Michael Flynn’in itirafçı olması Türkiye’yi neden ilgilendiriyor?

ABD Başkanı Donald Trump’ın eski ulusal güvenlik danışmanı Michael Flynn, geçen sene Aralık ayında Rusya büyükelçisiyle yaptığı bir konuşma hakkında FBI’a yalan beyanda bulunduğunu kabul ettiği bildirildi.
Federal yetkililerle işbirliği yaptığı kaydedilen Flynn’in bugün yerel saatle 10:30’da hakim karşısına çıkması ve hakkındaki suçlamayı kabul etmesi bekleniyor.
Flynn’in, savcılarla yaptığı görüşmede “Rusya’yla temasa geçmem için Trump talimat verdi” dediği belirtildi. Özel Müfettiş Robert Mueller’in yürüttüğü soruşturmada kilit bir öneme sahip olan Flynn’in konuşması Türkiye açısından da ayrı bir önem taşıyor. Peki Michael Flynn’in suçunu kabul etmesi ve işbirliği yapması Türkiye’yi neden ilgilendiriyor?
Michael Flynn 600 bin dolar karşılığında Ankara için neler yaptı?
Mart ayında Amerikan The New Yorker dergisinde Nicholas Schmidle imzasıyla çıkan bir yazı, ABD Başkanı Donald Trump’ın Rus yetkilileriyle yaptığı görüşmelerin ortaya çıkması sebebiyle istifa etmek zorunda kalan ilk ulusal güvenlik danışmanı Michael Flynn’in Ankara için yaptığı lobicilik görüşmelerini konu ediniyordu.

Söz konusu yazı, Flynn’in 15 Temmuz günü Cleveland’da yaptığı bir konuşmayla başlıyor. Müslümanlarla şüpheyle yaklaşan ve ABD’nin ulusal güvenliğini kendine dert edinmiş sağcı bir kuruluş olan ACT for America tarafından düzenlenen etkinlikte konuşan Flynn, “şu an Türkiye’de darbe oluyor; İslamcı Erdoğan yönetimi karşısında Türkiye’nin seküler kimliğini korumak isteyen askerler darbe yapıyor” demiş ve darbecileri övmüştü.

Schmidle’nin yazısının en çarpıcı kısmı ise Flynn’in Türkiye adına yürüttüğü lobicilik faaliyetlerine ilişkin yeni ayrıntılara yer vermesi.

Türkiye’nin ABD’deki imajını düzeltmek için 600 bin dolar

Geçtiğimiz yılın Ağustos ayında Türkiye-ABD İş Konseyi’nin başkanı Ekim Alptekin, lobicilik faaliyetleri yürüten ve Flynn’in sahibi olduğu Flynn Intel Group isimli danışmanlık şirketi ile iletişime geçmiş ve Türkiye’nin ABD’deki imajını düzeltmeye yönelik çalışmaları için Flynn Intel Group’a 600 bin dolar ödemiş.

Yabancı Devletler Hesabına Lobicilik İçin Kayıt Yasası (FARA) uyarınca, yabancı hükümetler için yapılan lobi faaliyetlerinin Adalet Bakanlığı’na bildirmesi gerekiyor. Ancak Flynn Intel Group, Alptekin’in Türkiye’nin resmi görevlisi olmadığı gerekçesiyle bakanlığı değil; Lobicilik İfşa Yasası kapsamında Kongre’yi bilgilendirmiş.

alptekin
(Türkiye-ABD İş Konseyi’nin başkanı Ekim Alptekin)

Flynn, Rus yetkilileriyle yaptığı görüşmelerin ortaya çıkması ve Başkan Yardımcısı Mike Pence’i bu görüşmeler hakkında doğru bilgilendirmediği gerekçesiyle 13 Şubat’ta görevinde istifa etti. Flynn, 10 Mart’ta Yabancı Devletler Hesabına Lobicilik İçin Kayıt Yasası kapsamında geriye dönük yaptığı yeni bir ifşaatta ise Alptekin için yapmış olduğu işten Türk hükümetinin fayda sağlamış olabileceğini belirtti.

Türk yetkililer Flynn’den Gülen’in itibarsızlaştırılması için yardım istemiş

Schmidle’nin haberine göre, 2016’nın Eylül ayında Flynn, Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu ile New York’ta bir otelde görüşmüş. Söz konusu görüşmede Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Berat Albayrak da bulunmuş. Flynn’in yanındaysa CIA eski direktörü James Woolsey ile Flynn’le Irak’ta çalışmış FBI eski ajanı Brian McCauley varmış. Gazeteci Schmidle’nin konuştuğu ismi açıklanmayan bir kaynağın verdiği bilgilere göre; Türk yetkililerle Flynn ekibinin görüşmesinin ana gündemi Fethullah Gülen olmuş. Türk yetkililer, Flynn ekibinden Gülen’in ABD’de itibarsızlaştırılması için yardım istemiş.

Bu talebin üzerine, Flynn Intel Group, SGR isimli lobicilik ve halkla ilişkiler şirketinden, Gülen’in yasadışı örgütünün ekonomik ve siyasi olarak etki kazanmak için çeşitli faaliyetler yürüttüğünü göstermek için “Gülenopoli” isimli bir ekonomik ve siyasi ağlar grafiği hazırlamalarını istemiş. Bunun için 40 bin dolar ödemiş.

Yürütülen çalışmaların yeterli bulunmaması üzerine, 2 Kasım’da Alptekin, Flynn Intel Group’un Virginia’daki merkez ofisine gidip Flynn Intel Group’un başkan yardımcısı Bijan Kian ile bir görüşme daha yapmış. Bu görüşmenin bir hafta sonrasında, Flynn’in Washington merkezli The Hill gazetesinde bir köşe yazısı çıktı. “Müttefikimiz Türkiye krizde ve desteğimize ihtiyacı var” başlıklı yazıda Türkiye’nin IŞİD’le mücadelede ABD’nin en büyük müttefiki olduğu belirtilirken Gülen de Müslüman Kardeşler’e yakın bir isim ve “Türkiye’nin Usame Bin Ladin’i” olarak gösterildi. Flynn aynı yazıda, Obama’yı da Erdoğan hükümetiyle arasına mesafe koyduğu için eleştirdi. flynn 2

Trump’ın seçilmesinden sonra Flynn’in ulusal güvenlik danışmanı olarak tayin edilmesinin akabinde Trump’ın geçiş ekibine danışmanlık yapan ve şu anda da Beyaz Saray Kabine Sekreterliği görevini yürüten Bill McGinley, Flynn Intel Group’un başkan yardımcısı Kian’ı telefonla arayıp, The Hill’de çıkan köşe yazısının Alptekin’le yürütülen işle bir alakası olup olmadığını sormuş; Kian’sa söz konusu yazıyı Flynn’in yazdığını söylemiş.

Schmidle’ye konuşan kaynak, “Bazı insanlar Flynn’in seçimden önceki gün uyanıp bir anda Erdoğan’ı savunan bir köşe yazısı yazmasına şüpheyle yaklaştı. McGinley de söz konusu yazının Türk hükümetinin dolarlarıyla bir alakası olup olmadığını merak etti” diyor.

Washington Post’un haberine göreyse Beyaz Saray Danışmanı Don McGahn da geçiş dönemi sırasında Flynn’in Türkiye’yle potansiyel bağlarından haberdar olmuş.

Flynn, Türkiye’nin Suriye’deki çıkarları için de çalışmış

Flynn Intel Group’un Alptekin’le yaptığı sözleşme Kasım ayında sona ermekle birlikte Flynn’in Türkiye ile olan ilişkileri sona ermemişe benziyor. Trump’ın başkanlık koltuğuna gelmesinden günler önce Obama’nın ulusal güvenlik danışmanlığını yapan Susan Rice ile görüşen Flynn IŞİD’le mücadele konusunda konuşmuş. Washington Post’un haberine göre; Rakka’nın alınması ile ilgili planın en önemli unsurlarından birinin YPG ile işbirliği olduğunu söyleyen Rice’a cevaben Flynn, söz konusu planı uygulamaya geçirmemelerini söylemiş ve eklemiş: “Onaylamayın, biz konuyla ilgili yeni bir karar alacağız.”

Flynn, Rusya’nın ABD büyükelçisi Sergei Kislyak ile yaptığı görüşmeler ve bu görüşmeler hakkında Mike Pence’i doğru bilgilendirmemesi sebebiyle istifa etmek zorunda kalsa da Yabancı Devletler Hesabına Lobicilik için Kayıt Yasası’na ilişkin tartışmalar sürüyor. Üç hafta önce, Flynn’in avukatı Robert Kelner, konuyla ilgili olarak Adalet Bakanlığı’nın hukukçularıyla görüşmüş. Görüşmede Bakanlık yetkilileri Flynn’in Alptekin ile olan işinin doğrudan Türk hükümet yetkilileriyle yapılmasa da Ankara’nın çıkarları için olduğunu belirterek yasanın uygulanması gerektiğini vurgulamış.

Geçtiğimiz hafta Flynn’in yabancı devletler hesabına lobicilik yaptığı kamuya açıklandı. Ancak kendisinin Türk hükümeti için yürüttüğü lobicilik faaliyetlerinin mahiyeti ve Alptekin’le yaptığı işin ayrıntıları hâlâ tam olarak açıklanmış değil.

Fethullah Gülen’i gizlice kaçırma planı

Bu haberlerden yaklaşık bir hafta sonra, Amerikan Wall Street Journal gazetesi, Flynn’in Trump’ın kampanya danışmanlığını yaparken Türk bakanlarla bir araya gelerek Fethullah Gülen’in gizli bir şekilde kaçırılıp Türkiye’ye götürülmesi hakkında görüştüğünü yazmıştı.

Wall Street Journal’ın yazısı, söz konusu görüşmelere katıldığı belirtilen eski CIA başkanı James Woolsey’in ifadelerine dayanıyor. Gazeteye konuşan Woolsey, 15 Temmuz darbe girişimi sonrasında 19 Eylül’de gerçekleşen görüşmeye, ABD’nin yasal iade süreci işletilmeden, Gülen’in çıkarılması için yapılması gerekenlerin konuşulduğu toplantıya sonradan dahil olduğunu belirtmişti.

Woolsey, söz konusu görüşmede yasal olmayan bir meselenin konuşulmasını şaşırtıcı bulduğunu da sözlerine ekledi.

James Woolsey, görüşmedeki esas fikrin Gülen’i gece yarısı gizlice kaçırmak olduğunu söyledi; ancak konuşmaların farazi ve ucu açık olduğunu da vurguladı.

Woolsey’nin altını çizdiği bir diğer nokta ise söz konusu görüşmelerin mahiyetinden önceden haberdar olmaması. CIA eski direktörü, Intel Group’ta danışman olarak yer alacağını ancak konuşulanları duyduktan sonra alacağı ücreti de geri çevirdiğini söyledi. Woolsey, söz konusu görüşmelerle ilgili olarak Başkan Yardımcısı Joe Biden üzerinden Obama yönetimini bilgilendirdiğini de açıkladı.

Woolsey, yasadışı iade fikrini kimin gündeme getirdiğini ve Flynn’in konuyla ilgili herhangi bir şey yapıp yapmadığını ise bilmediğini söyledi.

Michael Flynn’in sözcüsü Price Floyd ise Wall Street Journal’ın haberini yalanladı ve “General Flynn ne yasadışı eylemleri ne de yargı dışı iade ile ilgili herhangi bir şey tartışmıştır” dedi. ABD eski Başkan Yardımcısı Biden’ın sözcüsü de konu ile ilgili yorum yapmayacaklarını söyledi.

Wall Street Journal’a göre, Ekim Alptekin ve Berat Albayrak’ın sözcüleri de gazetenin sorduğu sorulara yanıt vermemiş. Türkiye’nin Washington Büyükelçiliği ise, Türk yetkililerin Flynn’le görüşmesinden haberdar olduklarını ancak içeriği konusunda yorum yapacak yetkiye sahip olmadıklarını bildirdi.

 

Bize destek olun

Medyascope sizlerin sayesinde bağımsızlığını koruyor, sizlerin desteğiyle 50’den fazla çalışanı ile, Türkiye ve dünyada olup bitenleri sizlere aktarabiliyor. 

Bilgiye erişim ücretsiz olmalı. Bilgiye erişim eşit olmalı. Haberlerimiz herkese ulaşmalı. Bu yüzden bugün, Medyascope’a destek olmak için doğru zaman. İster az ister çok, her katkınız bizim için çok değerli. Bize destek olun, sizinle güçlenelim.