Manş Tüneli, 6 Mayıs 1994‘te açıldığında, yüzlerce yıllık bir hayal de gerçekleşti. MÖ 8 bin yılı civarında Avrupa kıtasından kopan İngiltere yeniden anakaraya bağlanmıştı. İngiltere ve Fransa’nın ortak girişimiyle, ikisi gidiş ve geliş yönlerinde, biri acil durumda kullanılmak üzere denizin altına inşa edilen üç tünel sayesinde Londra-Paris arası 2,5 saate inmiş, bu ulaşım kolaylığı bugün 20 trilyon dolara ulaşan ekonomisini açık sınırlar üzerine bina eden Avrupa Birliği’ne (AB) cansuyu olmuştu. Ama İngiltere altı ay sonra AB’ye veda ediyor. Washington Post gazetesinden Ishaan Tharoor, köşesinde bu ayrılıkla olası kıyamet senaryolarını derlemiş. Özetle aktarıyoruz:
İngiliz müzakereciler İngiltere ile AB arasında Brexit sonrası için yeni bir ticaret anlaşmasını ayrılıktan öncesine yetiştirebileceklerini düşünüyor ama İngiltere hükümeti yine de İngiliz tüketicilere “anlaşmasız Brexit” ya da “Kıyamet Brexit’i” için de hazırlık yapmalarını söylüyor.
Brexit Bakanı Dominic Raab, ilaç şirketlerine, tedarikte sıkıntı yaşanması olasılığına karşı ekstra ilaç stoklamalarını tavsiye etti. Cadbury firması ise çikolata stoklarını çoktan hazırlamış durumda. Fransa’nın Avrupa İşlerinden Sorumlu Bakanı, Brexit’in anlaşma olmadan gerçekleşmesi halinde İngiliz uçak ve trenlerini ülkeye almayabileceklerini söylerken, İngiltere Merkez Bankası Başkanı da kabineye, anlaşmasız Brexit’in 2008’den beter bir finans krizine yol açabileceği uyarısı yaptı.
Anlaşma olmazsa İngiltere kendini birden bire AB’nin iş yaptığı “üçüncü ülkeler” konumunda bulabilir. Bu sadece kota uygulamalarına ve ekstra gümrük vergisine tâbi olmak demek olsa iyi. Bu aynı zamanda, İngiliz etlerinin ve balıklarının, AB’ye girebilmek için gümrükte kontrol için üç gün bekletilen Malezya tavuklarından farkının kalmaması da demek.
Brexit yanlıları “anlaşmasız Brexit” hakkındaki bu kıyamet senaryoları için, “AB yanlılarının propaganda amaçlı blöfü” diyor ama işin uzmanları da hiç mi hiç iyimser değil.
