Adıyaman’da, depremin yaralarının hâlâ sarılmadığı bir ortamda, sağlık sektöründeki sorunlara dikkat çekmek amacıyla yapılan basın açıklamasında sağlık emekçileri bir araya geldi. Adıyaman Tabip Odası Başkanlığı’nın organize ettiği açıklamaya, Adıyaman’daki birçok STK ve sağlık meslek örgütü destek verdi.
Sağlık sistemindeki çöküşe tepki
Adıyaman Eğitim ve Araştırma Hastanesi önünde yapılan basın açıklamasını, Adıyaman Tabip Odası Başkanı Erdal Yavuz okudu. Yavuz, sağlık sistemindeki çöküşe dikkat çekerek, “Her gün yüzbinlerce kişiyi sağlığına kavuşturmak için mücadele ederken; şiddet, mobbing, liyakatsiz yöneticiler, güvencesiz gelir ve çeteleşme gibi sayısız sorunla boğuşuyoruz” dedi.
“Halkın sağlığını savunuyoruz”
Yavuz, Sağlık Bakanlığı’na seslenerek, “Halkın sağlığını korumak ve geliştirmek istiyor musunuz? Sağlık emekçilerinin sorunlarını çözmek istiyor musunuz?” diye sordu.
Sağlık emekçilerinin sorunlarının görmezden gelinmeye devam edildiğini vurgulayan Yavuz, “Meslek onurumuz ve toplum sağlığı tehdit altında. Artık sesimizi duymazsanız, bu çığlık tüm sağlık emekçilerinin sesidir” dedi.
“Çözüm talep edilen maddeler”
Sağlık emekçileri, sağlıkta şiddeti önleyecek düzenlemeler yapılması, sağlık çalışanlarının can güvenliğinin sağlanması, sağlık çalışanlarına insanca ücret ödenmesi gibi altı önemli talep sıraladılar. Ayrıca sağlık çalışanlarının çalışma şartlarının iyileştirilmesi için, “Aile Hekimliği Sözleşme ve Ödeme Yönetmeliği”nin geri çekilmesi talep edildi.
Destekleyen STK’lar
Basın açıklamasına, Adıyaman Tabip Odası, SES, Hekimbirliği Sendikası, Hekimsen, Aile Hekimleri Derneği, Eğitimsen ve Eczacılar Odası gibi pek çok sivil toplum kuruluşu da destek verdi.
Adıyaman Tabip Odası Başkanı Erdal Yavuz, sağlık emekçileri olarak seslerini duyurana kadar mücadeleye devam edeceklerini belirterek, tüm halkı bu mücadeleye katılmaya çağırdı.
Hekimler üçüncü kez iş bıraktı
Aile hekimleri, “Yeni Aile Hekimleri düzenlemesi”ne tepki göstererek yine iş bıraktı.
Aile hekimleri daha önce 5-7 Kasım’da üç gün, 2-6 Aralık tarihlerinde beş gün iş bıraktı.
İkinci ve üçüncü basamak hastanelerdeki hekim ve sağlık çalışanları da dayanışma, meslek onuru ve halk sağlığı için 8 Ocak’ta grevde olacak.
Medyascope'un günlük e-bülteni
Andaç'a abone olun
Editörlerimizin derlediği öngörüler, analizler, Türkiye’yi ve dünyayı şekillendiren haberler, Medyascope’un e-bülteni Andaç‘la her gün mail kutunuzda.
Türk Tabipleri Birliği, hekimlerin neden iş bıraktıklarını maddeler halinde anlattı:
- Bizler aile sağlığı merkezlerinde çalışan hekim, ebe, hemşire ve sağlık emekçileri olarak mesleki yeterliliklerimiz ve deneyimlerimizle para, performans, cezalandırma baskısı olmadan halkın sağlık sorunların çözmek istiyoruz.
- Yoğun iş yükü ile günde 100 hastaya, her birine sadece 3 dakika ayırarak işlem yapmak yerine nitelikli bir sağlık hizmeti için her hastaya en az 10 dakika zaman ayırabilmeyi istiyoruz. Hastalarımızın muayene, takip, tedavi, aşı, izlem, tarama ve bilgilendirilmesi için yeterli zaman ve olanak talep ediyoruz.
- Hastalarımızın müşteri, puan, katsayı olarak görülmesini değil, insan olarak değer görmesini istiyoruz.
- Hastalarımıza tedavisi için yazılması gereken ağrıkesici, mide koruyucu ve antibiyotik gibi ilaçların yazılmasının kısıtlanması hekimlerin mesleki bağımsızlığına müdahale olduğu gibi hastalarımızın tedavi hakkının elinden alınmasıdır. Bu uygulamayı kabul etmiyoruz.
- Aile sağlığı merkezlerinde raporların ücretli olması, ücretsiz olan birinci basamak hizmetlerinin sonu demektir. Aile sağlığı merkezlerinde çalışan hekim, ebe, hemşire ve sağlık emekçileri olarak, sağlıkta ticaretin yenidoğan skandalında gördüğümüz gibi ölüm getirdiğini çok iyi biliyor ve hastalarımıza ücretsiz, nitelikli ve erişilebilir bir sağlık hizmeti sunmak istiyoruz.
- Yılda 7’den fazla hastane başvurusu olan hastaların tedavi hakkının, bizim üzerimizden kontrol edilerek, ihtar ve maaş kesintisi ile kısıtlanmasını kabul etmiyoruz. Ücretlerimizin hastane başvurusu ya da son 6 ay ASM’ye başvurmayan kişi sayısı gibi bizim müdahale edemeyeceğimiz kriterlere bağlanmasını istemiyoruz.
- Hastalarımıza hiçbir yararı olmayan bilim dışı yanlış uygulamaların yapılmasını istemiyoruz, bilimsel, nitelikli sağlık hizmeti vermek istiyoruz.
- Hastalarımıza ait kişisel verilerin güvenliğinin, hasta mahremiyeti hakkına uygun olarak korunmasını istiyoruz. Kronik hastalık takiplerinin halen kullanılan aile hekimliği bilgi sistemleri ile yeterli muayene süresi ayrılarak, hastaların gerçekten yararına olacak şekilde yapılmasını istiyoruz.
- Sorunlar yumağına dönen günlük politikalar ile çözülmeye çalışılan Aile Hekimliği Yönetmeliği’nin aşağıda imzası olan sağlık emek ve meslek örgütleri ile birlikte görüşülüp danışılarak ve özlük haklarımız verilerek yeniden düzenlenmesini istiyoruz.
Yeni yönetmelik hangi maddeleri içeriyor?
Düzenleme, hekimlerin mevcut sorunlarını daha da derinleştirebilir. Aile hekimleri, aşı sıkıntısı, hekim başına düşen hasta sayısının fazlalığı ve Aile Sağlığı Merkezlerindeki (ASM) imkansızlıklarla mücadele ediyor. Ancak Aile Hekimliği Yönetmeliği’nde yer alan mevcut düzenlemeler, bu sorunlara çözüm sunmaktan oldukça uzak.
Belirlenen puanın altında kalan hekimlerle sözleşme yenilenmeyecek
Öngörülen sistemde aile hekimleri performansıyla puan alacak. Ancak puanlama kriterleri belirsiz. Örneğin, çalıştığı ASM’de aşı bulunmadığı için aşı yapamayan bir hekim, “aşı yapmadığı” gerekçesiyle ceza puanı alacak. Benzer şekilde, ASM’de gebe olmadığı için gebe izlemi yapamayan veya ekipman yetersizliği nedeniyle kanser ya da diyabet taraması gerçekleştiremeyen doktorlar da aynı şekilde ceza puanı ile karşılaşacak.
Sorun yalnızca bununla sınırlı değil; yönetmelik taslağı, hekimlerin sözleşme yenilemelerini de puan sistemine bağlayacak. Bakanlığın belirlediği puanın altında kalan hekimlerin sözleşmeleri yenilenmeyecek.
ASM’ye gelmeyenlerin faturası aile hekimlerine
Yeni düzenlemeyle birlikte hekimlerin maaşından altı ay boyunca ASM’ye gelmeyen hastaların ücretleri kesilecek. Maaşlar altı ay içindeki hasta sayısına göre belirlenecek. Ancak düzenleme, aynı hastanın bu süre zarfında kaç kez geldiğini dikkate almıyor. Bir hasta altı ayda 10 kez de gelebilir, yalnızca bir kez de.