Yarın ABD Başkanı Donald Trump’ın başkanlık koltuğundaki yüzüncü günü. Trump, dün Reuters’a verdiği röportajda (link) başkanlığa dair hislerini anlattı ve Kuzey Kore ve Ortadoğu politikası gibi önemli konularda açıklamalar yaptı.
Yeni görevinin beklediğinden zor çıktığını söyleyen Trump, “yeni işiyle” ilgili şu açıklamaları yaptı: “Önceki hayatımı seviyordum. Çok fazla şey oluyordu. Şu anda önceki hayatıma göre daha fazla çalışmam gerekiyor. Başkan olmanın daha kolay olacağını düşünüyordum. Kendi kozanızda yaşıyorsunuz, o kadar koruma var ki hiçbir yere gidemiyorsunuz. Araba kullanmayı çok seviyorum ama artık kullanamıyorum.”
Trump, 42 dakika süren röportajda Kuzey Kore Devlet Başkanı Kim Jong-un’la ilgili sorulan bir soruya cevap olarak, “27 yaşında babası ölüyor ve rejimi devralıyor. Ne derseniz deyin, kolay bir şey değil. Hele o yaşta. Yaptıklarını mazur göstermeye çalışmıyorum. Sadece yaptığı şeyin çok zor olduğunu söylüyorum,” dedi. Trump’ın Kuzey Kore ile ilgili yaptığı bir diğer yorum ise ABD’nin Kuzey Kore ile “çok, çok ciddi bir çatışmaya” girme ihtimalinin olduğuydu. “İyi bir adam” olarak tanımladığı Çin Devlet Başkanı Şi Cinping’in iki ülke arasındaki ilişkilerin daha fazla gerilmemesi için “elinden geldiğini yaptığını” da belirten ABD Başkanı, “kendisini en çok endişelendiren konunun Kuzey Kore olduğunu” belirtti.
Trump, “İslamcı terörizmin” nasıl bitirileceğine dair soruya cevap olarak bunun kendisine yöneltilen en zor soru olduğunu söyledi ve şöyle cevap verdi: “Bu en zor soru çünkü tam olarak hangi noktada biteceğini bilmiyorum. Ama buraya gelmelerine izin veremeyiz. Tabii ki bir sonu var ve bu onları rezil etmek olmalı. Başka türlü olamaz. Ama bir sonu var. Gerçekten bazı çok kötü insanları ortadan kaldırıyoruz. Kafa kesme gibi şeylere bakınca… Böyle şeyleri Ortaçağ’dan beri görmedik. Öyle değil mi?”
Seçim sürecinde Trump’ın dilinden düşürmediği konulardan biri ABD, Kanada ve Meksika arasında imzalanmış NAFTA ticaret anlaşmasını feshedeceğiydi olmuştu. Ancak, Meksika ve Kanada’nın isteği üzerine bu anlaşmanın yeniden müzakere edileceğini açıklayan ABD Başkanı, “Kanada’ya zarar vermeyeceğim, Meksika’ya da zarar vermeyeceğim. Onlar benim çok sevdiğim iki ülke. Onlar yeniden müzakere etmek istedi ben de tamam dedim” diye konuştu.
42 dakika süren röportajda konuşulan bir diğer konu ise Ortadoğu’da barıştı. Trump, Filistin ve İsrail arasında barışın mümkün olduğunu düşündüğünü şöyle açıkladı: “Bu mümkün, iki tarafla da konuşuyoruz. Bu mümkün ama ben hem İsrailliler hem de Filistinlilerle barışı inşa etmek istiyorum. İsrail ve Filistinliler arasında barış olmaması için hiçbir sebep yok.”
