İkinci Dünya Savaşı’ndan eşcinsel asker mektupları: “Sevgilim, savaşın bittiği zamanı hayal et”

İkinci Dünya Savaşı sırasında iki eşcinsel askerin birbirlerine yazdığı aşk mektupları, İngiltere’nin Oswestry kentinde açılan yeni bir sergiye ilham kaynağı oldu. Sergi, farklı dönemlerden aşk hikayelerini bir araya getirerek “aşkın değişmeyen doğasını” göstermeyi hedefliyor.

Mektuplar 2008 yılında Bradley’in ölümüyle ortaya çıktı

İngiltere’nin Oswestry kentinde açılan bir sergi, İkinci Dünya Savaşı döneminden kalan bir aşkın izlerini günümüze taşıyor. Gilbert Bradley ve Gordon Bowsher adlı iki askerin birbirlerine yazdığı aşk mektupları, sanatçı Megan Hayward ve şair Emmy Clarke’a ilham verdi. Sanatçılar, bu mektuplardan yola çıkarak farklı dönemlerden yerel aşk hikayelerini topladı ve ART-efact Oswestry sanat programı kapsamında bir sergiye dönüştürdü.

Gilbert Bradley

Aşkın değişmeyen doğası

Hayward, serginin amacını şöyle açıklıyor: “Sergi, iletişim biçimi veya kiminle olduğu fark etmeksizin, aşkın asla değişmediğini göstermek için farklı cinsel yönelimleri kapsayan yerel aşk hikayelerinden kesitler sunuyor.” Sanatçı, Gilbert ve Gordon’un mektuplarının modern hikayelerle iç içe geçtiğini ve bunların birlikte “aşkın aşk olduğunu” kanıtladığını belirtiyor.

Mektuplardan yansıyan duygular

Serginin merkezinde yer alan asker mektupları, dönemin zorluklarına rağmen yaşanan duyguları gözler önüne seriyor. Bowsher’in 24 Ocak 1939 tarihli mektubunda yazdığı “Canım, sabahın erken saatlerinde postacıyı bekleyerek bütün gece uyanık yatıyorum ve senden bir şey getirmediğinde sadece bir sinir yumağı olarak kalıyorum” sözleri, askerler arasındaki özlemi ortaya koyuyor.

12 Şubat 1940 tarihli başka bir mektupta eşcinsel asker Bowsher şöyle yazıyor: “Hayatta seni sürekli yanımda tutmaktan başka hiçbir şey istemiyorum… Annenin ve babanın tepkisinin ne olacağını görebiliyorum ya da görebildiğimi sanıyorum… Dünyanın geri kalanının aşkımızın ne olduğuna dair hiçbir fikri yok – bunun aşk olduğunu bilmiyorlar.”

Daha açık fikirli bir dünya özlemi

Başka bir mektupta ise Gordon’un geleceğe dair umutları görülüyor: “Sevgilim, günün birinde dünya daha bilge ve daha açık fikirli olduğunda tüm mektuplarımız yayınlansa harika olmaz mı?”

“Sevgilim, savaşın bittiği zamanı hayal et”

Mektuplar aynı zamanda çiftin gelecekle ilgili hayallerini de yansıtıyor. 1 Şubat 1941 tarihli bir mektupta Bowsher şöyle yazıyor: “Sevgilim, lütfen ciddi bir şekilde kendi zihnine dal ve bir kez olsun geleceğe bak. Savaşın bittiği ve birlikte geçireceğimiz zamanı hayal et… Şimdiden itibaren, hayatımızın en altın çağının hayaliyle yaşamak daha iyi olmaz mı?”

Sergi, ziyaretçilere eşsiz bir deneyim sunuyor. Duvarlarda Clarke’ın şiirleri, Hayward’ın ses enstalasyonu ile bir arada yer alıyor. Ziyaretçiler, rahat bir koltukta oturup telefonu kaldırarak “farklı dönemlerden yerel aşk hikayelerini” dinleme fırsatı buluyor.

Savaşta eşcinsel olmak: “Mektuplarımın yok edilmesini istiyorum”

Sergi, savaş zamanında eşcinsel olmanın zorluklarını da gözler önüne seriyor. O dönemde eşcinsellik yasadışıydı ve silahlı kuvvetlerde eşcinsel ilişki yaşayanlar kurşuna dizilebilirdi. Bowsher’in bir mektubunda yazdığı “Mektuplarımın hepsinin yok edilmesini istiyorum. Lütfen sevgilim, bunu benim için yap” sözleri, dönemin koşullarını ortaya koyuyor.

Mektuplar nasıl ortaya çıktı?

Bradley ve Bowsher’in mektupları, eşcinsel ilişkilerin yasadışı olduğu bir dönemde yazıldı. Mektuplar, Bradley’nin 2008’deki ölümünden sonra keşfedildi. Hayward, bu mektupların yerel LGBTİ+ topluluğu üzerindeki etkisine dikkat çekiyor: “Kırsal bir kasabada yalnız hissetmek kolay. Ancak bu mektupların yıllar önce kasabadan gelip geçtiğini bilmek, toplumun ne kadar ilerlediğinin hatırlatıcısı.”

“İnsanların hikayelerini duyulabilir aşk mektuplarına dönüştürmek istiyorum”

Sergi hazırlık sürecinde Megan Hayward, özellikle LGBTİ+ topluluğundan olmak üzere, halktan aşk mektupları topladı. Hayward, “İnsanların hikayelerini duyulabilir aşk mektuplarına dönüştürmek istiyorum. Böylece insanlar sergiye gelip kulaklık takarak bu aşk hikayelerini dinleyebilecekler” dedi.

Oswestry Kent Müzesi küratörü Mark Hignett, eşcinsel askerler Bradley ve Bowsher’in aşk mektuplarının tarihsel değerini vurguluyor. Hignett, “Bu tür mektuplar son derece nadir. Çünkü suç teşkil ediyorlardı. Eşcinsel erkekler ağır işlere gönderilebilir veya yıllarca hapiste kalabilirlerdi” diye ekliyor.

Ziyaretçiler, rahat bir koltukta oturup telefonu kaldırarak “farklı dönemlerden yerel aşk hikayelerini” dinleme fırsatı buluyor

Hayward ve Clarke’ın mektupları, 28 Eylül 2024’e kadar çarşamba, cuma ve cumartesi günleri ART-efact Oswestry Sergisi’nde ziyarete açık.

Kaynak: Pink News

Bize destek olun

Medyascope sizlerin sayesinde bağımsızlığını koruyor, sizlerin desteğiyle 50’den fazla çalışanı ile, Türkiye ve dünyada olup bitenleri sizlere aktarabiliyor. 

Bilgiye erişim ücretsiz olmalı. Bilgiye erişim eşit olmalı. Haberlerimiz herkese ulaşmalı. Bu yüzden bugün, Medyascope’a destek olmak için doğru zaman. İster az ister çok, her katkınız bizim için çok değerli. Bize destek olun, sizinle güçlenelim.