Meksika-ABD sınırında yer alan koruma altındaki çöl bölgesine göçmenler için yiyecek-içecek bırakan gönüllüler hapis tehdidiyle karşı karşıya.
The Washington Post’ta yer alan habere göre, 2017’nin çok sıcak yaz günlerinde dört kadın Meksika sınırında güneybatı yönünde çöl olan bölgeye girerek su testileri ve konserve yiyecekler bıraktı. Kadınlar, ABD’ye ulaşmak için çıktıkları yolculukta acımasız ve zorlu koşulların hüküm sürdüğü arazide aç susuz kalan göçmenleri düşünerek bunları bıraktıklarını söyledi.
Bu kadınlar hakkında kabahat suçlarından soruşturma başlatıldı. Savcılar kadınların girişin izne tabi olduğu koruma altındaki 860 bin dönümlük Cabeza Prieta Refuge (Cabeza Prieta Ulusal Yaban Hayatı Sığınağı) bölgesine girerek federal kanunları ihlal ettiğini söylüyor.
Göçmenlere yardım için çalışanlarla ABD sınır devriyeleri arasında artan tansiyona dair bu son örnekte, cuma günü mahkeme kadınları suçlu buldu.
Yardım çalışanları insancıl çabalarının Donald Trump yönetiminin sınırı yasadışı geçenlere yönelik sıkı önlemlerinin etkisiyle kriminalize edildiğini söylerken, federal yetkililer kendilerinin yalnızca yasaları uyguladığını belirtiyor.
Arizona merkezli yardım kuruluşu “No More Deaths”ın (Daha fazla ölüm yok) üyesi olan dört kadın, Tucson’da federal mahkemede üç gün süren duruşma sonucunda suçlu bulundu. Kadınlar federal hapishanede 6 aylık bir mahkumiyetle karşı karşıya.
Dava ABD’de, ülke tarihindeki rekor olan, 30 gündür devam eden hükümetin kapatılması süreciyle çakıştı. Tartışmalar Başkan Trump’ın ABD-Meksika sınırına duvar inşası için kongreden istediği 5,7 milyar dolarlık bütçe sebebiyle başlamıştı. Mevcut duvarın uzatılması meselesi ABD’nin güney sınırında bir insanlık ve güvenlik krizine işaret ediyor.
ABD Sulh Hakimi Bernardo Velasco, kadınların eyleminin “Refuge bölgesinin bozulmamış doğasını korumaya yönelik ulusal kararı” ihlal ettiğini belirtti. Velasco ayrıca, kadınların kendileri hakkında dava açılmayacağı yanlış düşüncesinden hareketle suç işlediklerini iddia etti.
“Bu ülkenin kanunlarında insaniyet nerede kaldı?”
No More Deaths gönüllüsü Catherine Gaffney, “Bu ülkenin kanunlarında insaniyet nerede kaldı?” diye sorarak, bu kararın insanların susuzluktan ölmüş birine su vermelerini yasadışı olarak kodlamalarına yol açacağını belirtti.
Medyascope'un haftalık e-bülteni
Andaç'a abone olun
Editörlerimizin derlediği öngörüler, analizler, Türkiye’yi ve dünyayı şekillendiren haberler, Medyascope’un e-bülteni Andaç‘la her çarşamba mail kutunuzda.
Savcılar ise, gönüllülerin göçmenler için Refuge alanına yiyecek-içecek bırakmanın yasadışı olduğunun bilincinde olmaları gerektiğini savunuyor.
No More Deaths grubu, “İnsani Sınırlar”ın ve Cabeza Prieta’nın bir kısmını kaplayan Pima Country’deki tıbbi destek ofisinin topladığı verilere göre, Ekim 1999 ile Nisan 2018 arasında uçsuz bucaksız çölü geçmeye çalışan 3 binden fazla göçmenin hayatını kaybettiği bilgisini verdi.
No More Deaths gönüllülerinin bir kısmına da aynı suçtan ceza verilecek gibi görünüyor. Gruptan alınan bilgiye göre, beş üyeleri hakkında açılan davaların duruşmaları şubat ve mart aylarında görülecek. Sanıklardan biri olan Scott Warren insan kaçakçılığıyla suçlanıyor.
Grup geçen yıl yayınladığı bir videoda, ABD sınır devriyelerinin göçmenler için çöle bırakılan suları döktüğü ve su bidonlarını tekmelediği sahnelere yer vermişti. Kamera görüntüleri yayınlandıktan kısa bir süre sonra Warren tutuklandı.
