Refah İçin Hukuk (60): İmamoğlu operasyonu, sokak ve hukuk

İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu 27 gündür tutuklu. 19 Mart 2025’te gözaltına alınmasıyla başlayan protestolar, 23 Mart’ta tutuklanmasıyla beraber tırmandı. Protestolar sokaklara taştı, binlerce kişi gözaltına alındı. 19 Mart’tan bugüne neler yaşandı? Gamze Elvan soruyor, Mehmet Gün sürecin hukuki boyutuyla yaşananları değerlendiriyor.

Gençler neden sokakta?

Avukat Mehmet Gün, 19 Mart krizinin ardından halkın sokağa çıktığını hatırlattı. Gün, sokağa çıkanların büyük bir çoğunluğunun gençler olduğunu vurguladı. Gençlerin sadece diploma iptali ya da İmamoğlu’nun tutuklanması sebebiyle sokağa çıkmadığını ifade etti, “Gösterici gençler; devletin laiklik, demokrasi, hukuk devleti, güçler ayrılığı, yargı bağımsızlığı ve tarafsızlığı ilkelerinin içi boşaltıldığından, yönetim ve yargı yetkilerinin keyfi ve kötüye kullanıldığından, yargının iktidarı hukuk ile sınırlandırmak için değil muhalefeti ve eleştirel düşünceyi bastırmak için siyasi bir alet olarak kullanıldığından, ifade özgürlüğü, seçme ve seçilme hakkı başta olmak üzere temel hak ve özgürlüklerin kısıtlandığından, Anayasa Mahkemesi kararlarına bile uyulmadığından, anayasanın emredici hükümlerinin ihlal edildiğinden, devletin demokratik bir cumhuriyetten giderek otokrasiye evrilerek nitelik değiştirdiğinden duyulan endişeler sebebiyle sokaklara dökülüyorlar” dedi.

Gençler neden sokakta?

Halkın sokağa çıkma sebepleri

“Muhalefetin ve göstericilerin sokağa çıkma sebepleri temelde iki hususta toplanmakta” diyen Mehmet Gün, şöyle devam etti:

“Birincisi ve en önemlisi devlet güçlerini elinde bulunduranların devleti demokrasiden otokrasiye evirdikleri, yani anayasal düzeni ihlal ettikleri iddiası; ikincisi ise bu amaca yönelik olarak yasama, yürütme ve yargı yetkilerinin kötüye veya keyfi kullanıldığı, ifade özgürlüğü, seçme ve seçilme hakkı dahil temel hak ve özgürlüklerin kısıtlandığı suçlamasıdır.”

Boykot çağrıları suç mu?

19 Mart krizinin ardından CHP Genel Başkanı Özgür Özel iktidara yakın bazı medya kuruluşları ve kurumları boykota çağırmıştı. Ayrıca gençler de 2 Nisan’da genel tüketimi durdurma boykotuna gitmişti. Bu çağrıların ardından gözaltına alınanlar oldu, hatta bazı sanatçılar işlerinden edildi.

Mehmet Gün, boykot çağrılarının da hukuki boyutunu değerlendirdi. Boykotun suç sayılamayacağını vurgulayan Gün, “Bir kesimden alışveriş yapmayı boykot eden kişiler bu suçu işleyemezler. Çünkü bu suçun işlenmesi için bir kişinin olağan olarak yaptığı bir şeyi yapmaması, örneğin dükkanında mal satıyorsa bir kimseye satmaması ve bunu da satın almak isteyen kişiye duyduğu nefret nedeniyle yapması, nefretinin sebebinin de maddede sayılanlardan birisinin olması gerekir” diye konuştu.

Bize destek olun

Medyascope sizlerin sayesinde bağımsızlığını koruyor, sizlerin desteğiyle 50’den fazla çalışanı ile, Türkiye ve dünyada olup bitenleri sizlere aktarabiliyor. 

Bilgiye erişim ücretsiz olmalı. Bilgiye erişim eşit olmalı. Haberlerimiz herkese ulaşmalı. Bu yüzden bugün, Medyascope’a destek olmak için doğru zaman. İster az ister çok, her katkınız bizim için çok değerli. Bize destek olun, sizinle güçlenelim.