31 Ağustos’ta başlayıp 18 Eylül’e kadar sürecek olan telafi eğitimi süreci uzaktan devam ediyor. Bu süreçte öğretmenlerin ek ders ücretleri merak konusuydu. Milli Eğitim Bakanlığı’nın (MEB) 4 Eylül Cuma günü personele yaptığı bilgilendirmeye göre öğretmenler, bu süreçte ek ders ücretlerini alamayacak.
Koronavirüs salgını öncesi koşullarda öğretmenlerin ek ders ücretleri, aylık maaş karşılıklarını aşan ders saati başına ödeniyordu. Aylık maaş karşılığı ise sınıf öğretmenleri için haftada 18, branş öğretmenleri içinse 15 saatten hesaplanıyordu. Aylık maaş karşılığına denk ders saati sayısı koronavirüs salgını sürecinde değiştirilmedi. Telafi eğitimi sürecinde de bir öğretmenin ek ders ücretini alabilmesi için haftada 15 saatten fazla çalışması veya hafta sonu ders işlemesi gerekiyor.
Uzaktan eğitim sürecinde dersler, MEB’in Eğitim Bilişim Ağı (EBA) projesi üzerinden işleniyor. Yapılacak ders sayısı ve programı ise yine MEB tarafından belirleniyor. Programa göre bir sınıf öğretmeni, haftada 8 saat ders işliyor. Hafta sonu dersleri ise yine bakanlık tarafından belirleniyor ve bir sınıf öğretmeni hafta sonu ders işlese dahi haftalık sadece 2 saatlik ek ders ücreti alabiliyor ve her öğretmen için her hafta sonuna ders konulmuyor.
Yani kağıt üzerinde kaldırılmayan ek ders ücretleri, öğretmen aylık maaş karşılığı ders saatini dolduramadığı için fiilen ödenmiyor.
Bakan Selçuk “Asıl yük öğretmen maaşı” demişti
Milli Eğitim Bakanı Ziya Selçuk, katıldığı bir basın toplantısında, “Eğitimde asıl yük öğretmenin maaşıyla ilgilidir. Milli Eğitim Bakanlığı’nın bütçesine bakarsanız, yatırım bütçesinin çok çok küçük olduğunu görürsünüz. Neye göre; personel maaşına göre. Bu tüm okullar için böyledir. Yani asıl yük kira varsa kirada ve öğretmen maaşındadır. Geri kalan yük vergi yüküdür ve elektrik su parasıdır. Eğer vergi yükü devam ederse, eğer maaş devam ederse büyük ihtimal bizim masraflarımızda büyük bir azalma olmaz” demişti.
Bu sözlerinin ardından büyük tepki çeken Bakan Selçuk, “Ziya Öğretmen olarak benim, bir öğretmen kimliğimle öğretmenlerimizin itibarının, özlük haklarının yükselmesinin dışında hiçbir hedefim olamaz. Buradan böyle bir sonuç çıkarılıyorsa bir zorlama vardır” açıklamasında bulunmuştu.
