“Bu Festival Bizim” ile Beyoğlu hafıza turu: Gece hayatı ve hak ihlallerine karşı mücadele bir arada

Kreşendo’nun düzenlediği “Bu Festival Bizim”, 1-8 Kasım’da İstanbullular ile buluştu. Festivalin kapanış etkinliği ise “Kreşendo’yla Sokaklar Bizim: Beyoğlu” oldu. Etkinliğin yürütücüsü Anadolu Kültür Direktörü Asena Günal ve DJ/Organizatör Asena Hayal ile hem festivali hem de düzenledikleri hafıza yürüyüşünü konuştuk.

İstanbul’da alternatif bir müzik ve buluşma etkinliği olan “Bu Festival Bizim”, 2022’den beri Kreşendo tarafından düzenleniyor. Üçüncü kez festivali sanatseverlerle buluşturan Kreşendo, sesli bir müzik sektörü için bilgi üreten, eğitim veren ve insanları müzikle buluşturan bir sosyal girişim.

1-8 Kasım’da düzenlenen festivalin bu yılki teması “Mutluluğun Ritmi” oldu. Bu kapsamda panel, konser, konuşmalar ve atölyeler düzenlendi. Festivalin kapanış etkinliği ise Asena Hayal ve Asena Güral’ın yürütücülüğünü üstlendiği Beyoğlu hafıza yürüyüşü oldu.

“Bu Festival Bizim” ile Beyoğlu hafıza turu

Kreşendo’nun hafıza turunun yürütücülerinden Asena Hayal, Beyoğlu gece hayatına dair araştırmalarında yalnızca mekânları değil, aynı zamanda kamusal alanlarda sosyalleşmenin ve örgütlenmenin önemini de ele aldığını belirtti. Bu alanların, insanların bir araya gelip hafızalar oluşturduğu yerler olduğunu vurgulayan Hayal, özellikle 2000’ler sonrasına tanıklık ettiğini ancak 90’lı yıllardaki Beyoğlu’nun da önemli bir hafızaya sahip olduğunu söyledi.

Türkiye’nin politik ikliminden dolayı müzik ve mekanlarla birlikte düşünmenin mümkün olduğunu dile getiren Hayal, bu hafızayı kişisel merakla ve sözlü anlatılar üzerinden araştırdığını; birçok kişiyle konuşarak süreci şekillendirdiğini dile getirdi. Asena Hayal, gece hayatı ve müzik kültürünü yalnızca eğlence olarak görmek yerine, bunun aynı zamanda bir örgütlenme, direniş ve benzer düşünen insanlarla bir araya gelme alanı olduğunu vurguladı.

Kreşendo’nun düzenlediği “Bu Festival Bizim”, 1-8 Kasım'da İstanbullular ile buluştu. Festivalin kapanış etkinliği ise “Kreşendo'yla Sokaklar Bizim: Beyoğlu” oldu. Etkinliğin yürütücüsü Anadolu Kültür Direktörü Asena Günal ve DJ/Organizatör Asena Hayal ile hem festivali hem de düzenledikleri hafıza yürüyüşünü konuştuk.
“Bu Festival Bizim” ile Beyoğlu hafıza turu

“İlk kadın hareketi de Beyoğlu’nda yaşandı”

Asena Hayal, Beyoğlu’nun özellikle toplumun normlarına uymayan, dışlanmış kişiler için bir araya geldikleri özel bir alan olduğunu belirtti. Hayal, 80’lerin darbe sonrası İstanbul’unda, insanların kendilerini sıkışmış hissettikleri bir dönemde, rock, punk ve o dönemde ana akımın dışında kalan elektronik müzik gibi türlerin, daha çok arka sokaklarda ve küçük kulüplerde buluşma alanı yarattığını söyledi. Hayal, bu sürecin sadece müzik ve eğlence olarak değerlendirilemeyeceğini vurgulayarak, “İlk kadın hareketinin ortaya çıkışı, Beyoğlu’ndaki feminist gece yürüyüşleri, ‘pride’ etkinliklerinin yapılması, trans kadınların kendilerini en ‘güvende’ hissettikleri yerlerden birinin Beyoğlu olması gibi gelişmeler yaşandı” dedi.

“Beyoğlu’ndaki gece hayatını ve müziği, politik meselelerden ayırmak mümkün değil”

Hayal, Beyoğlu’nun siyasi iklimle ve politik meselelerle bağlantısına dikkat çekerek, “Beyoğlu’ndaki gece hayatını ve müziği, politik meselelerden ve siyasi iklimden ayırmak mümkün değil” diye devam etti. Hayal, katılımcılarla ziyaret edecekleri mekânları belirlerken dikkat ettikleri unsurları da anlattı.

Beyoğlu’ndaki eğlence ve gece hayatı mekanlarının çok geniş bir yelpazeye yayıldığını dile getiren Hayal, “Kapanmış veya açık çok fazla yer, çok sayıda hikâye ve kişisel anılarla dokunan alanlar var” dedi. Bu nedenle Hayal, kült haline gelmiş, dönüşümlere yol açmış ya da belirli toplulukların doğmasına katkı sağlamış mekanları tercih ettiklerini belirtti.

Hayal, seçtiği mekânlarla ilgili olarak, “O dönemde Beyoğlu’nun sesi neydi? Beyoğlu hangi müziği dinliyordu? İstanbul’a hangi müzik türlerini, elini taşın altına koyan mekan sahipleri ve işletmeciler getirdi?” gibi sorulara yanıt bulmanın önemli olduğunu söyledi.

“Beyoğlu’nda hak ihlalleri mücadelesi de ele alınmalı”

Anadolu Kültür Direktörü Asena Günal, festivalin son etkinliği olan hafıza yürüyüşünün amacını şöyle açıkladı:

“Beyoğlu, aslında bir müzik festivalinin mekanı olmaya çok uygun. Çünkü burası, gece hayatının ve müzik kültürünün en görünür olduğu yer. Ancak bu festivalde, sadece müzik ve eğlencenin değil, aynı zamanda hak ihlalleri ve bunlara karşı verilen mücadelenin de ele alınması anlamlı.”

Beyoğlu’nun, bu tür konuları tartışmak için en görünür yerlerden biri olduğunu belirten Günal, Kreşendo ekibinin fikriyle bu iki temanın bir araya geldiğini ekledi.

Ayrıca Kreşendo’nun projelerinin kadınların ve dezavantajlı grupların müzik sahnesinde daha fazla yer bulmasını hedeflediğine dikkat çeken Günal, bu hafıza yürüyüşünün de bu iddiaya dair içerikler barındırdığını vurguladı. Günal, “Gece hayatında ve sokaklarda kadınların olması, toplumsal muhalefet hareketlerinde kadınların yer alması önemli. Turda bu konuları da anlatacağız” dedi. Günal, aynı zamanda bu mekanların feminist hareketler ve LGBTİ+ hareketlerinin de önemli buluşma noktaları olduğunu belirtti.

Günal, hafıza yürüyüşünü tasarlarken her bir mekanın belirli bir toplumsal mücadeleyi veya tarihi olayı anlatmasını sağlamaya özen gösterdiğini söyledi. Bu rotayı oluştururken, her bir durak için belirlediği hikayelerle hem Beyoğlu’nun tarihini hem de Türkiye’nin yakın tarihini birbirine bağlamayı amaçladığını aktardı.

Günal, özellikle İstiklal Caddesi’nin geçmişinde katman katman gizli kalmış bu önemli tarihi unsurlar olduğunu ve bunlara vurgu yapılması gerektiğini aktardı.

Rotanın, Ermeni, Yahudi ve Rum topluluklarının yaşamları ve mirasları üzerine de yoğunlaştığını söyleyen Günal, İstanbul’daki pek çok mekânın, farklı etnik ve dini toplulukların tarihsel izlerini taşıdığını dile getirdi. Özellikle Galatasaray Meydanı’ndan Beyoğlu’ndaki sokaklara geçerken bu geçmişin izlerini sürmenin, katılımcılara çok yönlü bir tarih sunacağını dile getirdi.

Bize destek olun

Medyascope sizlerin sayesinde bağımsızlığını koruyor, sizlerin desteğiyle 50’den fazla çalışanı ile, Türkiye ve dünyada olup bitenleri sizlere aktarabiliyor. 

Bilgiye erişim ücretsiz olmalı. Bilgiye erişim eşit olmalı. Haberlerimiz herkese ulaşmalı. Bu yüzden bugün, Medyascope’a destek olmak için doğru zaman. İster az ister çok, her katkınız bizim için çok değerli. Bize destek olun, sizinle güçlenelim.