Özgür gazeteciliğe destek olun
Search
Close this search box.

Hassan Hassan: IŞİD Suriye’de geri dönmeye hazırlanıyor

ABD’nin George Washington Üniversitesi’nde Aşırı Akımlar Programı’nda araştırmacı olarak çalışan Hassan Hassan, Selefi cihatçı grupları en iyi tanıyan uzmanlardan biri olarak kabul ediliyor. Hassan, 18 Eylül 2018’de The Atlantic’te yayınlanan haber analizinde Suriye’de ılımlı isyancıların birer birer yenildiği süreçte aşırılık yanlılarının güçlenmek için zaman ve zemin kazandığını ileri sürüyor. Hassan, Trump yönetimine gelecekte cihatçılarla tekrar yüzleşmek zorunda kalmamak için hâlihazırdaki sorunları çözüp, barış görüşmelerine başlamayı öneriyor.

Hassan Hassan

Suriye İç Savaşı’nda gözler İdlib’e çevrildi; artık son safhaya ulaşılmış görünüyor. Esad ile Rus ve İranlı destekçileri Güney’deki Dera zaferinden sonra kendileri için sayfanın sonuna geldiler. Ancak Hassan durumdan ümitsiz: İsyancıların direnişinin kırıldığı 2015’ten beri yaşanan süreçte, IŞİD ve El Kaide gibi aşırılık yanlısı grupların güçlerini topladığını söylüyor.
Irak’taki iç savaş deneyimine atıf yapan Hassan, ABD’nin 2007 öncesi durumuyla Suriye’nin bugünkü hâlini benzeştirerek yazısına başlıyor. Amerikalı komutan Patreus’un 2007’deki stratejisine kadar, ABD güçleri, ılımlı savaşçılar ve cihatçılar karşısında yenilmek üzereydi. Patreus’un ayaklanma bastırma (contrainsurgency) stratejisiyle ılımlı savaşçılar birer birer Amerikan müttefiki hâline gelip cihatçılara karşı savaşta yardımcı oldular. Böylece ABD bölgedeki cihatçıları ortadan kaldırıyor; Sünni savaşçılarsa Bağdat’taki Şii hükûmetine karşı destek elde ediyorlardı.
Suriye’de ise savaşın sonu yaklaştıkça isyancıların kaleleri bir bir düşüyor. En son temmuz ayında Dera’nın rejim güçlerine teslim olmasıyla birlikte büyük bir zafer elde edildi. İsyancılar içinde Esad rejiminin otoritesini tanıyan ve Ruslardan çekinen kimi savaşçıların varlığı söz konusu. Fakat Hassan, geri kalan çoğunluğun yok edilmesine ve bunlarla savaşa harcanan sürede IŞİD’in ve diğer cihadcı grupların güçlenmesine dikkat çekiyor. Böylece Putin ve Esad, savaşın sonunda galip geleceklerse bile sil baştan cihadcı akınıyla karşı karşıya kalabilirler.

Peki, yeniden cihadcı tehlikesiyle baş başa kalmamak için ne yapılması gerek?

Hassan analizinde, Trump yönetimine iki seçenek sunuyor: Ya barış görüşmelerine dön, Avrupalı müttefiklerinle beraber Cenevre sürecini tekrar hayata geçir ya da gelecekte muhtemel cihadcı krizini tekrar yaşa! Şu an yaşanan isyanın temelleri geçmişteki sıkıntılarda yatıyor. Hassan; el-Nusra, Ahrar’üş-Şam, Nureddin Zengi gibi grupların ideolojik arka planının, baba Hafız Esad’ın 1982’deki Hama Katliamı’na ve o dönem yaşanan baskılara kadar uzandığını söylüyor.
Hassan’a göre, var olan problemler çözülmedikçe gelecekte yaşanacak sorunlar da engellenemeyecek. Yüz binlerce insanın öldüğü, milyonlarca insanın göç ettiği, kasabaların haritadan silindiği bir ülkede uzlaşının sağlanması hayati derecede önemli.
Hassan, Suriye’nin doğusuna sıkışıp kuzeybatıyı Türklere ve güneyi Rusya’ya bırakan ABD’nin bir an önce gözlerini açmasında ısrarcı. Böylece gözlerini şimdiden Güney Suriye’ye çeviren IŞİD ve geleceğin muhtemel cihadcı saldırıları önlenebilir. Aksi hâlde, diyor Hassan: gelecekte cihatçılarla yeniden savaşmak zorunda kalınacak.

Bize destek olun

Medyascope sizlerin sayesinde bağımsızlığını koruyor, sizlerin desteğiyle 50’den fazla çalışanı ile, Türkiye ve dünyada olup bitenleri sizlere aktarabiliyor. 

Bilgiye erişim ücretsiz olmalı. Bilgiye erişim eşit olmalı. Haberlerimiz herkese ulaşmalı. Bu yüzden bugün, Medyascope’a destek olmak için doğru zaman. İster az ister çok, her katkınız bizim için çok değerli. Bize destek olun, sizinle güçlenelim.