Özgür gazeteciliğe destek olun
Search
Close this search box.

Gazeteci Ender İmrek “Hermes çanta” yazısı nedeniyle hâkim karşısına çıktı: “Neden burada olduğum sorusuna yanıt arıyorum”

Gazeteci, yazar ve siyasetçi Ender İmrek’in Cumhurbşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın eşi Emine Erdoğan’ın 50 bin dolarlık Hermes çantasını eleştirdiği köşe yazısı nedeniyle açılan dava bugün görüldü. İlk celsede beraat talep edilen dava 8 Ekim’e ertelendi.

Evrensel gazetesi yazarı Ender İmrek, 29 Haziran 2019’da yayımlanan “Parıl parıl parlıyordu Hermes çanta…” başlıklı yazısı nedeniyle hâkim karşısındaydı. Yazı nedeniyle İmrek, Emine Erdoğan’a “güzel vasıf atfetmeyerek hakaret” ile suçlanıyor.

Ardından duruşmada savunma yapan İmrek, Japonya’daki G20 Zirvesi’nde Erdoğan’ın taktığı fahiş fiyatlı çantanın haber değeri taşıdığını ve bu konunun eleştiriliyor olmasının gazetecilik görevi olduğunu belirtti: “Milyonlarca yoksul, işsiz ve açın olduğu gerçeği bir yerde dururken, yine milyonlarca asgari ücretli açlık sınırının altında bir gelirle geçinmeye çalışırken, 50 bin dolarlık Hermes çanta, elbette eleştiri konusudur. Politikaya atılırken, ‘Ben bu yola çıkarken sadece parmağımdaki şu alyansım var’ diyen ancak bugün dünya zenginleri arasında gösterilen cumhurbaşkanının ailesinin durumunu yazmak, dünyanın her yerinde bir gazetecilik görevidir.”

“Neden buradayım?”

İmrek savunmasında ayrıca, “Neden burada olduğum sorusuna yanıt arıyorum” dedi ve aynı saatlerle Çağlayan Adliyesi’nde görülen tutuklu gazeteciler davasına da değindi: “21. yüzyılın Türkiye’sinde, ne yazık ki bugünün sarayından gelen bir talepname ile mahkeme karşısında bulunuyorum. Sarayın avukatlarının sunduğu dosyaların, savcılar tarafından hiçbir hukuki süzgeçten geçirilmeden iddianamelere dönüştürülmesi artık olağan bir durum halini aldı. Bugün aynı zamanda İstanbul Çağlayan Adliyesi’nde de gazeteciler, yazarlar yargılanıyor. Yüzden fazla tutuklu gazeteci var. Türkiye’nin hemen tüm adliyelerinde, sadece gazetede veya sosyal medyadaki bir yazısı nedeniyle binlerce insan yargılanıyor.”

İddianameye ilişkin savunmasını yapan İmrek, “Yazıda dikkat çekilen konulardan biri Erdoğan ailesinin vatandaşa sıkça tavsiyelerde bulunduğu ‘israf’ meseledir. İsraf ve kul hakkı kavramlarını dilinden düşürmeyenlerin bu söylemleri ile 50 bin dolarlık çanta taşıyor olmaları arasında bir tezat yok mu? Yazıda Emine Erdoğan’a herhangi bir hakaret yoktur. Zaten savcı da bir tek sözcük ya da bir cümle gösterememiştir. Bundan dolayıdır ki savcı ‘Emine Erdoğan’a güzel vasıflar atfetmeyerek hakaret’ diye bir suç yaratmıştır” dedi.

Yazısının arkasında olduğunu belirten İmrek, mahkemenin iddianameyi en başta kabul etmemesi gerektiğini söyledi ve “Eğer yargı bağımsızlığının, hukukun bir parça esamesi varsa, ilk cümlesinden son cümlesine kendini tekzip eden, suçsuzluğumu ikrar eden bu belgedeki ceza talebi reddedilmeli ve derhal beraat kararı verilmelidir” diyerek sözlerini noktaladı.

Kararını açıklayan mahkeme heyeti, Emine Erdoğan’ın vekilinin davaya katılmasına, sanık İmrek’in duruşmalardan vareste tutulmasına karar verdi. Bir sonraki duruşma 8 Ekim 2020 günü saat 09.30’da görülecek.

Bize destek olun

Medyascope sizlerin sayesinde bağımsızlığını koruyor, sizlerin desteğiyle 50’den fazla çalışanı ile, Türkiye ve dünyada olup bitenleri sizlere aktarabiliyor. 

Bilgiye erişim ücretsiz olmalı. Bilgiye erişim eşit olmalı. Haberlerimiz herkese ulaşmalı. Bu yüzden bugün, Medyascope’a destek olmak için doğru zaman. İster az ister çok, her katkınız bizim için çok değerli. Bize destek olun, sizinle güçlenelim.

İlgili içerikler