Samandağ’da ruhsatsız olmasına rağmen bir beton santralinin faaliyetleri aylardır devam ediyor. Samandağlılar, santralin kapatılması için mücadele ederken şirket, karşı çıkanları tehdit ediyor. Samandağ Belediyesi, beton santrali hakkında yıkım kararı aldı ancak yıkım, mahkemenin yürütmeyi durdurma kararı vermesiyle gerçekleşmedi. Şimdi hem belediye hem de halk, şirkete karşı dava açarak süreci mahkemede takip ediyor.
Kahramanmaraş merkezli 6 Şubat depremlerinin en çok zarar verdiği illerden biri olan Hatay’da, yeniden inşa sürecinin ihtiyaçlarını karşılamak için onlarca beton santrali kuruldu. Santrallerin şehir merkezinde kurulması, firmaların nakliye maliyetlerini azaltıyor. Ancak uzmanlar, yerleşim alanlarında kurulan beton santrallerinin tüm canlılara ve doğaya telafisi mümkün olmayan zararlar verebileceği konusunda uyarıyor.
Beton santrali risk oluşturuyor: Mahkemeden bilirkişi raporu talebi
Gürkal İnşaat’a ait hazır beton santrali, Samandağ’da faaliyet gösteren bir işletme. Mahalle sakinleri, işletmenin kapatılması için çeşitli kurumlara başvururken, Cumhuriyet Başsavcılığı’na da suç duyurusunda bulundu. 37 kişinin açtığı toplu davada mahkeme, bilirkişi raporu talep etti. Bunun üzerine geçtiğimiz hafta bir bilirkişi heyeti, beton santralinin bulunduğu alanda inceleme yaptı. Heyet, ardından beton santralinin yakınındaki okula yürüyerek geçti. Okulun önünde, davanın vekillerinin eşliğinde davacılarla görüşme gerçekleştirdi.
Davacılar, beton santraline yönelik kaygılarını bilirkişi heyetiyle paylaştı. Üç mahallenin kesişim noktasında ve okulun hemen yakınında kurulan santralin, on binlerce kişinin sağlığını tehdit ettiğini dile getirdiler. Çiftçiler, ürünlerini şehir dışına ve yurt dışına gönderdikleri seracılık sektörünün, santral nedeniyle nasıl zarar gördüğünü anlattı. Ayrıca toz tabakasının etkisiyle verimsizleşip kuruyan meyve ağaçlarını heyete gösterdiler.
Davacılar, beton santralinin aşırı su tüketimi nedeniyle hemen yanındaki Asi Nehri’nin eski havzasındaki suyun gözle görülür şekilde azaldığını belirttiler. Ayrıca, nehirde yaşayan endemik Sarı Benekli Kaplumbağa’nın dünyadaki son yaşam alanının tehdit altında olduğunu vurguladılar.
Ayrıca davacılar, beton santralinin ana caddeye sıfır noktasında kurulduğunu belirttiler. Diğer yandan davacılar, işletmeye girip çıkan iş makinelerinin büyük bir risk oluşturduğunu dile getirdiler.
“Şehrin ihtiyaçlarını karşılamak için beton santrallerin kurulması gerektiğini anlıyoruz, ancak insanlara ve doğaya zarar vermeden kurulmalarını istiyoruz” diyerek, santralin zarar vermeyecek bir bölgeye taşınmasını talep ettiler.
Davacıların vekili Avukat Ecevit Alkan, bilirkişi raporunun en geç iki hafta içinde sunulmasının beklendiğini belirtti. Alkan, raporun mahkeme için yönlendirici bir öneme sahip olduğunu vurguladı. Normal şartlarda bu tür davaların 2-3 ay sürdüğünü ifade eden Alkan, ancak deprem sonrası artan iş yükü ve bilirkişi eksikliği nedeniyle sürecin 2-3 yıla kadar uzayabildiğini dile getirdi.
Belediye yıkmak istedi ama mahkeme engelledi
Öte yandan Samandağ Belediyesi de firmaya karşı davacı olduğunu açıkladı. Belediyeye göre, ilgili firmanın birden fazla usulsüzlüğü var. Firmanın ne yapı ruhsatı ne de işletme ruhsatı mevcut. Ayrıca başka bir adrese ait ÇED raporunu kullanarak kapasitesini artırdı. Belediye, tüm bu usulsüzlüklere karşı beton santralinin yıkılması yönünde karar aldı. Ancak firmadaki yetkililer, yıkımı gerçekleştirecek ekibi durdurdu. Ellerinde, Hatay 6. İdare Mahkemesi’nin yıkıma karşı verdiği yürütmeyi durdurma kararı olduğu gerekçesiyle müdahale ettiler. Mahkeme, kararının gerekçesini şöyle açıkladı:
“Dava konusu işlemin yıkımla ilgili olması ve uygulanması halinde telafisi güç zararlar doğurabilecek nitelikte bulunması.”
Medyascope'un günlük e-bülteni
Andaç'a abone olun
Editörlerimizin derlediği öngörüler, analizler, Türkiye’yi ve dünyayı şekillendiren haberler, Medyascope’un e-bülteni Andaç‘la her gün mail kutunuzda.
Belediye ise sürecin mahkemede takip edildiğini bildirdi.
Beton santraline karşı çıkanları tehdit ediyor
Samandağ Ekoloji Grubu Sözcüsü Mevlüd Oruç ve Samandağ Belediyesi ile HBB Meclis Üyesi Ferit Diker, beton santraline karşı çıkan ekolojistlerle birlikte şirket tarafından sözlü tehditlere maruz kaldıklarını öne sürdü. Basın açıklamalarında Oruç ve Diker şöyle konuştu:
“Gürkal Beton Şirketi ortaklarının AKP’den, Cumhurbaşkanı’ndan, Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı ile İl Müdürlüğü’nden destek aldıklarını, işlerini üst makamlardan çözdüklerini iddia ederek kendilerine dokunulmazlık sağlıyorlar.”
Oruç ve Diker, tanımadıkları kişilerin evlerine kadar gelerek beton santraline karşı çıktıkları için tehdit edildiklerini söyledi. İkili ayrıca can ve mal güvenliklerinin tehlikede olduğunu dile getirdi. Ayrıca, “Yasadışı beton santraline yasal ve meşru yollarla karşı çıkan mahallelinin başına gelecek her türlü olumsuz durumdan Hatay Valisi, Hatay İl Emniyet Müdürlüğü, Samandağ İlçe Emniyet Müdürlüğü ve tehditte bulunan beton santrali şirketi ortakları Ali Kallaoğulları ile İsmail Kallaoğulları sorumludur” açıklamasında bulundular.