Red Bull’un kendi ayağına taktığı çelme: Sergio Perez

Formula 1’in en baskın takımı Red Bull’da; Max Verstappen’in durumu, aracın efsanevi tasarımcısı Adrian Newey’nin ayrılma kararı, Christian Horner hakkındaki iddialar ile sular hiç durulmuyor. Lakin bir problem daha var: Sergio Perez’in performansı. Medyascope Spor’dan Deniz Su Özköylü, Red Bull ve Meksikalı pilotun ilişkisi üzerine yazdı.

Red Bull’un kendi ayağına taktığı çelme: Sergio Perez

Imola’da Lando Norris’in Verstappen’nin 0.7 saniye gerisinde damalı bayrağı görmesiyle çalmaya başlayan çanların sesi her yarış biraz daha yükseliyor. Red Bull ve McLaren’nın bu iki aracı arasındaki çekişmeyi düzenli olarak izler olduk. Miami’de kariyerinin ilk zaferini kucaklayan Norris de kendine güvenini pek bir toplamış, kendini “yenilmez” olarak nitelendirdiğimiz Hollandalı’nın net rakibi olarak görür halde.

Tekrar ve tekrar sorulan soru aynı: Sergio Perez’in Monako’daki kazasını ve devamında bir türlü gün yüzü görmeyen performansını göz önüne alınca, gridin ön grubunun sezon başından bu yana kat ettiği yol Red Bull’un Takımlar Şampiyonası’nı ellerinden almaya yeter mi? 

İspanya Grand Prix’si sonrasında tablo şu şekilde: Max Verstappen’nin en yakın rakibi Lando Norris ile arasında 69 puan var. Güzel rekabetler izlemeye devam edeceğimizden emin olmakla beraber o ara kolay kolay kapanmaz. Diğer tarafta markalara baktığımızda Red Bull’un arkasındaki isim 60 puan fark ile Ferrari. Sezon içi araç geliştirme yarışında ipin ucunu kaçırdığından korkarım ki alıştığımız bir Ferrari senaryosu yine bizi bekliyor. Bu nedenle burdan da umudu kesecek olursak elimizde yine McLaren ile Lando Norris ve iyi gününü yakalarsak Formula 1’deki ikinci yılını sürdüren Oscar Piastri kalıyor. 150’sini Norris’in topladığı 237 puanıyla McLaren’nın Red Bull’a yaklaşması kendileri adına mükemmel geçecek ve Red Bull’un iki otomobili için de korkunç geçecek en az bir yarışa bağlı. Fakat gerçek anlamda rekabete dahil olabilen bir McLaren’da şimdilik Oscar Piastri’in performansı Lando Norris’in sergilediği yarışların yanında çok güçsüz kalıyor. Böyleyken son yarışlarda Max Verstappen’nin Perez’i ne denli ona yardımcı olmuyorsa, Piastri de toparlanmadığı halde McLaren bu Takımlar Şampiyonası potansiyeli bir hayal olarak kalacaktır.

Geçtiğimiz hafta sonu (23 Haziran) gördüğümüz üzere McLaren, Ferrari ve artık Mercedes’in rekabete dahil olması, aslında bir nevi yine Avusturyalı takımın işine gelmiş oldu. Yaklaşık 0.3 saniyelik farklarla sıralanan bir gridde liderliği kapana yetişmek isteyen ve yetişme imkanı olanın (bu senaryoda Lando Norris) aradakileri kolayca geçemeyeceği kadar ince bir çizgide yarışıyoruz. Ama diğer tarafta bütün bir sezon dahi tek araçla yarışsa Takımlar Şampiyonası’nı kaptırmayabilecek bir Red Bull var. Eğer o direksiyonda Max Verstappen gibi bir isim olmasaydı, iki şampiyonluk yarışının da bolca değişiklik gösterdiği bir sezon izleyebileceğimiz kadar yakın bir ön grup var. Yani yenilmez olanın Red Bull değil Max Verstappen olduğu tasdikleyen bir sene oluyor.

Peki bu “acaba” dedirten haftalarda, istikrarlı şekilde istikrarsız performansına rağmen Red Bull neden Perez konusunda ısrarcı? 

İspanya’da dört yarışın ardından ilk kez Q3’e girmiş olsa da Meksikalı pilot, Kanada’da hasarlı aracını tehlikeli şekilde piste geri çıkardığı için aldığı grid cezasıyla kendini 11. sırada başlarken buldu. Buradan 8. sıraya kadar toparlayabilen Perez son haftalarda üzerinde oluşan baskıyı belki bir nebze olsun hafifletebildi. 

Medyascope'u destekle. Medyascope'a abone ol.

Medyascope’u senin desteğin ayakta tutuyor. Hiçbir patronun, siyasi çıkarın güdümünde değiliz; hangi haberi yapacağımıza biz karar veriyoruz. Tıklanma uğruna değil, kamu yararına çalışıyoruz. Bağımsız gazeteciliğin sürmesi, sitenin açık kalması ve herkesin doğru bilgiye erişebilmesi senin desteğinle mümkün.

Yine de Monako’daki büyük kazasının ardından motivasyon olsun diye mi bilinmez uzatılan kontratıyla Sergio Perez iyi başladığı sezona şimdi tutunamaz halde. Bu yeni iki senelik kontratla Carlos Sainz, Yuki Tsunoda ve (pek bir şansı zaten olmasa da) Daniel Ricciardo gibi isimlerin önü kapanınca ister istemez herkes bu koltuğun hakkı yendi mi diye soruyor. Takımla dördüncü senesindeki Perez, Red Bull ile 5 galibiyet ve 29 podyum gördü. Ayrıca takımın 2022 ve 2023 sezonlarındaki Takımlar Şampiyonası zaferlerinde kendisine biçilen rolü gayet iyi oynadı. Yılın başındaki performansını düşününce de Red Bull’un iki yıl daha bu yola baş koyması mantıksız değildi. Hele de bu denli 2. pilot olmayı kabullenmiş bir sürücü bulmuşken rutini bozmak belki de gereksizdi. Şimdi bakıncaysa sanki bu kontrat erken verilmiş bir karar. Ya da takım Monako’dan sonra işlerin düzeleceğinden emindi. Sonuçta Red Bull’a geçtiği 2021 yılından itibaren Meksikalı pilot, Sürücü Şampiyonası’nda sırasıyla her sene 4, 3 ve 2. gelerek buraya kadar geldi. 

Ama ben araya küçük bir hikaye sıkıştırmak istiyorum. Zamanında Red Bull’un sezon ortası kapıya koyduğu ve devamındaki yıl koltuksuz kalan Alex Albon’nun pistlere dönmek için başvurduğu yöntemlerden biri dev bir excel dosyası hazırlayıp kapı kapı gezmekti. Bu dosyada yer alan istatistik, kendisinin Max Verstappen’nin takım arkadaşı olduğu dönem ile onun koltuğunu devralan Sergio Perez’in 2021 yılının ilk yarısında Max’e karşı performansının bir karşılaştırmasını içeriyordu. Ne kadar Albon’nun 2020’de Red Bull’da geçirdiği talihsiz ve kısa dönem podyumlardan ve birçok potansiyel puandan uzak geçmiş olsa da, koltuğunu kaptırdığı Meksikalı pilotun Verstappen ile arasındaki performans farkı o dönem için aslında daha açıktı. Albon günün sonunda kendine tekrar gridde bir yer edindi ve bu hesapların üstünden de dört sene geçti geçecek. Ama sonuçta; zamanında iki genç sürücüyü yıldız pilotlarının fazla gerisinde kalmaları nedeniyle sezon ortası kovan bu takımın Sergio Perez’i bu kadar uzun zamandır tolere etme sebebi sadece deneyim veya sponsorluk mu? Değilse ne ve buna gerçekten değiyor mu? Çünkü gün gelir de sezonun son yarışlarına doğru Mclaren veya Ferrari, Takımlar Şampiyonası’nda farkı kapamayı gerçekten başarırsa Red Bull için bu can yakıcı ve gereksiz bir kayıp olacak. 

Yazan: Deniz Su Özköylü

Editör: Doğa Üründül