Türkiye Sosyal Tarih Araştırma Vakfı (TÜSTAV) Komintern Arşivi’nde yer alan ve Banu İşlet tarafından transliterasyonu yapılan “İstanbul’da 1 Mayıs” isimli Nâzım Hikmet şiiri, 1 Mayıs Emek ve Dayanışma Günü öncesinde, Ozan Çoban ve Güneş Demir tarafından bestelendi. Şarkının klibini Nazım Soylu hazırladı.
TÜSTAV, Komintern Arşivi‘ndeki Osmanlıca belgelerin transliterasyonunu 20 yılı aşkın bir süredir yapıyor.
Komintern Arşivi’ne ait Osmanlıca belgelerin Latin alfabesine çevirisini yapan ekipte yer alan Banu İşlet, arşivde 1925 belgeleri arasında Nâzım Hikmet‘in “İstanbul’da 1 Mayıs” şiirini buldu. İşlet, şiiri Latin harflerine çevirdi.
1925 yılında İstanbul’da düzenlenen 1 Mayıs yürüyüşünü konu edinen “İstanbul’da 1 Mayıs” şiirinde Nâzım Hikmet, işçilerin sanayi bölgelerinden ve yoksul mahallelerden yürüyerek şehir merkezine gelişini anlatıyor.
Türkiye Devrimci İşçi Sendikaları Konfederasyonu (DİSK) tarafından yapılan açıklamada şöyle denildi: “Nâzım ustanın işçi sınıfının gücünü ve öfkesini anlatan şiirini yaklaşık 100 yıllık bir gecikmeyle okuyabildik. İstanbul’daki 1 Mayıslar’ın coşkusunu notalara yansıtan bu şarkıyı yıllar boyunca hep birlikte söyleyeceğiz.”
İstanbul’da 1 Mayıs
Kıpkızıl, kan kırmızı bayraklarımızın alevinden
Sarı kursak bir balon gibi soldu güneş.
Ciğerlerimizde şişen türküler ateş!
Kol kola
Medyascope'un günlük e-bülteni
Andaç'a abone olun
Editörlerimizin derlediği öngörüler, analizler, Türkiye’yi ve dünyayı şekillendiren haberler, Medyascope’un e-bülteni Andaç‘la her gün mail kutunuzda.
Düştük yola
Yedikule’den amele evleri Sirkeci’ye dayandı,
Karagümrük kırmızıya boyandı.
Kasımpaşa tersaneyi yüklendi sırtına,
Geçtik köprüden
Geliyoruz: Yol ver bize Cadde-i Kebir!
Kaldırımları söken topuklarımızla
Tokatlıyan’da göbekli mebusları tokatladık.
Osmanbey’in ensesine atladık!
Zifosladık Şişli’nin kadife mantosunu!
Bugün toz kondurmuyoruz keyfimize!
Bugün “Mayıs Bir”!
Bir Mayıs’ta İstanbul
Bizim olmuş gibidir!
* *
Hürriyet-i Ebediye tepesinde taş kesilen
Mahmut Şevket’in iskeleti!
Seni oraya diken sınıf
Zırnık kadar bile vermedi bize hürriyeti;
Yıkıl karşımızdan!
Yangınları haykıran Yangın Kulesi tepeden bakma bize
Bir gün elbet
Seni borazan yapacağız kendimize,
İstanbul’un ağzı
Haykıracak kızıl inkılâbımızı!
Nun [Nâzım] Ha [Hikmet]”