını sürdürebilmesidir. İktidarı dengelemek ve değiştirmek, hâlâ inanıyorum ki Cumhuriyet Halk Partisi ve bir merkez sağ partinin yan yana gelmesi ile mümkündür. İYİ Parti keşke toparlanabilse ve savrulmayı durdurabilse. Parti içi bir özeleştiri dönemi gerçekleştirebilse. Ama maalesef partilerde parti içi demokrasi yetersiz olduğu için özeleştiri pek de mümkün olmuyor.”

Bize destek olun

Medyascope sizlerin sayesinde bağımsızlığını koruyor, sizlerin desteğiyle 50’den fazla çalışanı ile, Türkiye ve dünyada olup bitenleri sizlere aktarabiliyor. 

Bilgiye erişim ücretsiz olmalı. Bilgiye erişim eşit olmalı. Haberlerimiz herkese ulaşmalı. Bu yüzden bugün, Medyascope’a destek olmak için doğru zaman. İster az ister çok, her katkınız bizim için çok değerli. Bize destek olun, sizinle güçlenelim.