Gazeteci Fehmi Koru, Fehmi Koru’nun Günlüğü isimli blogunda eski Başbakan Ahmet Davutoğlu’nun AKP başkanlığından AKP’den ihraç istemine uzanan süreci yazdı.
“Davutoğlu’nun danışman olarak Ankara’ya çekilmesi hayli zahmetli olmuştu. İstanbul’da üniversitelerde dersler vermesi yanında, kurucularından olduğu Bilim ve Sanat Vakfı’nda kendi eliyle seçtiği gençleri yetiştirmekle de meşguldü Davutoğlu. Tarih bilgisi yanında dünyadaki gelişmeleri yakından izleyen bir kişilik olarak da biliniyordu.
AK Parti’nin ilk başbakanı olarak görevi üstlendiğinde Abdullah Gül’ün yanında bulunmasını arzu ettiği bir-iki kişiden biriydi. Hemen göreve koşmak yerine vakıf bünyesinden yakınlarıyla istişare ettiği ve Ankara’ya gelmekte pek de gönüllü olmadığı duyuluyordu.
Gül kendisini sonunda ikna etti.
[Kendisini ikna için çaba gösterip Ankara’ya gelmesini, danışman ve bakan olarak atanmasını sağlayan Abdullah Gül’ün adını, başbakanlığı da üstleneceği AK Parti kongresinde (27 Ağustos 2014) yaptığı uzun konuşmada, bir tek kez bile anmayacaktır. Onun giyotini de öyle çalışmaktaydı.]
Türkiye’nin en kritik ve tarihi kararlarından biri sayılması gereken 1 Mart Tezkeresi (2003) öncesinde takındığı tavır sebebiyle, ABD’nin bölgeye askerleriyle gelmesini isteyen kalemler tarafından hayli hırpalandığını hatırlıyorum.
…
AK Parti tarihinin görece olarak en düşük (7 Haziran 2015) ve yine görece olarak en yüksek (1 Kasım 2015) seçim sonuçları onun başbakanlık dönemine aittir.
Sadece başbakanlık (2014-2016) ve bakanlık (2009-2014) yaptığı yıllar değil, neredeyse bütün AK Parti dönemi, Ahmet Davutoğlu fotoğraftan silinerek yazılamaz”
Yazının tamamını okumak için tıklayınız.
Medyascope'un günlük e-bülteni
Andaç'a abone olun
Editörlerimizin derlediği öngörüler, analizler, Türkiye’yi ve dünyayı şekillendiren haberler, Medyascope’un e-bülteni Andaç‘la her gün mail kutunuzda.