Yolcu Tiyatro’dan yeni bir hikâye: “Muhammed Ali”

Yolcu Tiyatro’nun yeni oyunu “Muhammed Ali”, bireysel özgürlük ve toplumsal baskı arasında sıkışmış genç bir karakterin dönüşüm yolculuğunu tek kişilik bir performansla sahneye taşıyor.

Tiyatro - Muhammed Ali

Yolcu Tiyatro’nun yeni oyunu “Muhammed Ali”, 18 Kasım’daki Kadıköy’deki Baba Sahne’de prömiyerinin ardından ikinci kez Taksim Sahne Pulcherie’de seyirci karşısına çıktı. Turgay Korkmaz’ın yazıp yönettiği ve Ersin Umut Güler’in süpervizörlüğünü üstlendiği bu tek kişilik oyun, genç bir bireyin aile, toplum ve bireysel özgürlük arasında sıkışmış hikâyesini ele alıyor.

Sahnedeki performansı ile Erdem Kaynarca, izleyicilere sadece bir yaşam kesiti değil, aynı zamanda hayatın en sancılı dönüşüm anlarını sunuyor.

Bir içsel yolculuk ve toplumsal mücadele

“Muhammed Ali”, adını dünyaca ünlü boksörden alsa da, anlatısını sporun dışına taşıyor. Oyun, genç bir bireyin kendini keşfetme yolculuğunda karşılaştığı kayıpları, aşkı, cesareti ve yenilgiyi ele alıyor. Metin, toplumsal temsiliyet, ailevi baskı ve bireysel özgürlük kavramlarını sorgularken, genç bir adamın yaşamı boyunca yıkıntılar arasında kendini var etme çabalarını ortaya koyuyor. Muhammed Ali, yaşamını böcek kabukları gibi katman katman incelerken, hem toplumsal hem de kişisel alanlarda sıkışmış bir karakterin içsel mücadelesini gözler önüne seriyor.

Oyun, sadece kişisel bir hikâye değil aynı zamanda toplumun birey üzerindeki etkisine dair derin bir eleştiri sunuyor. Erdem Kaynarca’nın sahnedeki güçlü performansı, izleyicileri karakterin içsel çatışmalarına dahil ederken, dekor ve ışık tasarımı ile koreografi, sahne atmosferini tamamlıyor.

“Gerçek bir Muhammed Ali gibi vurabilmeyi bekliyorum”

Oyunun metni, dönüşüm sancısını simgelerken, şu sözlerle başlıyor:

“Ne güzel değil mi sessizlik?
İnsan hiçbir şey yapmayınca ne güzel oluyor…
Her şey susuyor, her şey duruyor…
Ben de bekliyorum…
Kabuk değiştirmeyi, vurmayı!
Gerçek bir Muhammed Ali gibi vurabilmeyi bekliyorum.”

Bu sözler, karakterin hayata karşı savunma ve saldırı stratejilerini de özetliyor. Kendini yeniden doğurmaya çalışırken her seferinde yeni engellerle karşılaşan Muhammed Ali, hayatının her anında direnişi ve teslimiyeti bir arada yaşıyor.

Dekor ve ışık tasarımını Yasin Gültepe’nin üstlendiği oyunun koreografisi Tuğçe Ulugün Tuna imzası taşıyor. Peyk ve Emre Gülbüz’ün hazırladığı müzikler, sahne atmosferine katkıda bulunurken, dramaturji çalışmasını Sinan Akcan gerçekleştiriyor. Kostüm tasarımı Özlem Kaya’ya ait olan oyunun yapımcılığını ve yönetmen yardımcılığını Emre Can Sancar üstleniyor.

“Muhammed Ali”, bireysel dönüşümün sancılı yolculuğuna tanıklık etmek isteyen izleyicilere farklı bir deneyim sunuyor. Hayatın kroşelerine karşı direnen bir bireyin hikâyesi, hem toplumsal hem de kişisel bir perspektifle sahneye taşınıyor.

Bu etkileyici oyunu kaçırmamak için takvimini takip etmeniz yeterli.

Bize destek olun

Medyascope sizlerin sayesinde bağımsızlığını koruyor, sizlerin desteğiyle 50’den fazla çalışanı ile, Türkiye ve dünyada olup bitenleri sizlere aktarabiliyor. 

Bilgiye erişim ücretsiz olmalı. Bilgiye erişim eşit olmalı. Haberlerimiz herkese ulaşmalı. Bu yüzden bugün, Medyascope’a destek olmak için doğru zaman. İster az ister çok, her katkınız bizim için çok değerli. Bize destek olun, sizinle güçlenelim.