Hong Kong’da suçluların Çin’e iadesini kolaylaştıracak tartışmalı yasa tasarısını protesto eden yüzbinlerce kişi bugün bir kez daha özerk bölgenin sokaklarını doldurdu.
Çarşamba günkü gösterilerde pankart asmaya çalışırken düşüp ölen göstericinin yasını tutmak üzere siyahlar giyip, ellerinde beyaz çiçekler taşıyan kitleler hükümet binalarının olduğu kent merkezinde insan seli oluşturdu.
Yedi milyon nüfuslu Hong Kong’un Çin yanlısı yöneticisi Carrie Lam hava karardıktan sonra gösteriler devam ederken yazılı bir açıklama yayınlayarak, yönetiminin eksiklerini kabul etti ve halktan özür diledi. Protesto edilen tasarının “tartışma ve karşıtlık” yarattığını belirten Lam, “halkı üzerek hayal kırıklığına uğrattığını” da teslim etti. Açıklamada eleştirilerin dikkate alınacağı bildirildi.
Ancak bu açıklama, aralarında avukatlardan öğrencilere, iş insanlarından aktivistlere ve dini gruplara kadar her kesimden ve her yaştan yüzbinlerce insanın bulunduğu göstericilerin güvenini kazanmaya yetmiş görünmüyor. Medyaya konuşan çok sayıda kişi, Lam’ın kameraların önüne çıkmak yerine yazılı açıklama yapmasını “halkla yüzleşmekten kaçtığı” gerekçesiyle eleştirdi. Kitleler, çarşamba günkü protestolar sonrasında süresiz askıya alındığı bildirilen yasa tasarısının tamamen rafa kalktığından ve bir daha gündeme gelmeyeceğinden emin olmak istiyor, ama yönetime güvenmiyor.
Göstericiler gösteri ve ifade özgürlüğü bulunan Hong Kong’da geçen pazar gününden beri her seferinde bir milyona yakın kişinin katıldığı eylemlerin şiddet kullanılarak bastırmaya çalışılmasını da eleştiriyor. Bugüne kadar gösterilerde 22’si polis, en az 80 kişi yaralandı; 11 kişi de gözaltına alındı. Cumartesi günü ise pankart asmak isterken çatıdan düşen bir gösterici yaşamını yitirmişti.
Hong Kong’un egemenliği, kendine özgü yasaları olan yarı özerk bir yönetim olarak 1997’de İngiltere’den Çin Halk Cumhuriyeti’nin devredildi. Hong Kong sakinleri eski İngiliz sömürge yönetiminden kalma, geniş hak ve özgürlüklerin bulunduğu bir ortamda yaşıyor ve Çin’in yasalarına tabi olmak istemiyor. Protestoların gerisinde de sözkonusu tasarının Hong Kong’daki yargı bağımsızlığını tehlikeye atacak olmasından duyulan endişe yatıyor.