Çocukların haklarına erişimini sağlamak ve güvenli bir şekilde büyümelerini desteklemek amacıyla kurulan Koruncuk Vakfı, bu yıl 45. yaşını kutluyor. İstanbul – Beşiktaş’ta düzenlenen toplantıda, vakfın 45. yıl dönümü için planlanan etkinlikler duyuruldu. Toplantıya vakfın yönetim kurulu üyeleri ve Koruncuk Vakfı ile yolları kesişen üç üniversite öğrencisi kadın da katıldı.
2019 yılından beri belirlediği yeni modelle sadece kız çocuklarına yönelik çalışmalar yürüten Koruncuk Vakfı, çocukların barınma, eğitim ve pek çok sosyal ihtiyacının giderilmesine yardımcı oluyor. 45 yıl önce suça sürüklenen çocukları korumak amacıyla kurulan vakıf, artık hem ekonomik durumu nedeniyle eğitime erişemeyen hem de yeterli ebeveyn ilgisi alamayan kız çocuklarına destek veriyor. 1979 yılında dönemin İstanbul Emniyeti Çocuk Şubesi Müdürü Hüseyin Bilgin öncülüğünde kurulan Koruncuk Vakfı, çocukların, özellikle kız çocuklarının güçlendirilmesi ve toplumun daha adil, insan haklarına saygılı bir geleceğe doğru ilerlemesi amacıyla çalışmalarını sürdürüyor.
Koruncuk Vakfı, 2019 yılında geçtiği yeni model ile sadece kız çocuklarına destek olmaya başladı. Vakıf, bu yıl 18 genç kadının üniversiteyi kazanmasına destek oldu. Gençlerin kazandığı bölümler arasında tıp, ebelik, harita mühendisliği, coğrafya, sivil havacılık ve kabin hizmetleri ile grafik tasarım yer alıyor.
Vakıf, toplam bin çocuğun hayatına dokunuyor; bunlardan 125’i vakfın yurdunda kalıyor, 100’ü aile evinde vakıftan ekonomik destek alıyor. Çocukların sadece kendileri değil, aileleri ve kardeşleri de bu süreçte destekleniyor. Kahramanmaraş merkezli 6 Şubat depremlerinden sonra vakıf, depremin etkili olduğu şehirlerdeki kız çocuklarına da öncelik tanımaya başladı.
45.yıl etkinlikleri kapsamında bu yıl 12 Ekim’de, hem 45. yılını hem de Dünya Kız Çocukları Günü’nü kutlamak üzere Koruncukköy Bolluca’da bir şenlik, 12 Kasım’da bir eğitim konferansı, 15 Kasım’da bir resim sergisi ve aralık ayında da bir bağış gecesi düzenlenecek.
“Çocuklara güvenli bir yaşam sunmak hepimizin önceliği olmalı”
Toplantıda söz alan Koruncuk Vakfı Mütevelli Heyeti ve Yönetim Kurulu Başkanı Av. Dr. Figen Samuray, sözlerine günlerdir kayıp olan ve iki gün önce cansız bedenine ulaşılan sekiz yaşındaki Narin Güran ile başladı:
“Kız çocuklarının eğitimi için çalışan bir sivil toplum kuruluşunun başkanı olarak, ülkemizde kız çocuklarının karşılaştığı bütün sorunlar için derin bir kaygı ve üzüntü duyuyorum. Çocukların temel haklarından mahrum kaldığı ve yaşamlarının tehlikede olduğu her durum, ülkemizdeki her kurumun ve bireyin sorumluluğudur. Çocuklarımıza güvenli bir yaşam sunmak hepimizin önceliği olmalıdır. Umarım çocuklara sağlıklı, sevgi dolu ve güvenli bir geleceği inşa edebiliriz.”
Vakfın yarım asra yaklaşan süresi boyunca, her zaman çocuğun üstün yararına öncelik verilmesi koşuluyla çalışmalarını sürdürdüğünü dile getiren Samuray, “Bugün hâlâ ayakta kalıp gündemde kalarak, ülkemizdeki en önemli sorunlardan biri olan kız çocuğu ve eğitim konusuna odaklanarak varlığımızı sürdürüyoruz. Özellikle 2019 yılı itibarıyla hayata geçirdiğimiz yeni eğitim modelimizle, kız çocuklarımız üzerinde çok daha büyük ve kalıcı etkiler yaratmayı hedefliyoruz” diye devam etti.
Vakfın başkan yardımcısı Avukat Seda Akço, eğitimi ve eğitime istekli olmayı önemsediklerinin altını çizdi ve başarı şartı aramadıklarını hatırlattı. Fark yaratmak açısından başarı şartı aramamanın kendileri için önemli olduğunu vurgulayan Akço, “Birçok yatılı okul ve yurtta olduğu gibi, gelen çocuklar henüz ebeveyn bakımı dikkatine sahip olmadığı için, bir yurt modeli oluşturmaya çalışıyoruz. Sadece okula göndermek yeterli değil, daha fazlasını yapmaya ihtiyaç var” dedi.
Daha sonra Koruncuk Vakfı ile yolları kesişen üç üniversiteli genç kadın kendi deneyimlerini ve hayatlarını anlattı. Makine Mühendisliği bölümünde okuyan Aysun, Koruncukköy’de çok kısa bir dönem kalmış olmasına rağmen bunun kendisi için çok özel bir dönem olduğunu söyledi. Hayatını Koruncuk öncesi ve Koruncuk sonrası olarak ikiye ayırabileceğini belirten Aysun, “Mezun olduktan sonra üniversite eğitimim için de burs ve staj imkânı sağladılar. Şu anda sadece fiziksel olarak ayrıldık ancak manevi olarak hep bir aradayız. Ben de meslek hayatına atıldıktan sonra kız çocuklarına destek vermeyi çok isterim” diye devam etti.
Medyascope'un günlük e-bülteni
Andaç'a abone olun
Editörlerimizin derlediği öngörüler, analizler, Türkiye’yi ve dünyayı şekillendiren haberler, Medyascope’un e-bülteni Andaç‘la her gün mail kutunuzda.
6 Şubat depremleri esnasında Kahramanmaraş’ta olan ve depremin ardından Koruncukköy’e kabul edilen, şu anda da İngiliz Dili ve Edebiyatı öğrencisi olan Mesude ise duygularını şu cümlelerle aktardı: “Koruncukköy’de çok kısa süre kalmama rağmen bana çok büyük destek oldular. Bu zorlu süreçte en büyük desteğimin Koruncuk olduğunu söyleyebilirim. Mezun olduktan sonra da desteklerini hiç esirgemediler, ben de mezun olduktan sonra onlara destek olmak istiyorum.”