Heyet Tahrir eş-Şam (HTŞ) liderliğindeki cihatçılar, Suriye’nin kuzeyindeki Beşar Esad destekli hedeflere saldırılar düzenliyor. Türkiye’nin desteklediği Suriye Milli Ordusu’na (SMO) ait bazı birlikler de HTŞ ile ortak hareket ediyor. Peki Türkiye HTŞ’ye neden destek veriyor olabilir?
Cihatçı silahlı örgüt Heyet Tahrir eş-Şam (HTŞ) ve müttefikleri, 27 Kasım Çarşamba günü Beşar Esad rejimine yönelik operasyon başlattı. Operasyonun adı da “Saldırganlığı Caydırma (Rad’ul Udvan) Operasyonu”. Üç günde onlarca bölgeyi ele geçiren örgüt, stratejik yolları kesti. Çatışmalarda 211 savaşçı ve 20 sivil hayatını kaybederken, 7 bin aile evlerini terk etti. AFP’nin haberine göre çatışmaların başladığı günden beri cihatçılar, 50 köy ve kasabayı ele geçirdi.
HTŞ liderliğindeki gruplar, son haftalarda Rusya ve Suriye’nin İdlib’in güneyindeki sivillere yönelik artan saldırılarına cevap olarak bu saldırıları düzenlediklerini söylüyor. Muhalifler, 2024’ün başından beri 80’den fazla sivilin rejimin saldırılarında öldürüldüğünü savunuyor. Şam ise bu iddiaları yalanlıyor.
Hani normalleşiyorduk? Türkiye HTŞ saldırısını neden destekledi?
Türkiye’nin desteklediği Suriye Milli Ordusu’na (SMO) ait bazı birlikler de HTŞ ile ortak hareket ediyor. HTŞ ile SMO’nun ilişkisi biraz karışık:
HTŞ ile eski adı Özgür Suriye Ordusu olan SMO arasında geçmiş yıllarda çok şiddetli çatışmalar yaşandı. 2022’de HTŞ ile Türkiye destekli muhalifler arasında El Bab’da bir aktivistin öldürülmesi üzerine çatışma çıkmıştı. 8 Ekim 2022’de başlayan olaylarda en az 58 kişi ölmüştü. Bölgedeki çatışma ortamı, Türkiye’nin devreye girmesiyle çözülmüştü.
HTŞ liderliğinde düzenlenen operasyon, Türkiye’nin Suriye ile ilişkileri normalleştirmek istediği bir döneme denk geldi. AKP Genel Başkanı ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, bir süredir yaptığı konuşmalarda Suriye Devlet Başkanı Beşar Esad ile görüşmeye hazır olduklarının sinyallerini vermiş hatta karşı taraftan yanıt beklediklerini açıklamıştı. Esad’ın ise iki koşulu var: Ankara’nın bölgeden askerleri çekmesi ve silahlı grupları desteklemeyi bırakması.
Erdoğan ve kurmaylarından gelen Suriye ile normalleşme adımlarına rağmen Türkiye’nin desteklediği Suriye Milli Ordusu’na (SMO) ait bazı birlikler de HTŞ ile ortak hareket ediyor. Ancak Suriye Milli Ordusu’nun (SMO) da HTŞ liderliğindeki saldırılara katıldığı bir gerçek. Fakat kaç militan çatışmalara katıldı, ya da Türkiye’ye bu konu hakkında bir bilgi verdi mi, bu konuda bir açıklama yapılmadı.
Bu noktada unutmayalım. Ankara, HTŞ’nin El Kaide ile bağlantısı olduğunu düşünüyor ve HTŞ’yi terör örgütü olarak sınıflandırıyor.
Türkiye HTŞ’nin saldırısını destekledi: Neden şimdi?
Millî Savunma Bakanlığı (MSB) kaynakları, Halep’teki durumu yakından takip ettiklerini ve “bölgedeki Türk birlikleri için her türlü tedbirin alındığını” aktardı. Ankara’daki istihbarat kaynakları, operasyonu “sınırlı” olarak nitelendirerek; “rejim unsurlarının bulundukları bölgelerden kaçmaya başlamaları ile genişlediğini” ifade etti.
İktidara yakın medya kuruluşlarında çatışmalara dair yapılan haberlerde “Esed’e Halep şoku” gibi manşetler atıldı ve Türkiye’nin lehine bir gelişme olarak yorumlandı.
Medyascope'un günlük e-bülteni
Andaç'a abone olun
Editörlerimizin derlediği öngörüler, analizler, Türkiye’yi ve dünyayı şekillendiren haberler, Medyascope’un e-bülteni Andaç‘la her gün mail kutunuzda.
Peki Ankara hükümeti bu saldırılara “örtülü” de olsa neden destek veriyor olabilir?
Washington Enstitüsü Yakın Doğu Araştırmaları Türkiye Direktörü Soner Çağaptay’a göre bunun 3 nedeni var:
- Türkiye, Esad güçlerinin muhaliflerinin elindeki bazı bölgelere saldırmasının yeni bir mülteci akımı tehlikesi yaratacağından endişeli. Bu yüzden Ankara, HTŞ liderliğindeki grupların Halep’e saldırmasına destek verdi.
- Ankara ile Şam arasındaki normalleşme adımları, Esad’ın müzakere girişimlerini reddetmesiyle sekteye uğradı. Hükümet, HTŞ liderliğindeki saldırıları “örtülü bir şekilde” destekleyerek Esad’a şu mesajı göndermeye çalışıyor: “Eğer bizimle müzakere etmezsen daha fazlası gelecektir.”
- Bu aslında 20 Ocak’ta göreve başlayacak Donald Trump ve yönetimine bir mesaj. Ankara, İran’ın Suriye’deki etkisini kontrol etme yeteneğini Washington’a göstermeye çalışıyor ve Suriye konusunda ortaklaşa çalışabileceklerinin sinyallerini veriyor.
Gazeteci-yazar ve Ortadoğu uzmanı Fehim Taştekin, Türkiye’nin İdlib’in etrafında çok sayıda askeri üsse sahip olduğunu hatırlattı. Taştekin, Ankara’nın dahli olmadan bu tür bir gelişmenin yaşanamayacağı görüşünde. Taştekin’e göre desteğin nedeni şöyle açıklanabilir:
“Türkiye, Suriye yönetimini köşeye sıkıştıracak saldırıların önünden çekildi. Amaç, Esad’ı sıkıştırmak. Türk askerlerini çekmeden ve silahlı grupları dağıtmadan ilişkileri normalleştirmek için Şam’ı sıkıştırmak istiyor. Erdoğan bu şekilde Suriye’deki kartlarını da Trump’a göstermiş oluyor. ‘İran’ın kollarını kesmek mi istiyorsun? Suriye’yi yola getirmek mi istiyorsun? İsrail’i güvence altına almak mı istiyorsun? İşte burada senin en iyi ortağın biz olabiliriz’ demeye çalışıyor.”
Taştekin, Türkiye’nin Suriye’de gerilimi düşürme bölgeleri oluştururken İdlib’in çeperlerinde kurduğu askeri üslerde HTŞ ve diğer cihatçı örgütlere de fiilen kalkan olduğunu anlattı.
Rusya ve Türkiye karşı karşıya gelir mi?
Suriye’de gerilimi düşürme bölgelerini oluşturan Türkiye-Rusya-İran arasındaki anlaşma fiilen çöküyor.
Türkiye HTŞ’nin saldırısını destekleyerek Rusya ile bir kez daha karşı karşıya gelebilir. Muhaliflerin Halep’e girmeleri durumunda Rusya ile Türkiye arasında Suriye kaynaklı yeni bir gerilim olabilir.