Amerika Birleşik Devletleri’nden (ABD) sonra dünya genelinde koronavirüsten şu ana en çok etkilenen ülke Brezilya oldu. 2 milyonun üzerinde vakanın görüldüğü Brezilya’da koronavirüs, bugüne kadar 81 binden fazla insanın ölümüne yol açtı. Diğer bir Güney Amerika ülkesi Arjantin’de de koronavirüs vakalarının sayısı gün geçtikçe artıyor. Ülkede şimdiye kadar 2 binin üzerinde insan virüs nedeniyle hayatını kaybetti. Brezilya ile Arjantin arasında kalan Uruguay’da ise koronavirüsten yalnızca 33 kişi hayatını kaybetti. Yaygın test uygulamalarını sürdüren Uruguay’da toplam 1096 koronavirüs vakası tespit edildi.
Uruguay, istikrarlı siyasi yönetim ve güçlü sağlık sistemi ile fark yaratıyor
Çin’in Vuhan kentinde ortaya çıkan koronavirüs, mart ayında Avrupa’da endişe verici bir hızla yayılmaya başladı. 13 Mart’ta, Avrupa’dan Uruguay’a seyahat eden dört yolcuda koronavirüs tespit edildi. İlk vaka tespitinin ardından geçen iki buçuk aylık sürenin ardından, haziran ayında Uruguaylı öğrenciler okullarına döndü. 3 milyonun üzerinde nüfusa sahip Uruguay, Avrupa Birliği (AB) ülkelerinin ziyaretçi kabul etmeye başlayacağı ilk Güney Amerika ülkesi. Uruguay’ın salgın sürecini komşularından çok daha başarılı bir şekilde yönetmesinde, ülkedeki istikrarlı siyasi yönetimin ve güçlü sağlık sisteminin önemli bir rol oynadığını düşünülüyor.
Uruguay’da ilk koronavirüs vakalarının görülmesinden iki hafta önce göreve başlayan Cumhurbaşkanı Luis Lacalle Pou’nun ilk işi salgınla mücadeleye yönelik önlemleri düzenlemek oldu. Birçok ülkede olduğu gibi Uruguay’da da okullarda eğitime ara verildi. Halka açık alanların kullanımı kısıtlandı, sınırlar kapatıldı ve insanlara evlerinde kalmaları yönünde çağrı yapıldı. 65 yaşın üzerindeki Uruguay vatandaşları için ise karantina uygulaması zorunlu hale getirildi.
Başkent Montevideo’da görev yapan ve aynı zamanda Uruguay hükümetinin salgınla mücadele sürecinde danıştığı bilim kurulunun üyesi iç hastalıkları uzmanı Prof. Dr. Henry Cohen, “İnsanlara en başından beri zorunlu haller dışında evlerinden çıkmamaları söylendi” diyor. Cohen’e göre, Uruguay’ın avantajı, vakaların daha erken görülmeye başladığı Asya ve Avrupa kıtalarında koronavirüs salgınının seyrini gözlemleyebilmekti. Cohen ayrıca siyasilerin bütün farklılıklarını bir kenara bırakarak koronavirüsle mücadeleye odaklandığını ve bunun için de bilim insanlarına söz hakkı verdiklerini belirtti.
Dikkatli bir şekilde normalleşme sürecine giren Uruguay’ın sınırları hâlâ yabancılara kapalı. Ancak ülkedeki bar, restoran, kafe ve oteller müşterilerini ağırlamaya başladı. Ülkedeki yaygın test uygulamalarına da devam edileceği belirtiliyor. Başkent Montevideo’da ve ülkenin Brezilya sınırındaki Rivera kentinde yakın zamanda tespit edilen yeni koronavirüs vakaları ise Uruguay halkına tetikte olmaları gerektiğini hatırlatıyor.
Vaka sayılarındaki tırmanışla endişe yaratan Brezilya ve Arjantin arasında yer aldığı halde koronavirüs salgınıyla mücadelede başarıyı yakalayan bir diğer ülke ise Paraguay. Bugüne kadar 35 kişinin koronavirüs nedeniyle hayatını kaybettiği Paraguay’da toplam 3817 vaka tespit edildi. Paraguay Halk Sağlığı Başkanlığı’nda Sağlık Gözetimi Direktörü olarak çalışan Guillermo Sequera’ya göre, salgınla mücadelede görece başarıyı yakalamış Uruguay ve Paraguay gibi ülkelerde zor olan, insanların yönetime duyduğu güveni korumak ve alınan önlemlerin uygulanmasını devam ettirmek.
Sequera, Uruguay ile benzer şekilde normalleşme sürecine giren Paraguay’da bireylerin fiziksel mesafeyi korumayı sürdürmekte zorlanmasından endişe ettiklerini belirtiyor. Geçen günlerde, Brezilya sınırındaki Ciudad del Este kentinde bulunan bir hapishanede koronavirüs vakalarının tespit edilmesi, Paraguay’da endişeye neden oldu. Sequera, “İşimiz zorlaşıyor. Son verilere baktığımızda vaka sayısının arttığını görüyoruz. Büyük bir sıçrayış denemez, ancak sakin ama tehlikeli bir artış gözlemliyoruz” diyor.
